Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, BDDK'nın en önemli ve olumlu kararlarından birisinin, kredi kartında asgari ödeme miktarlarını artırması olduğunu söyledi.

 

-''Riskli kullanıcı sayısı 1,5 milyonu buldu''-

 

Özellikle bir yıl içinde 3 kez üst üste toplam borcun yüzde 50'sinden aşağısını ödeyen kişinin kredi kartının nakit çekime kapatıldığını ve limitinin artırılmadığını dile getiren Kaya, şöyle konuştu:

 

''Bu, asgari ödeme oranının herkes için yüzde 50 olması anlamına geliyor. Bu bizim istediğimiz orandı. Biz yıllardır asgari ödeme tutarının yüzde 50 olmasını istiyorduk ve sonunda BDDK, bu yolda önemli karar aldı. Türkiye'de 27 milyon kişinin 49 milyon kredi kartı bulunuyor. Toplam kredi kartı borcu ise 55 milyar liraya ulaştı. Riskli kullanıcı sayısı 1,5 milyonu buldu ve bunların toplam borcu 4 milyar 200 milyon lira. BDDK'nın aldığı kararla gelecekte daha iyi ilerleyen bir kredi kartı kullanımı ortaya çıkacak. Çalkantılar ortadan kalkmış olacak.''

 

-''İsraf önlenecek''-

 

Kaya, asgari ödeme tutarı düşük olduğu için birçok vatandaşın bir kredi kartından nakit çekerek diğerinin borcunu ödediğini belirterek, şöyle devam etti:

 

''Böylece hem borcunu erteliyordu hem de kredi kartı borcu büyüyordu. Öncelikle bunun önü kesilmiş olundu. Kredi kartıyla nakit çekip diğerini ödeme dönemi bitti. Borcu daha da büyümeyecek. Nakit çekme, israfa yol açıyordu. İsraf da önlenecek. Vatandaş harcama yaparken 'bir ay sonra yüzde 50'sini ödemek zorundayım' diyerek dikkatli hareket edecek. Dolayısıyla önemli bir değişiklik, güzel bir karar. Bu kadar hızlı giden trafikte ani yavaşlama biraz soruna yol açacak, ilk yıl sıkıntılı olabilecek ancak gelecekte çok daha iyi sonuçlar alınacak. Vatandaş, artık gelirine göre harcayacak.''

 

-''Sanal tefeci''-

 

Kredi kartı borcu yüzünden ''sanal tefeci''lerin oluştuğunu, bunun da bankaların yüksek faiz almalarından kaynaklandığını vurgulayan Kaya, şunları kaydetti:

 

''Kredi kartı borcunda milyarlarca liranın konuşulduğu bir dönemde bankacılık dışında kart borcunu ödeyen ve taksitlendiren, yasal olmayan bir sektör oluştu. Önceden vatandaşlar, kredi kartı borcunu kapatmak için beyaz eşya spotçularına ve kuyumculara giderdi. Şimdilerde ise danışmanlık hizmeti verdiğini belirten yasa dışı firmalar var.

 

Borç para vermek için BDDK ve Hazine Müsteşarlığından izin alarak şirket kurulması gerekiyor. Burada para ticareti yapılıyor ve bu yasa dışı. Bankaların sadece kredi kartı faizinden elde ettikleri gelirin 2009'da 5,7 milyar lirayı bulduğu düşünüldüğünde sanal tefecilerin ulaşmak istediği parayı siz tahmin edin. Bankaların, tüketicilerini bankacılık sistemi dışına itmemesi gerekiyor. Bazılarının bu işten haksız kazanç sağlamasının önlenmesi gerekiyor. Birikmiş borçlarına mevduat faizi uygulayarak, tüketicilerini ihtiyaç kredileriyle borçlandırabilirler.''