Mustafa Akaydın'a tokat gibi cevap
Camileri GATA ile kıyaslayıp, ‘Camiye ayakkabı ile giriliyor mu ki, GATA’ya türbanla girilsin’ diyen Mustafa Akaydın’ına ders niteliğinde cevap
Camileri GATA ile kıyaslayıp, ‘Camiye ayakkabı ile giriliyor mu ki, GATA’ya türbanla girilsin’ diyen CHP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın bu açıklamaları, toplumun bütün kesimlerinden büyük tepki gösterilerek,'' saygısızlık ve cehalet'' olarak nitelendirildi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın der ki “ Camiye ayakkabıyla giriliyor mu ki, Gata’ya Türbanla girilsin” …
Kamusal alan ile bir ibadethane arasında ki sınıf farkını bu kadar küçümsemek bir insan için büyük cesaret doğrusu…
Her kurumun kendine göre özelliği var ama “ Cami” yani bir ülkenin dinin ibadethanesi ile hiçbir kurumsal alan kıyas edilemez.
Konu nerden nereye geldi…
Zaten bir de camilere ayakkabıyla girilmesi kalmıştı ve yakında buda olursa şaşmam. Hatta işi daha da büyütün ve kamusal alanlarda yağılanlarla yapılmayanları kıyaslayın gerekeni yapın…
Bir kere “GATA” her ne kadar bir kamusal alan olsa da neticede bir hastane ve hastane “ yüce ve ilahi” bir makam değildir.
İbadethaneler ise Cenabı Allah’ın evleridir. Dinin mekanlarıdır ve dinin temsil edildiği yerlerdir.
İkisini kıyaslamak çok saçma ve tamamen kişisel egoların tatmini için vicdani ve uhrevi duyguların istismarıdır.
Hayır efendim!
Gata, bir hastanededir ve olası acılar kederler göz önüne alındığında bırakın başörtüsünü kara çarşafla bile girilebilecek yerlerdir. Çarşaf giyen bir anne cephede ağır yaralı oğlunu getirdikleri bir hastaneye o acısıyla “ indir çarşafını öyle gir” denilerek karşılanırsa burada insani duygular hiçe sayılmış olur.
Kurallar esnek olmaz ise isyan çıkar bayanlar baylar…
Bu okullarda da- şirketlerde de- aile içinde de kısacası yaşamın içinde böyledir.
Cami ve Gata kıyaslaması çok saçma bir kıyaslamadır ve bir Müslüman olarak benim bunu kabul etmem mümkün değildir.
Tabi ki kurallar olacak ama birazda durum ve şartlar göz önüne alınmalı…
Ayrıca Emine Erdoğan’ın başörtüsü ile Gata’ya alınmaması tam bir trajikomik vakadan ibaret…
Her halde dışarıdan millet biz kıkır kıkır gülüyordur…
Yahu! Kadın dünya da bizim ülkemizi başörtüsüyle temsil ediyor da biz burada neyi tartışıyoruz…
Nerdeyse millete şöyle bir yaptırımda bulunacaklar: Ya Laik ol ya da Müslüman…
Hatta şimdi Aleviler nüfus cüzdanlarında din yerine “ Alevi” yazılmasını istiyorlar ya, yakında bizde de bazıları bizde nüfus cüzdanımızda “Laik” yazsın diyecekler gibime geliyor.
Şu tartıştığımız konulara bakın be…
Millet aya biz yaya…
Asıl bu tip yaptırımlar ve yaklaşımlar halk arasında gruplaşmalara sebep oluyor. İnsanların dini değerlerine yaptırımlar ve yasaklar getirdiğinizde, insanlar hiç yapmasalar da uygulamalardan dolayı bu değerleri daha bir sahiplenirler.
Bakın Cübbeli Ahmet Hoca nasıl popüler oldu?
Eeeee… Etki tepki meselesi arkadaşlar…
Bu ülkede herkese yer olmalı ve bu ülkede herkesin herkesimin yeri ve hakları olduğu unutulmamalı…
Bizde kıyafet devrimi olduğunda Amerika en yüksek binasını dikmişti ve yıl 2010 Amerika da ikizler yıkılalı seneler olmuşken biz hala kıyafetle uğraşıyoruz…
Bir de neden ilerleyemiyoruz diye birbirimizi eleştiriyoruz…
Fazla söz hacet yok!
Durum ortada…