CNN Türk’te yayınlanan Medya Mahallesi’nde ‘Açılım’ gerginliği yaşandı. Ayşenur Arslan’ın sunduğu programın konuğu Ruşen Çakır oldu. Çakır, açılım sürecini değerlendirirken, Kürtlere karşı ayrımcılığın yükseldiğini söyledi. Ayşenur Arslan buna itiraz ederek, halkların uzun süredir birlikte yaşadıklarını belirtti. İkili arasında yükselen tartışma yine, süremiz bitti, cümlesine takıldı.

Ayşenur Arslan’ın sunduğu Medya Mahallesi’ne konuk olan Ruşen Çakır, Kürt sorununa solun ve kentli orta sınıfın sahip çıkması gerektiğini, aksi takdirde sorunun çözümünün zor olduğunu dile getirdi. Çakır, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun konuya eğilmesi gerektiğini vurgulayarak, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nın siper fotoğrafları için de ‘çok vahim’ değerlendirmesini yaptı.

İkili arasındaki konuşmanın dozu bundan sonra yükseldi. İşte o konuşmalar.

Ruşen Çakır: Durum ve olay çok vahim. Hepimiz aynı siperdeyiz. Kendi orta sınıflar da Kürtler çekip gitsin diyenler de, çekip gitmezler de, o zaman da görürüm ben o çekip gitsin diyenlerin nasıl fevaran ettiklerini. Bu şımarıklığı, kolaycılığı bırakıp bedel ödemesi gerek. Veyahut da ödediği bedeli azaltmaya yönelik fedakarlığa gitmesi gerek…

Ayşenur Yazıcı: Bir dakika bir dakika, kusura bakma böyle hazır cümlenin içinde… Şunu söyleyeceklerdir sana, ben söylemeyeyim de… Şunu söyleyeceklerdir sana, ‘Kardeşim benim ödediğim vergilerle GAP’a harcanan para ortada, terörle mücadeleye harcanan para ortada, batılı çocukların doğuda askerlik yapması gibi durum var, verilen şehitler ortada. Fedakarlık yapmadıklarını söyleme…

Ruşen Çakır: Ödediği vergilerin artı değer nasıl sağlıyor. Artı değerde cumhuriyetin inşası, Kurtluş Savaşı, Kürt-Türk ayrımsızlığıyla mücadele etmek, fabrikasında çalıştırdığı yoksul Güneydoğulu işçinin alın teri, artı değer vs’si yok mu? Bu paraları Kürtlere rağmen mi kazanıyor insanlar. Hep beraber kazanıyoruz. Bir bedel varsa hep beraber öderiz.

Ayşenur Arslan: Hayır, elbette beraber yaşıyoruz. Sen burada hem anlamak zorundalar, hem fedakarlık yapmak zorundalar, hem evlatlarını şehit vermek zorundalar.

Ruşen Çakır: Yok, şehit vermek zorundalar demiyorum. Ne alakası var?

Ayşenur Arslan: Dayatılan neticede bu. Meseleyi anlamamakla suçlamak fazla kaçıyor diyebilirim.

Ruşen Çakır: Sen fazla kaçıyor diyebilirsin, ben az kaçıyor. Daha fazlasına müstahaklar. Türkiye’de Kürtlere karşı çok ciddi bir Kürt ayrımcılığı yükseliyor. Bu neredeyse Batı’daki yabancı düşmanlığına benzeyecek kadar. Ben bunu ne zamandır söylüyorum… Ve bir takım…

Ayşenur Arslan: Sevgili Ruşen bu kana rağmen 30 yıldır birlikte yaşıyor bu insanlar. Kim ayrımcılık yaptı. Birileri Kürt diye kiracısını mı evinden attı.

Ruşen Çakır: Atmamışlarsa da bir takım olaylarda nasıl tepkiler verdiğini bana gelen maillerden, duyduğum yerlerden, okuduğum yazılardan…

Ayşenur Arslan: Marjinaller her yerde var.

Ruşen Çakır: Bilgi Köyü katliamı olduğunda gazetelerde ‘Bunlar Kürt’ diye yazılmadı mı?

Ayşenur Arslan: Ben Anladım da kulağıma üç dakikadır bitti diyorlar. Kavgaya yeni başlamıştık.

Ruşen Çakır: O senin sorunun…

(Haber 7)