İSTANBUL (AA) - Osmanlı döneminde askeri hastane olarak kullanılan, 25 yıl boyunca Zeytinburnu Belediye Başkanlığı binası olarak hizmet veren Kazlıçeşme'deki tarihi yapının restorasyonu sırasında zemininde bulunan yaklaşık 1700 yıllık mozaiklerin restorasyon ve konservasyon çalışmaları devam ediyor.

Zeytinburnu Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, belediyenin yeni hizmet binasına taşınmasının ardından Kazlıçeşme'de bulunan tarihi başkanlık binasının restorasyon süreci başladı. Bu çalışmalar sırasında yapının zemininde MS 5. yüzyıla ait olduğu düşünülen Geç Roma-Erken Bizans dönemi mozaiği bulundu.

Mozaik, "Kazlıçeşme Sanat" adıyla hizmet vermeye başlayan binada camdan koruma altına alınarak sergilenmeye başlandı. Binanın bahçesinde devam eden yeni mozaik arayışları ise olumlu sonuçlandı.

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü denetiminde bu alanda deneme kazıları yapıldı. 2019 Haziran'da deneme kazısında yeni mozaikler bulundu. İstanbul 2 Numaralı Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu kararları neticesinde kazı işlemi tamamlanan alanda, restorasyon ve konservasyon çalışmaları devam ediyor.

- "Burayı güneşten, yağmurdan koruyacak ve ziyarete açacağız"

Açıklamada görüşlerine yer verilen Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, Kazlıçeşme Sanat'ın otopark kısmının yaklaşık 1,5 metre altında bulunan mozaikler hakkında bilgi verdi.

Buradaki mozaikleri ziyarete açmak üzere restorasyon ve konservasyon çalışmaları yürüttüklerini belirten Arısoy, "Burayı güneşten, yağmurdan koruyacak ve ziyarete açacağız, üzerini kapatacağız. İçerisiyle beraber toplamda yaklaşık 186 metrekarelik bir mozaik keşfettik. Mozaiğin dörtte üçünü şu anda bulmuş durumdayız. Bu sur dışında bulduğumuz en büyük mozaik dokusu olacak. O bakımdan sadece ilçenin değil, İstanbul'un tarihini de etkileyecek yeni bir bulgu diyebiliriz." açıklamasını yaptı.

Mozaiklerin Geç Roma-Erken Bizans dönemine ait olduğunun düşünüldüğünü aktaran Arısoy, bununla ilgili bir sempozyum yaptıklarını ve bunun kitaplaştırılacağını bildirdi.

Buranın bir an evvel bitirilip, mozaik müzesine dönüşmesini hayal ettiğini aktaran Arısoy, "Özellikle dışarıda keşfettiğimiz bu bölüm, bina içini görmek istemeyen ziyaretçilerimiz için de dışarıdan da kolaylıkla görülebilecek bir şekilde dizayn edilecek." ifadesini kullandı.

- "Kayıp parçalar varsa toplanıp bir araya getirilecek"

Restoratör Olcay Aydemir ise mozaiklerin Geç Roma-Erken Bizans dönemine ait olduğu düşünüldüğünü ancak o döneme ait bir yapı kalıntısı olmadığından tam bir tarihleme yapmanın mümkün olmadığını ifade etti.

Sur dışında bu ölçekte büyük parçada bir mozaik kalıntısını ilk defa gördüklerini belirten Aydemir, şunları kaydetti:

"Bu hepimiz için heyecan verici bir durum. Bu çalışmanın devamında ise burayı bir ziyaretçi ile buluşturma hikayesi oluştu. Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğünün denetiminde yapılan kazılardan sonra bu mozaiklerin konservasyon çalışmaları başladı. Bunlarla ilgili birtakım projeler ve reçeteler hazırlandı. O reçetelere uygun olarak da biz bu mozaikleri onarmak üzere işlemler yapıyoruz. Yoğun bir kazı dönemi ve kayıp parçalarımız var. Bir kaba temizlik ardından da ince temizlik yapılıyor. Onun arkasından maskeleme dediğimiz bir uygulama var. Zayıf parçaların kaldırılması ve atölyeye götürülmesiyle başlıyor. Konservasyonları yapıldıktan sonra burada araştırmalarımız devam edecek, topraklar elekten geçecek. Kayıp parçalar varsa toplanıp bir araya getirilecek. Daha sonra da zemine tekrar aplike edilerek ziyaretçi ile buluşur hale gelecek."