Aslan Değirmenci'nin haberi

Erzincan'da, masum insanları terörist ilan edebilmek için karanlık güçlerin şu ya da bu cemaat denilerek evlerine silah ve cephane koymayı göze aldıkları deşifre olurken, üst üste ortaya çıkan darbe planlarında da dindarları kafese almak için cuntacıların her yola başvurmayı göze aldıkları görülüyor. İşte her karanlık komplo planında dindarların hedef alındığını gösteren süreç:

1-İHANET BELGESİ VE CEMAATİ BİTİRMENİN YOLLARI

Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek'in, altında imzasının bulunduğu ‘millete ihanet' belgesinin ‘faaliyet' bölümünde, yer alan korkunç plana göre cemaatlere ait öğrenci yurtlarına silah ve mühimmat bulunması sağlanarak cemaatleri terör örgütü ilan edeceklerdi.

2-HİPNOZLA İFADE İLE CEMAATE ATILACAK İFTİRA

Kayseri'de ortaya konulan planda farksız değil. ‘3 muvazzaf Astsubay', hiçbir hukuki dayanak olmadan günlerce gözaltında tutulmuş, hipnozla sorgulanmıştı. Astsubaylardan istenilen tek şey, dindar insanlar aleyhinde ifade vermeleriydi. Daha sonra soruşturma derinleştiğinde ifadeye girenlerin açıkça "Ya bizim dediğimiz şekilde konuşur, serbest kalırsınız ya da 20 yıl hapis yatarsınız" diye tehdit ettikleri ortaya çıktı.

3-BALYOZ İLE CAMİ BOMBALAMAYI BİLE GÖZE ALMIŞLARDI

Birinci Ordu Komutanı Çetin Doğan'a ait olduğu ileri sürülen 2003 yılındaki Beyazıt Camii'ne yönelik ‘Sakal Eylem Planı'na göre tahrip düzeneği, bir çanta içine yerleştirilecek ve şadırvanda unutulmuş görüntüsü ile bırakılacaktı. Jandarma Binbaşı H.Ö. komutasındaki tim, bombayı yine cuma günü, ezandan 10 dakika önce patlatacaktı. Eylemde özellikle yaralı sayısının fazla olması isteniyordu.

4-ERZİNCAN'DA HEDEF DİNDAR ÖĞRENCİLERDİ

HSYK tarafından özel yetkileri alınan Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Osman Şanal'ın yürüttüğü soruşturma kapsamında ifadelerine başvurulan gizli tanık 'Efe' ve 'Munzur', Alay Komutanı Albay Recep Gençoğlu ve Savcı İlhan Cihaner'in, tutuklanan Astsubay Şenol Bozkurt'u öğrenci evleri tutmakla görevlendirdiğini söylediler. Gizli tanıklar, "Öğrenciler cemaat evlerine ve yurtlarına, gidip geleceklerdi. Evlere silah konulacaktı. Eş zamanlı operasyonlarda silahlar ele geçirilip, cemaati silahlı terör örgütü gibi göstereceklerdi" şeklinde ifade verdi. Kasım (2009) ayında tutuklanarak askeri cezaevine konulan Üsteğmen Ersin Ergut'un işyeri ve evinde yapılan aramalarda da Cihaner'le ilgili çarpıcı deliller ele geçirildi. Aramalarda Ergut'un el yazısıyla "Cemaatin suç örgütü olduğu ispatlanacak, bu konuda delil yaratılacak." şeklinde not tuttuğu tespit edildi.