Müebbet hapis cezası istendi
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada esas hakkındaki görüşünü açıkladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Hrant Dink cinayeti davasında mütalaasını veren Savcı Hikmet Usta, Hrant Dink cinayetinin salt milliyetçilik duyguları kabaran gençler tarafından işlenmesinin ötesinde bir cinayet olduğu belirtti. Mütalaada, “İştirak halinde ve süreklilik içerisinde çalışan gizlilik kuralları ve örgütsel hiyerarşiye azami özen gösteren Erhan Tuncel ve Yasin Hayal yönetiminde Ergenekon terör örgütünün Trabzon’da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlenmiş olduğu değerlendirilmektedir.” ifadesi kullanıldı.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davanın 20. duruşması devam ediyor. Mahkeme Başkanı Rustem Eryılmaz, savcıdan esas hakkında mütalaa istedi. Savcının mütalaa vermesine itiraz eden Hrant Dink’in avukatları mahkeme salonunu terk etti.
Avukatların salondan çıkmasının ardından mütalaa okunmaya başlandı. Mütalaada, “Soruşturma dosyası kapsamında mevcut bugüne kadar elde edilen bilgi, belge, ifade beyanları, iletişim tespit tutanakları, telefon irtibat şemaları ve Ergenekon terör örgütü soruşturmasında bugüne kadar elde edilen belgelerin incelenmesi neticesinde Dink cinayeti eyleminin, MC Donalds isimli iş yerinin bombalanmasının ve diğer eylemlerin salt milliyetçilik duyguları kabaran gençler tarafından işlenmesinin ötesindedir. İştirak halinde ve süreklilik içerisinde çalışan, gizlilik kuralları ve örgütsel hiyerarşiye azami özen gösteren Erhan Tuncel ve Yasin Hayal yönetiminde Ergenekon terör örgütünün Trabzon’da faaliyet gösteren bir hücre yapılanması tarafından işlenmiş olduğu değerlendirilmektedir.” denildi.
Mütalaada, sanıkların eylem planları değerlendirildiğinde Trabzon hücre yapısının faaliyetleri ile Ergenekon terör örgütünün genel eylem prensipleri arasında hiçbir fark olmadığının ifade edildi. Mütalaada, “Aksi taktirde birisi üniversite öğrencisi, bir diğeri okul önlerinde simit satan ve kendilerine örgüt yöneticisi sıfatını verdiğimiz iki sanığın ülkemizin en vahim siyasi cinayetlerinden birini bombalama eylemini ve diğer eylemleri planlayarak uygun koşulları oluşturarak tek başlarına gerçekleştirmelerini kabul etmek mantıken doğru değildir. Örgütün oluşturan kişilerin çoğunun genç, belirli bir işi olmayan eğitim hayatlarını tamamlayamamış, çeşitli adi suçlara karışmış ve maddi imkanları bakımından da elverişsiz koşullarda yaşayan kişilerden oluştukları belirlenmiştir. Sanıkların işlendiği suçların ciddiyeti ve önemi dikkate alındığında terör örgütü yöneticisi ve üyesi sanıkların mevcut anayasal düzeni bozmaya teşebbüs suçuna elverişli suç işlediklerini değerlendirildiğinde haklarında TCK’nın 309. maddesinin tatbiki gerekmektedir.” ifadesi kullanıldı.
CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.