Kafes'in derin işçisi deşifre oldu
Kafes Eylem Planı yayınlandığında ortaya çıkan en silik isimdi. İçinde koramirallerin, albayların, subayların olduğu listede, adının karşısında sadece 'işçi' yazıyordu ama...
Bundan birkaç ay önce Kafes Eylem Planı yayınlandığında ortaya çıkan en silik isimdi. İçinde koramirallerin, kurmay albayların, subayların olduğu listede,
adının karşısında sadece "işçi" yazıyordu. Bu kadar parıltılı ismin arasında kimse Tanju Veli Aydın'la ilgilenmeye gerek görmemişti. Kafes Eylem Planı'nı hazırlayan Özel Operasyon Gücü Komutanlığına bağlı bir hücrede ismi geçiyordu. Peki Aydın'ın sırrı ve gerçek görevi neydi? Aktüel Dergisi bu haftaki sayısında Aydın'ın sırlarını deşifre ediyor.
"Bazen av, bazen avcı, bazen de tuzaktaki yem olmuş". Bu sözler bana ait değil. Tanju Veli Aydın'ı yakından tanıyan, yıllarca birlikte çalıştığı arkadaşlarından birine ait. "Tanju Veli Aydın kim?" diye sorduğunuzu duyar gibiyim. O halde hafızamızı biraz zorlamakta yarar var. Bundan birkaç ay önce Kafes Eylem Planı yayınlandığında ortaya çıkan en silik isimdi, içinde koramirallerin, kurmay albayların, subayların olduğu listede, adının karşısında sadece "işçi" yazıyordu. Bu kadar parıltılı ismin arasında kimse Aydın'la ilgilenmeye gerek görmemişti. Kafes Eylem Planı'nı hazırlayan Özel Operasyon Gücü Komutanlığı'na bağlı bir hücrede ismi geçiyordu. Uzun yıllar İzmit-Gölcük tersanesinde, daha sonra da Balıkesir-Erdek'te görev yapmıştı. Muhafazakârdı, ilk karısının başı örtülüydü. Yakın aile fertleri arasında İslamî gruplarla teması olan çok sayıda kişi vardı. Bu özellikleri onu daha da sıradanlaştırmıştı. Zaten tersane çalışanlarının büyük çoğunluğu bu formattaydı. Ancak Tanju Veli Aydın'ı farklılaştıran Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki bağlantılarıydı. İsterseniz önce Aydın'ın kısa geçmişine bakalım, ardından da bağlantılarına büyüteç tutalım...
28 Şubat sürecinde değişti
Tanju Veli Aydın aslen Tokat-Almuslu bir ailenin çocuğu. Ancak Muş'ta 1969 yılında doğmuş. Daha sonra aile İzmit-Karamürsel'e yerleşmiş. O gün bugündür de Karamürsel'de yaşıyor. Boşandığı eşi Naciye Akın başörtüsü kullanıyor ve çevresinde namazında-niyazında bir isim olarak tanınıyor. Baba Cemal Aydın da son derece dindar bir isim. Ailenin pek çok ferdiyle birlikte Süleymancılar grubunun üyeleri arasında:
Baba Aydın Süleymancılara ait Karamürsel Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği'nde başkan yardımcısı olarak görev yapıyor. Veli Aydın bu bağlantılarından dolayı olsa gerek çocuğunu aynı grubun Muhsinler Koleji'nde okutuyor.
28 Şubat sürecinin başladığı 1997 yılma kadar son derece sıradan bir hayat yaşamış Veli Aydın. Ya da öyle görüntü vermiş. 1997 ile birlikte Aydın'ın yaşantısında ciddi değişiklik olmuş; "Mesaisine düzenli gelip giden, işini iyi yapan birisiydi. Ne olduysa Refah-yol Hükümeti kurulduktan sonra oldu. İşe geliş-gidiş saatlerine dikkat etmemeye başladı. Bu arada eli para gördü Kıt kanaat yaşayan bir isimdi. O dönemde birden paralandı. Üstlerinin uyarılarını ciddiye almadı. Ceza vermek, uyarmak isteyenlere ise yukarıdan müdahale etmişler."
Yakın arkadaşının anlatımıyla bir değişim yaşamış Veli Aydın. Bu dönemde sıklıkla araba değiştirmesiyle dikkat çekmiş. 10'a yakın farklı otomobil kullandığını, üç-beş cep telefonu taşıdığını anlatıyor arkadaşları: "1997'de cep telefonu bu kadar yaygınlaşmamıştı. O şartlar içerisinde oldukça pahalıydı. Herhangi bir işçi için cep telefonu bulundurmak epey lükstü. Ama Veli Aydın hatırladığıma göre birkaç cep telefonu taşıyordu. Sık sık da numara değiştiriyordu."
Bu değişimi fark eden arkadaşlarının sorularını da "Boş ver" diyerek geçiştiriyormuş. Aydın tam bu dönemde "rütbeli"lerle yakınlaşmaya başlamış; "işçiler tersanede görev yapan subay ve astsubayları tanırlar. Ama aralarında kolay kolay samimiyet olmaz, görünmez duvarlar vardır. Veli Aydın ise en üst rütbelilerle bile tanışır, onlarla muhabbet etmekten çekinmezdi."
Aydın'ın ismi o yıllarda iki önemli olayla birlikte anılmış. Geleceğin amirali olarak gösterilen bir kurmay subay hakkında dedikodu yayılmış. Bu subayın eşcinsel olduğuna dair birlik komutanlarına telefonlar açılmış, ihbarlar yapılmış. Ancak yapılan araştırma sonucunda iddiaların asılsız olduğu ortaya çıkmış. Kurmay subayın aklanmasını sağlayan isim ise kurulan tezgâh içinde yer alan ve olayı tüm detaylarıyla anlatan başka bir subay olmuş. Subayın itirafına göre o gün birliklere telefon açan, iddiayı yayan isim tersanede çalışan bir işçiymiş.
Veli Aydın'ın isminin karıştığı diğer olay ise 4 Temmuz 1998'te yaşandı. O gün SAT Yüzbaşı Güngör Durmuş eğitim sırasında kaza kurşunuyla öldü. Güngör Durmuş'un ölümü uzun yıllar Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli arasında hep şüphe ile dile getirildi. Görev yaptığı birlikte bir astsubayın kurşununa hedef olan Durmuş eğer ölmeseydi SAT Komutanlığı'na aday en önemli isimdi. İddialara göre Durmuş'un ölmesiyle birlikte Orhan Yücel'in önü açıldı.
Şimdi ise Deniz Kur. Alb. Orhan Yücel'in adı "Amirallere suikast planı" içerisinde geçiyor. Alb. Yücel aynı zamanda 28 Aralık 2009'da iddia olunan Ergenekon Terör Örgütü Davası kapsamında sorgulandı. Anlatılanlara göre Veli Aydın, Güngör Durmuş'un öldürülmesi ile ilgili her türlü bilgiye sahip.
Çevresinde dindarlığıyla bilinen Tanju Veli Aydın, o yıllarda Cübbeli Ahmet Hoca'nın hiçbir vaazını kaçırmıyordu. Cadı avının tüm hızıyla sürdüğü, irticacı personelin tespit edilmesi için her türlü tedbirin alındığı günlerde Aydın arkadaşlarını Hoca'nın vaazlarına gitmeye teşvik ediyordu. Hatta bir kısmını kendi arabasıyla götürüyor, gidemeyenlere vaaz kasetlerini getiriyordu.
Özellikle rütbeli personelle dini sohbetler açmaya çalışıyordu. Aydın'ın samimiyetine inanan, onunla birlikte vaazlara gidenleri ise daha sonra bir sürpriz bekliyordu; vaaz dinlerken çekilen fotoğrafları bir müddet sonra birlik komutanlarına ulaşıyordu. Ya da çeşitli irticacı yayınlar, dini içerikli bayram tebrikleri bu isimlerin işyerlerine ya da lojmandaki evlerine gönderiliyordu. Aydın, dindar subay ve astsubaylar için oltanın ucundaki yemdi.
Yakın çevresine göre Aydın'ın en sık görüştüğü iki isim Dz. Kur. Alb. Tamer Zorlubaş ile Dz. Bnb. Kemalettin Yakar'dı. Zorlubaş, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı istihbarat Şube Müdürü ve Daire Başkanlığı yaptı. Yakar ise Gölcük'te Donanma Komutanlığı istihbaratında görev yapıyor. Zorlubaş geçtiğimiz aylarda kamuoyunun gündemine gelmiş bir isimdi. Ergenekon Terör Örgütü'ne yönelik dava çerçevesinde ifadesine başvurulmuş, adli denetim şartı ile salıverilmişti, ismi Ergenekon sanıkları içerisinde geçmesine rağmen görevinde terfi ederek Deniz Harp Akademisi üyeliğinden İstanbul Boğaz Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'na terfi etmişti.
Ulaştığımız bilgiler Kafes Eylem Planı'nm "silik" ismi Tanju Veli Aydın'ın oldukça ilginç bağlantıları olduğunu gösteriyor. Ancak yazabildiklerimiz buzdağının su üstünde görünen kısmı...
GÖREV BÖLÜMÜ
DANIŞMA KURULU
Kora. A.Feyyaz ÖĞÜTÇÜ: Başkan
Kora. Kadir SAĞDIÇ: Başkan Yardımcısı
Tuğa. M. Fatih İLGAR : Üye
ÖZEL OPERASYON KOMUTANLIĞI
Dz.P.Kur.Kd.Alb.Mücahit ERAKYOL: Özel Operasyon Gücü Komutanı
(E) Dz.Bnb. Levent BEKTAŞ : Özel Plan Hücre Lideri
MARMARA BÖLGE KOMUTANLIĞI
Dz.Yb. Ercan KİREÇTEPE: Marmara Bölge Komutanı
DzrBnb: Erme ONAT : 1 'inci Hücre Lideri
Y/SKd.Bçvş. Halil CURA : 1 'inci Hücre Elemanı
Tls.Kd.Bçvş. Sadettin DOĞAN : 1 'inci Hücre Elemanı
Eln.Bçvş. Deniz ERKİ : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.İşçi Tanju Veli AYDIN : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Kur.Kd.Bnb. Emre SEZENLER : 2'nci Hücre Lideri
Dz.Kd.Bnb. Eren GÜNAY : 2'nci Hücre elemanı
Shh.Kd.Bçvş. Hüseyin DOĞANCI : 2'nci Hücre elemanı
Eln.Kd.Bçvş. Ferudun ARSLAN : 2'nci Hücre elemanı
Eln.Bçvş. İsmail BAK : 2'nci Hücre elemanı
EGE BÖLGE KOMUTANLIĞI
Dz.P.Kd.Alb. Metin SAMANCI: 1 'inci Hücre Lideri
Dz.Kd.Alb. Levent GÜLMEN : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.P.Kd.Bnb. Erbay ÇOLAKOĞLU : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Bnb. A. Ayhan SARAÇOĞLU : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Yzb. Bülent Aydın : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Ütğm. Bora COŞKUN : 1 'inci Hücre Elemanı
İsth.Kd.Bçvş. Süleyman ERHARAT : 1 'inci Hücre Elemanı
Mot.Kd.Bçvş. Murat ASLAN : 1 'inci Hücre Elemanı
Tls.Bçvş. Emre TEPELİ : 1 'inci Hücre Elemanı
Rad.Üçvş. İbrahim Öztürk: 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Kur.Yb.Halil ÖZSARAÇ : 2'nci Hücre Lideri
Dz.Bnb. Gürol YURDUNAL : 2'nci Hücre elemanı
Kaynak: Aktüel
"Bazen av, bazen avcı, bazen de tuzaktaki yem olmuş". Bu sözler bana ait değil. Tanju Veli Aydın'ı yakından tanıyan, yıllarca birlikte çalıştığı arkadaşlarından birine ait. "Tanju Veli Aydın kim?" diye sorduğunuzu duyar gibiyim. O halde hafızamızı biraz zorlamakta yarar var. Bundan birkaç ay önce Kafes Eylem Planı yayınlandığında ortaya çıkan en silik isimdi, içinde koramirallerin, kurmay albayların, subayların olduğu listede, adının karşısında sadece "işçi" yazıyordu. Bu kadar parıltılı ismin arasında kimse Aydın'la ilgilenmeye gerek görmemişti. Kafes Eylem Planı'nı hazırlayan Özel Operasyon Gücü Komutanlığı'na bağlı bir hücrede ismi geçiyordu. Uzun yıllar İzmit-Gölcük tersanesinde, daha sonra da Balıkesir-Erdek'te görev yapmıştı. Muhafazakârdı, ilk karısının başı örtülüydü. Yakın aile fertleri arasında İslamî gruplarla teması olan çok sayıda kişi vardı. Bu özellikleri onu daha da sıradanlaştırmıştı. Zaten tersane çalışanlarının büyük çoğunluğu bu formattaydı. Ancak Tanju Veli Aydın'ı farklılaştıran Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki bağlantılarıydı. İsterseniz önce Aydın'ın kısa geçmişine bakalım, ardından da bağlantılarına büyüteç tutalım...
28 Şubat sürecinde değişti
Tanju Veli Aydın aslen Tokat-Almuslu bir ailenin çocuğu. Ancak Muş'ta 1969 yılında doğmuş. Daha sonra aile İzmit-Karamürsel'e yerleşmiş. O gün bugündür de Karamürsel'de yaşıyor. Boşandığı eşi Naciye Akın başörtüsü kullanıyor ve çevresinde namazında-niyazında bir isim olarak tanınıyor. Baba Cemal Aydın da son derece dindar bir isim. Ailenin pek çok ferdiyle birlikte Süleymancılar grubunun üyeleri arasında:
Baba Aydın Süleymancılara ait Karamürsel Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği'nde başkan yardımcısı olarak görev yapıyor. Veli Aydın bu bağlantılarından dolayı olsa gerek çocuğunu aynı grubun Muhsinler Koleji'nde okutuyor.
28 Şubat sürecinin başladığı 1997 yılma kadar son derece sıradan bir hayat yaşamış Veli Aydın. Ya da öyle görüntü vermiş. 1997 ile birlikte Aydın'ın yaşantısında ciddi değişiklik olmuş; "Mesaisine düzenli gelip giden, işini iyi yapan birisiydi. Ne olduysa Refah-yol Hükümeti kurulduktan sonra oldu. İşe geliş-gidiş saatlerine dikkat etmemeye başladı. Bu arada eli para gördü Kıt kanaat yaşayan bir isimdi. O dönemde birden paralandı. Üstlerinin uyarılarını ciddiye almadı. Ceza vermek, uyarmak isteyenlere ise yukarıdan müdahale etmişler."
Yakın arkadaşının anlatımıyla bir değişim yaşamış Veli Aydın. Bu dönemde sıklıkla araba değiştirmesiyle dikkat çekmiş. 10'a yakın farklı otomobil kullandığını, üç-beş cep telefonu taşıdığını anlatıyor arkadaşları: "1997'de cep telefonu bu kadar yaygınlaşmamıştı. O şartlar içerisinde oldukça pahalıydı. Herhangi bir işçi için cep telefonu bulundurmak epey lükstü. Ama Veli Aydın hatırladığıma göre birkaç cep telefonu taşıyordu. Sık sık da numara değiştiriyordu."
Bu değişimi fark eden arkadaşlarının sorularını da "Boş ver" diyerek geçiştiriyormuş. Aydın tam bu dönemde "rütbeli"lerle yakınlaşmaya başlamış; "işçiler tersanede görev yapan subay ve astsubayları tanırlar. Ama aralarında kolay kolay samimiyet olmaz, görünmez duvarlar vardır. Veli Aydın ise en üst rütbelilerle bile tanışır, onlarla muhabbet etmekten çekinmezdi."
Aydın'ın ismi o yıllarda iki önemli olayla birlikte anılmış. Geleceğin amirali olarak gösterilen bir kurmay subay hakkında dedikodu yayılmış. Bu subayın eşcinsel olduğuna dair birlik komutanlarına telefonlar açılmış, ihbarlar yapılmış. Ancak yapılan araştırma sonucunda iddiaların asılsız olduğu ortaya çıkmış. Kurmay subayın aklanmasını sağlayan isim ise kurulan tezgâh içinde yer alan ve olayı tüm detaylarıyla anlatan başka bir subay olmuş. Subayın itirafına göre o gün birliklere telefon açan, iddiayı yayan isim tersanede çalışan bir işçiymiş.
Veli Aydın'ın isminin karıştığı diğer olay ise 4 Temmuz 1998'te yaşandı. O gün SAT Yüzbaşı Güngör Durmuş eğitim sırasında kaza kurşunuyla öldü. Güngör Durmuş'un ölümü uzun yıllar Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli arasında hep şüphe ile dile getirildi. Görev yaptığı birlikte bir astsubayın kurşununa hedef olan Durmuş eğer ölmeseydi SAT Komutanlığı'na aday en önemli isimdi. İddialara göre Durmuş'un ölmesiyle birlikte Orhan Yücel'in önü açıldı.
Şimdi ise Deniz Kur. Alb. Orhan Yücel'in adı "Amirallere suikast planı" içerisinde geçiyor. Alb. Yücel aynı zamanda 28 Aralık 2009'da iddia olunan Ergenekon Terör Örgütü Davası kapsamında sorgulandı. Anlatılanlara göre Veli Aydın, Güngör Durmuş'un öldürülmesi ile ilgili her türlü bilgiye sahip.
Çevresinde dindarlığıyla bilinen Tanju Veli Aydın, o yıllarda Cübbeli Ahmet Hoca'nın hiçbir vaazını kaçırmıyordu. Cadı avının tüm hızıyla sürdüğü, irticacı personelin tespit edilmesi için her türlü tedbirin alındığı günlerde Aydın arkadaşlarını Hoca'nın vaazlarına gitmeye teşvik ediyordu. Hatta bir kısmını kendi arabasıyla götürüyor, gidemeyenlere vaaz kasetlerini getiriyordu.
Özellikle rütbeli personelle dini sohbetler açmaya çalışıyordu. Aydın'ın samimiyetine inanan, onunla birlikte vaazlara gidenleri ise daha sonra bir sürpriz bekliyordu; vaaz dinlerken çekilen fotoğrafları bir müddet sonra birlik komutanlarına ulaşıyordu. Ya da çeşitli irticacı yayınlar, dini içerikli bayram tebrikleri bu isimlerin işyerlerine ya da lojmandaki evlerine gönderiliyordu. Aydın, dindar subay ve astsubaylar için oltanın ucundaki yemdi.
Yakın çevresine göre Aydın'ın en sık görüştüğü iki isim Dz. Kur. Alb. Tamer Zorlubaş ile Dz. Bnb. Kemalettin Yakar'dı. Zorlubaş, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı istihbarat Şube Müdürü ve Daire Başkanlığı yaptı. Yakar ise Gölcük'te Donanma Komutanlığı istihbaratında görev yapıyor. Zorlubaş geçtiğimiz aylarda kamuoyunun gündemine gelmiş bir isimdi. Ergenekon Terör Örgütü'ne yönelik dava çerçevesinde ifadesine başvurulmuş, adli denetim şartı ile salıverilmişti, ismi Ergenekon sanıkları içerisinde geçmesine rağmen görevinde terfi ederek Deniz Harp Akademisi üyeliğinden İstanbul Boğaz Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'na terfi etmişti.
Ulaştığımız bilgiler Kafes Eylem Planı'nm "silik" ismi Tanju Veli Aydın'ın oldukça ilginç bağlantıları olduğunu gösteriyor. Ancak yazabildiklerimiz buzdağının su üstünde görünen kısmı...
GÖREV BÖLÜMÜ
DANIŞMA KURULU
Kora. A.Feyyaz ÖĞÜTÇÜ: Başkan
Kora. Kadir SAĞDIÇ: Başkan Yardımcısı
Tuğa. M. Fatih İLGAR : Üye
ÖZEL OPERASYON KOMUTANLIĞI
Dz.P.Kur.Kd.Alb.Mücahit ERAKYOL: Özel Operasyon Gücü Komutanı
(E) Dz.Bnb. Levent BEKTAŞ : Özel Plan Hücre Lideri
MARMARA BÖLGE KOMUTANLIĞI
Dz.Yb. Ercan KİREÇTEPE: Marmara Bölge Komutanı
DzrBnb: Erme ONAT : 1 'inci Hücre Lideri
Y/SKd.Bçvş. Halil CURA : 1 'inci Hücre Elemanı
Tls.Kd.Bçvş. Sadettin DOĞAN : 1 'inci Hücre Elemanı
Eln.Bçvş. Deniz ERKİ : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.İşçi Tanju Veli AYDIN : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Kur.Kd.Bnb. Emre SEZENLER : 2'nci Hücre Lideri
Dz.Kd.Bnb. Eren GÜNAY : 2'nci Hücre elemanı
Shh.Kd.Bçvş. Hüseyin DOĞANCI : 2'nci Hücre elemanı
Eln.Kd.Bçvş. Ferudun ARSLAN : 2'nci Hücre elemanı
Eln.Bçvş. İsmail BAK : 2'nci Hücre elemanı
EGE BÖLGE KOMUTANLIĞI
Dz.P.Kd.Alb. Metin SAMANCI: 1 'inci Hücre Lideri
Dz.Kd.Alb. Levent GÜLMEN : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.P.Kd.Bnb. Erbay ÇOLAKOĞLU : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Bnb. A. Ayhan SARAÇOĞLU : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Yzb. Bülent Aydın : 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Ütğm. Bora COŞKUN : 1 'inci Hücre Elemanı
İsth.Kd.Bçvş. Süleyman ERHARAT : 1 'inci Hücre Elemanı
Mot.Kd.Bçvş. Murat ASLAN : 1 'inci Hücre Elemanı
Tls.Bçvş. Emre TEPELİ : 1 'inci Hücre Elemanı
Rad.Üçvş. İbrahim Öztürk: 1 'inci Hücre Elemanı
Dz.Kur.Yb.Halil ÖZSARAÇ : 2'nci Hücre Lideri
Dz.Bnb. Gürol YURDUNAL : 2'nci Hücre elemanı
Kaynak: Aktüel