Son haftalarda borçlanma maliyetlerindeki artış ile savrulan Avrupa ülkeler içinde Almanya’nın girdiğini görmek krizin nokta atışı yaptığı yönünde yorumlara neden oldu.

Belçika’da hükümetin kurulamaması Dexia’nın maliyetinin Fransa ve Belçika’yı tehdit etmesi ile faizler tarafında yaşan hareketlilik tedirginlik yaratıyor.

Dün gerçekleşen Almanya hükümet tahvillerinin ihalesinin başarısız olması Avrupa’nın tutunacak dalının kalmadığını göstergesi olarak kabul ediliyor.

10 Yıllık Alman tahvillerinin 6 milyar euroluk (8.1 milyar dolarlık) satış yapılması planlanırken sadece 3.889 milyar euro teklif geldi

FİTCH, FRANSA'YI UYARDI
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Fransa’yı "AAA" olan uzun vadeli kredi notunu düşürebileceği yönünde
uyardı.
Kuruluştan yapılan açıklamada, istikrarlı ve geniş vergi tabanı ile desteklenen, ekonomisi çeşitlilik arz eden Fransa’nın "AAA" olan kredi notunu halihazırda hak ettiğine dikkat çekilerek, ancak Avro Bölgesi’ndeki borç krizinin derinleşmesi halinde Fransa’nın kredi notunun riske girebileceği uyarısında bulunuldu.
Fransa’nın kamu borcunun gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYH) oranının 2014’te yüzde 91,7’ye ulaşarak tepe yapacağına işaret eden Fitch, ülkenin bütçe açığının GSYH’ye oranının ise 2013’de yüzde 4 olacağı tahmininde bulundu.
Öte yandan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s de Pazartesi günü benzer gerekçelerle Fransa’yı notunu düşürebileceği yönünde uyarmıştı.

BAKAN ÇAĞLAYAN: AVRUPA’DAKİ PEK ÇOK ÜLKE YOĞUN BAKIM ÇADIRINDA TEDAVİ GÖRÜYOR
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa’nın pek çok ülkesinde çok önemli siyasi ve ekonomik değişim ve dönüşümler yaşandığına işaret ederek, "Eskiden olsa bırakın Amerika’da bir kriz çıkarsa çıksın, bize bir şey olmaz diyebilirdik. Ama artık küreselleşme dediğimiz olgu dünyanın adeta küresel bir köy haline gelmesi bir ülkede biri hapşurduğunda diğerlerinin nezle grip olmasına, hatta bir kısmının da boğmaca olup yatağa düşmesine neden oluyor. 2008 yılında dünyada çıkan Amerika kaynaklı bu krizi Türkiye 2009 yılında kısmen yaşayıp çıkmışken bakın bugün Avrupa’daki pek çok ülke yoğun bakım çadırında tedavi görüyor" ifadelerini kullandı.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Doğu Akdeniz Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu’nun düzenlediği toplantıya katıldı. Burada bir konuşma yapan Çağlayan, dünya ekonomisinin çok zor ve önemli bir dönemden geçtiğini belirterek, "Avrupa’da asla bir şey olmaz denilen ülkeler sonbaharda yaprakların döküldüğü gibi birer birer dökülmeye başladı" dedi.
-"FRANSA VE ALMANYA’NIN PAÇALARI GERÇEKTEN TUTUŞMUŞ DURUMDA"-
Bakan Çağlayan, "O ülkelerin tahvillerini almış olan Fransa, Almanya gibi ülkelerinde paçaları gerçekten tutuşmuş durumda. Çünkü kendi halkalarının birikimi nasıl geri alacaklarını arayışı içindedirler. Bundan dolayıdır ki Fransa Devlet Başkanı Nicolas Sarkozy, zaman zaman halkın bu hesabı kendisine soracağını bildiği için topu taca atmakla meşgul. Kalkıp üstüne vazife olmadığı halde Ermenistan’da, Ermenilerle ilgili kararlar ortaya getirmekle meşgul. Her ne yaparsa yapsın, Fransa’nın ve Almanya’nın Yunanistan’daki krizden dolayı daha çekeceği çok önemli problemler var önümüzdeki dönemde. Bugün IMF Başkanı da Dünya Bankası da herkes aynı değerlendirmeyi yapıyor. Bunun etkilerinin Avrupa’da 5-10 yıl süreceğini ifade ediyorlar" şeklinde konuştu.
-TÜRKİYE AB’NİN 27 ÜLKESİNİN 20’SİNDEN DAHA İYİ BİR KONUMDA-
Çağlayan, söz konusu ülkelerdeki temel problemin çok yüksek oranda borçluluk ve bütçe açıkları olduğunu belirterek Türkiye’ye bu noktadan ve işsizlik açısından bakıldığında mukayese edilmeyecek, parmak ısırtacak kadar önemli bir yapıya sahip olduğunu kaydetti.
Çağlayan, "Bugün Türkiye, yüzde 1.7’lik bir bütçe açığı hedefliyor. Bugün Türkiye, özellikle bütçe açıkları konusunda AB’nin 27 üye ülkesinin 20’sinden çok daha iyi durumdadır. Kamu borçlarına geldiğimiz zaman, Avrupa’daki ülkelerin ortalama kamu borçluluğu şu an yüzde 80’lerin üzerindedir. Türkiye’de ise yüzde 39’dur. Türkiye’nin kamu borçlarında elde etmiş olduğu başarı ile AB ülkelerinin 19’unu geride bıraktı. Bizim girmemizde her türlü dirseğin gösterildiği, her türlü iki yüzlülüğün gösterildiği AB’de bugün Türkiye’nin ekonomi kriterleri bir çoğundan çok daha iyi konumdadır" ifadelerini kullandı.
FRANSIZ BAKANDAN ÖNERİ
Fransa Maliye Bakanı François Baroin, mevcut
krizin İtalya ya da İspanya gibi ülkelere yayılmasının önlenmesi için en iyi
çözümün Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) müdahalesi ya da müdahale olasılığı
olduğunu belirtti.
Baroin yaptığı açıklamada, Fransızların bakış açısına göre, borç krizinin
yayılmasının önlenmesi için en iyi yolun ECB’nin müdahalesi ya da müdahale
olasılığı olduğunu ifade ederek, Avrupa Merkez Bankası’nın halihazırda iki
nedenle müdahalede bulunamadığına dikkat çekti.
ECB’nin Avrupa Birliği anlaşmalarının buna izin vermemesi nedeniyle
müdahalede bulunamadığına işaret eden Baroin, ikinci nedenin ise, Almanya’nın
aşırı borçlanma ve enflasyon gelişiminin ortaya çıkardığı politik risklerle dolu
70 yıllık tecrübesi olduğunu vurguladı.
Baroin, bu iki unsur nedeniyle Almanya’nın ECB’nin müdahalesini
kesinlikle reddeden, çok sert ve güçlü bir tutum sergilediğine dikkati çekti.