Kamil Koç firmasının namaz kılmak isteyen yolcusunu mola yerinde bırakması toplum tarafından protesto edilirken, Türkiye’deki Müslümanların toplum hayatındaki hakları da ciddi bir sorgulamadan geçiyor. Türkiye’de pek çok iş yeri Ramazan orucundan Cuma namazlarına, vakit namazlarından diğer ibadetlere kadar çalışanlarını İslami ibadetlerden alıkoyarken, bu temel hak ihlaline sessiz kalınması yasakçıları daha da cesaretlendiriyor. Vatandaşların ibadet özgürlüğü anayasanın 24’üncü maddesinde güvence altına alınırken, ibadetleri engelleyici faaliyetlere karşı en ufak bir yaptırımda bulunulmuyor.

“İbadetlerimiz İçin Yasal Güvencemiz Var”

Kamil Koç firmasının namaz kılan yolcusunu beklemeyişinin Türkiye’de konuşulmayan bir sorunu gün yüzüne çıkardığını kaydeden ilahiyatçı yazar ve Namaz Gönüllüleri Platformu (NGP) kurucu üyesi Ahmet Bulut, “Anayasanın 24’üncü maddesi inanç ve ibadet özgürlüğünü garanti altına alıyor. 24’üncü maddede Türkiye’deki bütün insanların ibadet özgürlüğü sağlanıyor. Ancak uygulamada ciddi sıkıntılar görüyoruz. Laikliğin uygulanışında geçmişten gelen bazı sıkıntılar olması sebebiyle ibadet özgürlüğü tam anlamıyla sağlanmış değil. Türkiye’deki pek çok insan sırf iş yeri izin vermediği için namazlarını kılamıyor, oruçlarını tutamıyor. Anayasanın 24’üncü maddesi kamu ve özel sektör tarafından yeniden anlaşılarak Müslümanların ibadet hayatına yönelik en küçük bir engelleme olmamalıdır” dedi.

İbadeti Engelleyene Yaptirim Şart

“Müslümanların ibadet hakkını engelleyenler hakkında yasal işlemler başlatılmalıdır. İbadet hayatını engelleyici bütün faaliyetler yaptırımlarla güvence altına alınmalıdır” diyen NGP üyesi Ahmet Bulut, “Müslümanlar anayasal haklarını bilmiyor. İllegal faaliyetlerle Müslümanların ibadet hakkı gasbediliyor ve biz Müslümanlar olarak sessiz kalıyoruz. Burada Müslümanlara bir görev düşüyor. Kimse gelip de Müslümanlara ‘Al bu senin hakkın’ demez” şeklinde konuştu. Bulut, şunları kaydetti: “Müslümanlar kendi haklarını kendileri talep edip bunun için üzerilerine düşen görevi yerine getirmelidir. Hiçbir Müslüman namaz ve oruç gibi temel ibadetlerini yerine getirmekte herhangi bir engelle karşılaşmamalıdır. Müslümanlar anayasal haklarını sonuna kadar kullanmalıdır.”