Koca o listeyi niye hazırladı?
Anayasa değişikliği paketindeki 8'inci maddenin oylanması sırasında objektife takılan 'Retçi vekil listesi'nin yazarı Faruk Koca konuştu.
Anayasa değişikliği paketindeki 8'inci maddenin oylanması sırasında objektife takılan 'Retçi vekil listesi'nin yazarı Faruk Koca, yanlış anlaşıldığını savundu. Koca, 'Bazı isimler fısıldandı. Muhalefet fitne çıkarmak istedi. Amacım vekil arkadaşlarımı korumaktı' dedi.
Anayasa değişikliği paketinin 8'inci maddesine 327 kabul oyu çıkınca gözler Ak Parti içindeki retçilere çevrildi. Oylamanın hemen ardından olası retçiler listesi yapan ve AKŞAM'ın foto muhabiri Murat Öztek'in objektifine yakalanan Ankara Milletvekili Faruk Koca'ya listeyi sorduk. Olası retçiler listesinin sahibi Ak Parti Ankara Milletvekili Faruk Koca, AKŞAM'ın sorularını yanıtladı.
Başbakan'ın ev sahibi Faruk Koca'yı kulis bahçesinde milletvekili arkadaşlarının esprilerine karşılık verirken bulduk. Milletvekilleri 'Aman Faruk Bey bizi listeye yazma' diyorlardı gülerek. Yapılan espriler, Ak Parti'de önceki gün tırmanan liste gerginliğinin bir parça da olsa azaldığını gösteriyordu.
- Neden böyle bir liste hazırladınız. Dün yaptığınız yazılı açıklamanızda listenize açıklık getirmediniz?
Kuliste belli isimlere karşı olumsuz kanaat oluşmaya başlamıştı.. Bu isimlerin olumsuz oy verdiği anlamında muhalefet tarafından yayılan bir dedikodu söz konusuydu. Yani arkadaşlarımıza bu isimlerle ilgili muhalefetin çıkarmak istediği fitne vardı. Ben de bu konuda dikkatli olunması amacıyla böyle bir çalışma yaptım. Yaptığım liste yanlış anlaşıldı. Kesinlikle retçilerin listesi değildi. Amacım bazı arkadaşları korumaktı.
- Kimi, neden koruyordunuz?
8'nci madde reddedilince muhalefet kulisinde bazı arkadaşlarımızın retçi olduğu fısıldanmaya başlandı. Bu fısıltılar hemen bizim kulise de ulaştı. Bazı milletvekili arkadaşlarımız o anın heyecanıyla birkaç arkadaşımızın adını söyleyerek bazı sözler sarf ettiler. Ben de Genel Kurul'da o arkadaşların listesini yaptım. Başka bir amacım yoktu. Hedef olmalarını istemediğim için isimlerini yazdım ama yanlış anlaşıldı.
Arkadaşlar böyle bir fitne dolaşıyor, dikkate almayın' diyecektim. Grup yönetim kurulu üyesi olarak bu benim görevim. Grubun meyli, tedirginliği, kafasındaki soru işaretlerini not edip bunun gereğini yapmak sorumluluğum. Arkadaşları uyaracaktım. Çünkü, oylamanın arkasından burada bir heyecan dalgası oluştu. Kötü sözleri onlara iletecektim.
- Fitne derken neyi kastediyorsunuz?
8. maddenin 327 oy almasından sonra birçok isimle ilgili şaibe çıktı. O isimlere karşı grupta tepki oluşuyordu. Bu da listedeki arkadaşları kırıyordu ve üzüyordu.
Oysa önümüzde önemli oylamalar vardı. En azından onların önü alınmış oldu! Mesela dünkü oylama (Anayasa Mahkemesi'nin yapısı), HSYK'nın yapısına ilişkin oylama ve paketin tümüne ilişkin oylama... Niye su üzerinde fitneye sebep olacak ortam içinde olalım? Bunu önlemek istedim.
- Listeyi kimlerle paylaştınız? Başbakan'a listenizi verdiğiniz söyleniyor?
Allah'a yemin ederim ki ne Başbakan'ın bilgisi var, ne grup başkanvekillerinin bilgisi var, ne partinin! Benim kişisel tasarrufumdu.
- Listeyi kimseye verdiniz mi peki?
Hayır kimseye vermedim, benim çalışmam.
FIRÇA YEMEKTEN BAŞBAKAN'I GÖREMİYORUM
- Başbakan da sizi eleştirdi?
Başbakan bir sürü kızıyor bana. Fırça yemekten Başbakan'ı göremiyorum.
- Listedeki isimler size tepkili mi?
Ben yazılı açıklama yaptım, ayrıca hepsiyle tek tek konuşup, olayın aslını anlattım, özür diledim.
Aslında grupta fitne çıkmasını önlemek isterken, bu arkadaşlarla ilgili olumsuz kanaat oluşmasından dolayı, buna sebep olduğum için özür diledim.
- Özellikle Kürşad Tüzmen size çok kızdı. Aranız düzeldi mi?
Bir sorunumuz yok. Konuştuk, anlaştık.
Murat yeni bir şey olursa haber ver!
AK Parti Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen'le de iktidar kulisinin bahçesinde konuştuk. Keyfi yerindeydi. Her zamanki gibi şıktı. Cilt kanseri tedavisi gören Tüzmen, alternatif tıptan da yararlandığını anlattı bize ve bugün Meclis'te milletvekillerine suşi ikram edeceğini söyledi. Tüzmen'e 'Sağlığınız için stresten uzak kalmanız gerekmiyor mu?' diye sorduk. Gülerek şu yanıtı verdi: 'Ben gayet iyiyim. Onu benim stres yaşattıklarıma sorun. Soğukkanlılık bana dalgıçlığın ve pilotluğun verdiği bir beceridir.' Tüzmen Meclis bahçesinde fotoğraflarımızı çeken Murat Öztek'e dönerek 'Murat yeni bir şey olursa haberim olsun. Fotoğraflarını takip edeceğim' dedi gülerek.
İnsan sözünün eri olmalı
- O listeyi görünce ne hissettiniz?
Üzüldük tabii. Grupta kapalı bölümde konuştum. İçimi döktüm. Birçok arkadaşın hissine tercüman oldum. Biz bu anlamda daha yeni parti oluyoruz. Böyle yaşanmasının hayırlı olduğuna inanıyorum. Parti içindeki birlik, beraberlik duygusu bundan sonra çok daha kuvvetli olacaktır. Ben bu işi kapattım ama sözlerimin hepsinin arkasındayım.
- Grupta sizden başka konuşan oldu mu?
Bazı arkadaşlar da konuştular. Sıkıntılarını dile getirdiler. Ancak Sayın Başbakan'a söz verdik. Çok soran oldu ama bunları anlatmayalım. Bu olay farklı hareket eden arkadaşlarımıza bir kez daha düşünme fırsatı vermiştir.
- Kırgın mısınız?
Kırgınlık yok, üzüldüm. Bir arkadaşımızın kendi başına, kimsenin, kendisinin haddi olmayan bir harekete başvurması. Nedir, biri böyle bir görev mi veriyor? Sorduk. Böyle bir görevlendirme de yok. Kendi başına bir çalışma yaptık. Ben bu Meclis çatısı altındaki 550 milletvekilinin Türkiye'nin yararına çalışmalar yaptığına inanıyorum. Aksi düşünülemez.
- Başbakan atla dese atlarız dediniz. Neyi kast ettiniz?
Oyunu herkes istediği gibi kullanacaksa o zaman niye siyasi parti var? Bizdeki demokrasi hiçbir partide yok. İş oylama noktasına gidince demek ki bir samimiyetsizlik var. Bunun ortadan kalkması lazım. İçerde başka, dışarıda başka konuş. Bu bize göre değil. İnsan sözünün eri olmalı.
Kaynak: Akşam