Narin kızımızın canını alanlardan hesabını soracağız
"Ordumuzun disiplinine, insicamına ve itibarına gölge düşürecek her türlü girişimin karşısındayız"- "Milletimizin göz bebeği ve peygamber ocağı TSK'nın gücüne güç katan her adımın yanındayız"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Ahlat'ta gerçekleştirilen son kabine toplantısından bugüne "aşk ile koşan yorulmaz" düsturuyla ülke ve millet için aşkla çalıştıklarını belirten Erdoğan, ağustos ayına damga vuran şanlı zaferlerin her sene olduğu gibi yine büyük bir coşkuyla anıldığını ifade etti.
Erdoğan, 26 Ağustos'ta Anadolu'nun kapılarını millete açan Malazgirt Zaferi'nin 953'üncü yıl dönümünün gururla idrak edildiğini, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda da bu topraklardaki varlığı tescilleyen Büyük Zafer'in 102'nci yıl dönümünün aynı heyecanla kutlandığını söyledi.
Harp okullarının mezuniyet törenlerine iştirak ederek, genç teğmenlerin ve ailelerinin mezuniyet sevincini paylaştıklarını dile getiren Erdoğan, bu sene harp okullarından 103'ü misafir olmak üzere 1613 öğrencinin mezun olduğunu bildirdi.
Okul birincilerinin tamamının kadın teğmenler olmasının ayrıca anlamlı olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Vatanına, milletine, milli iradeye ve milletin inanç değerlerine yürekten bağlı gençlerimizi Türkiye Yüzyılı'nın mimarları olarak görüyoruz. İyi yetişmiş, disiplinli, vatanperver gençlerimizle daima iftihar ediyoruz. Milletimizin göz bebeği ve peygamber ocağı olan Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücüne güç katan her adımın yanındayız." dedi.
Erdoğan, son 22 yılda "Güçlü Türkiye, Güçlü Ordu" şiarıyla her alanda çok önemli atılımlar gerçekleştirdiklerini belirterek, savunma sanayisinde yüzde 80 oranında dışa bağımlı bir ülkeyi, her türlü silah ve mühimmatını kendi imkanlarıyla üretir hale getirdiklerini söyledi. Erdoğan, Türkiye'nin İHA ve SİHA teknolojilerinde dünyanın ilk 3-4 ülkesinden birisi olduğunu kaydetti.
Uçak, helikopter, tank, füze, roket, bomba, silah, gemi, denizaltı ve daha pek çok başlıkta 22 yıl öncesine göre çok farklı bir seviyede olunduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ancak ordumuzun disiplinine, insicamına ve itibarına gölge düşürecek her türlü girişimin de karşısındayız. Demokratik denetim mekanizmaları çerçevesinde gerekli tahkikatı büyük bir hassasiyetle ve çok boyutlu bir şekilde yürütüyoruz. Kahraman ordumuzun yıpratılmasına da ordumuz üzerinden siyasi hesap görülmesine de hiçbir surette müsaade etmeyiz. Aynı hassasiyet Cumhuriyetimizin banisi, İstiklal Harbimizin Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal için de geçerlidir."
Erdoğan, dün, aslına ve Gazi'nin hatırasına uygun olarak restore edilen Savarona Yatı'nı ziyaret ettiklerini hatırlattı.
"Milletimiz, bunların samimiyetsizliğinin gayet farkındadır"
Türkiye'ye en büyük zararı istismarcı siyaset anlayışının verdiğini, zamanla aktörler değişse de bu siyaset tarzının kötü bir muhalefet geleneği olarak varlığını halen sürdürdüğünü, son günlerde bunun tekrar ayyuka çıktığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Muhalefet, yine istismar siyasetine sarılarak, 14-28 Mayıs ve 31 Mart seçimlerindeki 'şaibeli sicilini' aklamaya çalışıyor. Bizim burada söylemeye hicap edeceğimiz hakaretleri 3-5 oy uğruna sineye çekenler şimdi çıkmışlar yüzleri kızarmadan ahkam kesiyorlar.
Sınır ötesi ve okyanus ötesindekilerle ittifak yapıp iktidar hayali kuranlar bugün Gazi Mustafa Kemal üzerinden millete ayar vermeye kalkıyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine 'Kimyasal silah kullandı' iftirası atanlara kol kanat gerenlerin, bugün söyledikleri hiçbir sözün kıymeti yoktur. Milletimiz, bunların samimiyetsizliğinin gayet farkındadır. Biz de bu oyuna gelmeyeceğiz. Ülkemize ve demokrasimize hiçbir hayrı dokunmayan bu kışkırtıcı dile kesinlikle prim vermeyeceğiz."
Erdoğan, dün Tunceli'nin Ovacık ilçesinde zırhlı aracın devrilmesi sonucu şehit olan jandarmalar ile bugün Irak'ın kuzeyinde Gara bölgesinde şehit olan üsteğmene Allah'tan rahmet diledi. Şehitlerin acılı ailelerine, silah arkadaşlarına ve millete başsağlığı dileklerini ileten Erdoğan, kazada yaralanan jandarmaya da acil şifalar temenni etti.
"Bu sene hedefimiz 60 milyon turist, 60 milyar dolarlık turizm geliri"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Eylül'de hizmete giren Rixos Tersane İstanbul Oteli'nin İstanbul'un turizmine ve tanıtımına önemli katkılar yapacağına inandığını belirtti.
Geçen sene İstanbul'u 17 milyon 370 bin turistin ziyaret ettiğini, ülke olarak dünyanın her köşesinden 56 milyon 700 bin kişinin misafir edildiğini anlatan Erdoğan, "Bu sene hedefimiz 60 milyon turist, 60 milyar dolarlık turizm geliridir. Yılın ilk 7 ayında 35 milyon turisti ülkemizde ağırladık. Bölgemizdeki sıcak çatışmalara rağmen turizm sezonumuz iyi geçiyor. Turizmde 2024 hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz." diye konuştu.
"Sivil anayasa, ihtiyaçtan öte bir zorunluluk"
Eylül ayının ilk mesai günü adli yıl açılış töreninin gerçekleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, yeni yasama yılıyla birlikte yeni ve sivil anayasa meselesine biraz daha ağırlık verileceğini söyledi.
Erdoğan, "Türk demokrasisinin, darbelerle ve darbeci zihniyetle hesaplaşmasını tamamlayabilmesi için sivil anayasa, ihtiyaçtan öte bir zorunluluktur. 15 Temmuz milli irade destanına imza atan bir milletin darbecilerin yaptığı anayasaya mecbur bırakılmasını doğru da adil de bulmuyoruz. Son yılların temsil zemini en geniş meclisi olan 28'inci dönemin yeni ve sivil anayasa yapması millete karşı ödevidir. Meclis'in bu vazifesini yerine getirebilmesi için elimizden geleni yapacağız." şeklinde konuştu.
"Her fırsatta 'Kudüs kırmızı çizgimizdir' diyoruz"
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'yi ve heyetini resmi ziyaret kapsamında 4 Eylül'de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde misafir ettiklerini hatırlatan Erdoğan, şubat ayındaki tarihi ziyaretin ardından Sisi'nin iadeiziyaretiyle Türkiye-Mısır ilişkilerinin çok daha ileriye taşındığını ifade etti.
Farklı alanlarda imzalanan 17 mutabakat zaptıyla bu önemli ziyaretin taçlandığını dile getiren Erdoğan, Gazze, Doğu Akdeniz ve Kuzey Afrika başta olmak üzere bölgesel konularda Mısır ile yakın diyalog içinde olunduğunu söyledi
Gazze'de ateşkesin tesisi ve yardımların engelsiz girişi için yürüttükleri arabuluculuk çalışmalarında Mısır makamlarına destek verdiklerini aktaran Erdoğan, "İsrail'in yayılmacı politikalarına hız verdiği bir dönemde tüm bölge ülkeleri olarak dayanışma hattını tahkim etmemiz gerekiyor. 12'nci ayına giren Gazze'deki soykırım karşısında İslam aleminin daha kararlı bir duruş sergilemesi için çabalarımızı hızlandırdık." dedi.
"İslam İşbirliği Teşkilatının bu saldırılara bigane kalması düşünülemez"
Erdoğan, İsrail hükümetinin, işgal ve istila politikasını ilk kıble Mescid-i Aksa'yı da içine alacak şekilde genişletme arayışında olduğunun artık çok net görüldüğüne dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Harem-i Şerif'e yönelik Siyonistlerin tacizleri ve baskınları artmaktadır. Bunların hepsini yakından takip ediyoruz. Daha önce de söyledim, bugün tekrar vurgulamak istiyorum. Merhum Nuri Pakdil'in ifadesiyle yüreğimizin yarısı Mekke'dir, geri kalanı da Medine'dir, üstünde de bir tül gibi Kudüs vardır. Bunun için her fırsatta 'Kudüs kırmızı çizgimizdir' diyoruz. Görevi Kudüs davasına sahip çıkmak olan İslam İşbirliği Teşkilatının günden güne pervasızlaşan bu saldırılara bigane kalması düşünülemez. Teşkilatın, daha fazla vakit kaybetmeden liderler seviyesinde toplanması ve İslam dünyasının kararlı tutumunu ortaya koyması aciliyet arz ediyor. Bununla ilgili temaslarımızı yoğunlaştırarak sürdüreceğiz."
"Narin kızımızın canını alanlardan bunun hesabını adalet önünde mutlaka soracağız"
6 Eylül Cuma günü 5'inci Uluslararası Eğitimde Teknoloji, AR-GE ve Kalite Zirvesi'nde eğitim camiasıyla bir araya geldiklerini ifade eden Erdoğan, eğitimde teknolojik imkanları en yaygın kullanan ülkeler arasında olduklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teknolojiyi üreten, geliştiren, ondan en üst düzeyde faydalanan ama teknolojinin esiri olmayan TEKNOFEST gençliğinin yetişmesi için tüm imkanları seferber ettiklerini söyledi.
Bugün ilk ders zili çalan 2024-2025 eğitim-öğretim yılının öğrencilere öğretmenlere, velilere ve ülkeye hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tüm öğretmenlerimize, hizmetleri, emekleri ve engin sabırları için en kalbi şükranlarımı sunuyor, görevlerinde başarılar temenni ediyorum. İlk defa okula başlamanın heyecanını yaşayan evlatlarımızın her birinin tek tek gözlerinden öpüyor, Rabb'im hepsine zihin açıklığı versin diyorum.
Tabii okulların çocuklarımızın neşesiyle dolduğu bugünü, dün Diyarbakır Bağlar'dan gelen acı haber sebebiyle buruk karşıladık. Narin yavrumuzun hunharca katledilmesi, hepimizin yüreğine kor bir ateş düşürdü. Narin kızımızın canını alanlardan bunun hesabını adalet önünde mutlaka soracağız. Masum bir yavruyu öldüren canilerin en ağır cezaya çarptırılması için konunun bizzat takipçisi olacağım. Burada şunun da bilinmesini isterim. Sadece Narin evladımızın değil; tüm çocuklarımızın gözlerindeki ışıltıyı söndüren ister bölücü teröristler olsun, ister zehir tacirleri ve çeteler olsun, ister yanındaki, yöresindeki vicdan fukaraları olsun, bütün canilerle mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz."
"Soykırımcı İsrail yönetimi, işlediği suçların hesabını kesinlikle verecektir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü ilk dersin "Çanakkale'den Gazze'ye Bağımsızlık Ruhu ve Vatan Sevgisi" olmasının şüphesiz çok önemli mesajlar içerdiğini ifade etti.
Milli Mücadele'de dönemin emperyalist güçlerine karşı direniş destanını yazmış bir millet olarak, Filistinli kardeşlerinin yanında olduklarını vurgulayan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bugün, Gazze'de, Ramallah'ta verilen mücadelenin ne manaya geldiğini, en iyi biz anlarız. Bu vesileyle önceki gün protesto eylemi sırasında İsrail güvenlik güçleri tarafından kalleşçe öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi evladımızı rahmetle yad ediyor, ailesine ve arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Ayşenur Ezgi kızımızın kanının yerde kalmaması için her türlü hukuki adımı atacak ve İsrail devleti ile mücadelemizi şüphesiz en üst düzeyde, Lahey Adalet Divanı'na da müracaatla devam ettireceğiz. Kadın, çocuk, yaşlı, sivil demeden 41 bin insanı katleden soykırımcı İsrail yönetimi, işlediği suçların hesabını kesinlikle verecektir."
Kocaeli ve Gölcük ziyareti
Cumartesi günü Kocaeli ve Gölcük'te olduklarını ifade eden Erdoğan, "21'inci İmam Hatipliler Kurultayı'nda ÖNDER mensupları ve imam-hatip camiasıyla buluşmanın bahtiyarlığını yaşadık. Heyecanlarıyla, sevdalarıyla, öz güvenli duruşlarıyla bizleri farklı alemlere taşıyan imam hatipli kardeşlerime tekrar teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Kocaeli'nin ardından Gölcük'e geçtiklerini, aralarında, 300 yataklı Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi yeni binasının, TOKİ'nin inşa ettiği 1528 konut ile toplam büyüklüğü 657 bin metrekare olan 3 millet bahçesinin, Kocaeli'nin 50 yıllık hayalini gerçeğe dönüştüren teleferiğin de olduğu toplam değeri 20 milyar lirayı bulan 149 kalem yatırımı hizmete açtıklarını anımsatan Erdoğan, açılışını yaptıkları tüm eser, hizmet ve projelerin Kocaeli'ye, Gölcüklü vatandaşlara hayırlı olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakanlıkları, ilgili bakanları, kurumları, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerini tebrik etti.
"Ekonomi programımıza bağlı kalmaya itina gösterdik"
"Muhalefetin, bünyesindeki meydan muharebesini perdeleme amaçlı ortaya attığı gündemlerin peşine takılmıyoruz. Önceliğimiz vatandaşın derdine derman olmak, sorunlarına çözüm üretmektir" ifadesini kullanan Erdoğan, tüm kabine toplantılarının değişmez gündeminin ekonomi olduğunu vurguladı.
Hayat pahalılığının vatandaşların hayatında sebep olduğu sıkıntıları ortadan kaldırmak için yoğun çaba içinde olduklarına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Popülist vaatlerin havada uçuştuğu 31 Mart sürecinde, seçim ekonomisi uygulamadık. Daha fazla oy almak için milletimize uzun yıllar bedel ödetecek hiçbir adım atmadık. Ekonomi programımıza bağlı kalmaya itina gösterdik.
Bunun olumlu etkilerini de hamdolsun görmeye başladık. Enflasyonda kalıcı ve belirgin bir düşüş sürecine girdik. Enflasyonda haziranda başlayan düşüş, ağustosta da devam etti. Son üç ayda yıllık enflasyon 23,5 puan geriledi. İşsizlik oranı hedeflerimizin ötesinde iyileşti. Depremin etkilerine rağmen, kamu maliyesini hızla toparladık. Cari açığı hızla düşürdük, dış dengede iyileşme sağladık ve ekonominin kırılganlığını önemli ölçüde azalttık. Son 1 yılda brüt rezervlerde 50 milyar dolar, swap hariç net rezervlerde ise 80 milyar dolardan fazla artış sağladık. 150 milyar dolara ulaşan rezervlerimiz, dış şoklara karşı dayanıklılığımızı güçlendiriyor. Son bir yılda risk primimiz 700 baz puandan 270 baz puana geriledi ve dış finansman maliyetleri düştü. 2024 yılında kredi notu üç kuruluş tarafından artırılan tek ülke Türkiye oldu. Konut piyasasını da yakından takip ediyoruz. Depremin konut stokunda oluşturduğu kayıpları telafi etmek için yeni sosyal konut projeleri geliştiriyoruz."
"Türkiye enflasyonu düşürerek büyüyecek"
Geçen yıl uygulamaya başlanan Orta Vadeli Programı, 2025-2027 dönemini kapsayacak şekilde daha da güçlendirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklanan programın ekonomiyi, yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyütmeyi hedeflediğini, aynı zamanda verimlilik artışlarıyla potansiyel büyümeyi artıracaklarını ifade etti.
"Para, maliye ve gelirler politikalarını uyum içinde yürüterek, tek haneli enflasyona mutlaka ulaşacağız. Bunu daha önce nasıl yaptıysak, inşallah yine başaracağız." diyen Erdoğan, yeşil ve dijital dönüşümü hızlandırarak, cari işlemler dengesinde kalıcı bir iyileşme sağlanacağını, iş ve yatırım ortamını iyileştirme çalışmalarının devam edeceğini, ekonomideki kayıt dışılığı azaltacak adımların atılacağını bildirdi.
Erdoğan, tüm bu kazanımların, Türkiye'yi tarihinde ilk defa orta-üst gelir grubundan, üst gelir grubuna çıkaracağına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şunu çok net ifade etmek isterim, Türkiye, enflasyonu düşürerek büyüyecek. Enflasyon düştükçe yatırım ortamı iyileşecek, öngörülebilirlik artacak, rekabet güçlenecek ve istikrarlı yüksek büyüme olacak. Bu süreç beraberinde kalıcı refah artışını getirecek. Geçen yıl yüzde 5,1 büyüdük ve milli gelirimiz ilk kez 1 trilyon doları aştı. Bu yılın ikinci çeyreğinde milli gelirimiz 1,2 trilyon doları geçti."
Erdoğan, dezenflasyon süreciyle uyumlu ve sağlıklı bir büyüme yolunda olduklarını aktardı.
"Bu yılı yüzde 3,5'luk bir büyümeyle kapatmayı öngörüyoruz"
Dış ticaret ortaklarındaki toparlanma ve enflasyondaki düşüşle birlikte çok hızlı bir canlanma beklediklerini dile getiren Erdoğan, "Bu yılı yüzde 3,5'luk bir büyümeyle kapatmayı ve 2025-2027 döneminde büyümede kademeli bir artış görmeyi öngörüyoruz." ifadesini kullandı.
Erdoğan, sanayideki üretim çeşitliliğinin, hızlı uyum kabiliyetinin ve nitelikli insan kaynağının en büyük avantajları olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Biz, gücünü genç, dinamik ve kaliteli insan kaynağından alan bir ülkeyiz. Büyümenin istihdam oluşturması işte bu yüzden çok çok önemlidir. 2023'te depremin etkilerine rağmen 880 bin yeni istihdam sağlandı. 2024'te bu yükseliş devam etti. İkinci çeyrekte istihdamı 32,7 milyon kişiye ve iş gücüne katılım oranını da yüzde 54,4'e çıkartarak rekor kırdık. İşsizlik oranı ise yüzde 8,8 olarak gerçekleşti. Son bir yılda 1 milyon 105 bin ilave istihdam imkanı oluşturduk.
Orta Vadeli Program'da hedefimiz, işsizliği tek hanelerde tutarak 2,3 milyon yeni istihdam sağlamaktır. Bu doğrultuda, değişen çalışma biçimlerine uygun düzenlemeler yapacak, mesleki eğitimi güçlendirecek ve iş gücünün verimliliğini artıracağız. Gençlerin ve kadınların iş gücü piyasasına katılımını destekleyerek, ekonomideki rollerini öne çıkartacağız."
Erdoğan, ihracatta da çok iyi bir ritim yakalandığını, zayıf küresel ticarete ve depremin etkilerine rağmen 2023'te ihracatın 256 milyar dolarla rekor kırdığını bildirdi.
İhracattaki güçlü performansı 2024'te de sürdürdüklerini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yıllık ihracat ağustosta 262 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ağustos ayı ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2,4 artışla 22,1 milyar dolar oldu. 2024 ağustos ayında, ihracatın ithalatı karşılama oranındaki 10,5 puanlık yükseliş, dış ticaretimizdeki başka bir güzel gelişmeydi. Dış ticaret açığımız, 2024 yılı ilk 8 ayında yüzde 33,6 oranında azaldı. Dış ticaretimizdeki dengelenmenin güçlenerek devam ettiğini görüyoruz. Dış ticaretteki iyileşme ve artan turizm gelirleriyle, geçen sene mayısta 57 milyar dolar olan cari açık, haziran ayında 25 milyar doların altına indi. Milli gelire oranla 2024 sonunda yüzde 1,7; Orta Vadeli Program dönemi sonunda ise yüzde 1,3'lük bir cari açık bekliyoruz. Yüksek katma değerli üretim ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla, cari açıkta kalıcı iyileşmeyi sağlayacağız."
Erdoğan, vergide adalet ve etkinlik ilkelerini gözetirken, kayıt dışı ekonomiyle mücadeleden taviz vermeyeceklerini vurguladı.
"Türkiye ekonomisi, bu süreçten daha da güçlenerek çıkacak"
Milletin, kurumların ve iş dünyasının desteği ve sahiplenmesiyle tüm bu hedeflere ulaşılacağına inandıklarını dile getiren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye ekonomisi, bu süreçten daha da güçlenerek çıkacak, çok farklı bir lige yükselecektir. Vatandaşlarımdan, daha kendi meselelerini bile çözemeyen kifayetsizlere kulak asmamalarını özellikle rica ediyorum. Ben, milletimin irfanına her zaman güvendim, güveniyorum. Sorun varsa aşacak olan biziz. Dert varsa derman bulacak olan biziz. Zorlukların üstesinden gelecek olan yine biziz. Yeter ki inancımızı, dayanışmamızı, umudumuzu koruyalım. Allah'ın izniyle gerisi sadece zaman ve biraz sabır meselesidir."
"İlk yerleştirmede yüzde 86 oranında öğrencimiz yurtlarımıza yerleşti"
Erdoğan, son 22 yılda ciddi yatırımlar yaptıkları alanların başında gençlik ve sporun geldiğini söyleyerek, şu bilgileri verdi:
"Toplam spor tesisi sayımızı 1575'ten aldık, 4 bin 421'e çıkardık. Türkiye'nin dört bir köşesini kapalı spor salonlarıyla, halı sahalarla, basketbol, voleybol sahalarıyla, yüzme havuzlarıyla donattık. 2002 yılında toplam lisanslı sporcu sayımız 278 bin kişiyken, bugün 16 milyona yükseldi. 2002 yılında bütün spor dallarında aldığımız madalya sayısı 1481 adetti, 2023 yılı sonu itibarıyla 8 bin 449 rakamına ulaştı."
Erdoğan, öğrenci yurtlarının, muhalefetin en çok kışkırttığı konulardan biri olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Bu alanda dünyada eşi benzeri olmayan bir sistem inşa ettik. 81 ilimiz ve 266 ilçemizdeki yurtlarımızla öğrencilerinizin hizmetindeyiz. Bakınız, 2002 yılında 182 bin yatak kapasitesine sahip 190 yükseköğretim yurdu vardı. Bugün 857 yurdumuzda toplam 989 bin yatak kapasitesine sahibiz. Bu yıl ilk yerleştirmede yüzde 86 oranında öğrencimiz yurtlarımıza yerleşti. Toplam 356 bin geçerli başvurudan 306 bin öğrencimizin yerleştirmesi ilk aşamada gerçekleşti. Hiçbir öğrencimiz mağdur edilmeyecek şekilde talep eden her öğrencimize barınma imkanı sunacağız."
"Engelli sporcularımız tarihi bir başarıya daha imza attılar"
Sporda, bilimde, sanatta, siyasette, iş dünyasında gençlerin hak ettiği yerlere gelmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bilhassa engelli gençlerimizin hayallerini gerçekleştirebilmesi, hayatın her alanında engelsiz yer alabilmeleri için yoğun gayret sarf ediyoruz. Paris 2024 Paralimpik Oyunları attığımız adımların karşılığını görme bakımından önemli bir referans teşkil etti. Engelli sporcularımız gerçekten tarihi bir başarıya daha imza attılar. Kazandıkları 6'sı altın, 10'u gümüş, 12'si bronz toplam 28 madalyayla sporcularımız, milletimize büyük bir gurur yaşattılar.
Kendilerini canı gönülden tebrik ediyorum. Paris Olimpiyatlarından toplam 36 madalyayla döndük. Olimpiyat oyunlarında ülkemiz adına yarışan, ter döken, elinden gelenin en iyisini yapan tüm sporcularımıza teşekkür ediyor, madalya kazanan sporcularımızı ayrıca kutluyorum. Çok daha iyi yerlere geleceğimizden şüphe duymuyoruz. 2028 Los Angeles Olimpiyatları'na sadece madalya kazanmak için değil, rekorlar kırmak ve yeni branşlarda ülkemizi gururlandırmak için gideceğiz."
Erdoğan, toplantıda alınan kararların millete hayırlı olmasını temenni etti, bu akşam İzlanda'yla oynayacakları müsabakada A Milli Futbol Takımı'na başarılar diledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.