İçişleri Bakanı Soylu, Deniz Feneri Derneğinin gecesinde konuştu
"Kim ne söylerse söylesin. Topuyla gelsinler, tüfeğiyle gelsinler. 10 büyükelçisiyle değil, dünyadaki bütün büyükelçileriyle buraya toplansınlar. Vallahi bu milletten bir kıl dahi koparamazlar"- ''(Hafıza Odası sergisi) Ben ticaretin sanatı...
İSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 10 büyükelçinin tutuklu Osman Kavala ile ilgili yaptığı açıklamaya ilişkin, "Kim ne söylerse söylesin. Topuyla gelsinler, tüfeğiyle gelsinler. 10 büyükelçisiyle değil, dünyadaki bütün büyükelçileriyle buraya toplansınlar. Vallahi bu milletten bir kıl dahi koparamazlar." dedi.
Soylu, Deniz Feneri Derneğinin kuruluşunun 25. yılı nedeniyle Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen programda, Türk medeniyetinin iyilik medeniyeti olduğunu söyledi.
"Bizler iyilik medeniyetinin evlatlarıyız, güzel iyilik medeniyetinin çocuklarıyız. Ama daha öncesi iyiliğiyle iz bırakan, dünyaya imza atan bir milletin çocuklarıyız." diyen Soylu, Gazze'nin sokaklarında, duvarlarında Türk bayraklarının ve Türkiye'nin izinin görülebileceğini aktardı.
Soylu, Afrika'nın herhangi bir ülkesinde bir çobanın üzerinde Türk bayraklı tişörtler görülebileceğini, dilinden Türkçe kelimelerin duyulabileceğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Balkanlar'da Türk camileri, kervansarayları, aşevleri, sanat eseri gibi sebilhaneleri görürsünüz. Bu ülke, bu millet iyiliğin adıdır. Sivil toplum eliyle yardımlaşma kültürü devlet kültürü kadar eskidir. Kuşlara ev yapan, çeşmelere bakan, eğitim yürüten, fakir fukaraya ekmek, aş dağıtan var. Bütün bunları tekrar tekrar anlatıp, tarihimizle övünmek yerine, bunların üzerine yenilerini eklemek lazım. 2023, 2053, 2071 hedeflerimiz var. Bunları sadece maddi olarak belirlenmiş hedefler gibi görmemek lazım. Buradaki hayalimiz, dünyayı daha güzel bir yer haline getirmek üzere kurgulanmıştır."
Sivil tolum alanında çalışmaların hızla sürdüğünü söyleyen Soylu, 2004'ten bu yana özellikle sivil toplum alanında dernek sayısında yüzde 76, dernek üyesi sayısında yüzde 116 artış sağlandığını kaydetti.
Soylu, dernek gelirlerinde ise son 10 yılda yüzde 363 oranında artış sağlandığını ve şu an itibarıyla ülkedeki toplam aktif dernek sayısının 121 bin 874 olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu;
"Ülkemizde kamu yararına çalışan dernek sayısı da 363'e ulaşmıştır. Bu sayıların az olduğunu söyleyebilirim, bu sayıyı hep beraber artırabiliriz. Sivil toplum kuruluşlarımızla istişarede bulunmak, sorunlarını ve çözüm önerilerini dinlemek amacıyla 4 bin 270 sivil toplum kuruluşunu ziyaret ettik. Özellikle 15 Temmuz'dan sonra sivil toplum alanının istismarının önlenmesine dönük pek çok adım atıyoruz. Terör bağlantısını ya da suça meyillerini belgelediğimiz yapılara müdahale etmekten çekinmiyoruz."
- "Afganistan'daki kardeşlerimizi yalnız bırakamayız"
Afganistan'dan İran'a ciddi bir göç dalgasının başladığını aktaran Soylu, "Afganistan heyeti geldi. AFAD ve Kızılay onlarla görüştü. İnsani yardım meselesinde elimizden geleni ortaya koyacağız. Afganistan'daki kardeşlerimizi yalnız bırakamayız. ABD her türlü hesabı yapar. Onlar karıştırırlar, Müslüman coğrafyaya ızdırap verir, zayıflatmaya çalışır ve oradaki insanları sahipsiz bırakmaya çalışır.. Ancak ne olursa olsun biz insanlığı yalnız bırakamayız, bırakmayacağız. Elimizden gelen bütün insani yardımı, hep beraber koymaya devam edeceğiz. Ben orada da her türlü gayretimizin olacağına yürekten inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Diyarbakır'da açılan "Hafıza Odası" adlı sergiye ilişkin de Soylu, şunları söyledi:
"Çerçevesini de sanat diye sunmuşlar. Hafıza odasında maalesef özellikle terör örgütü ve onun siyasi uzantısı ile iş tutan bir anlayışı gerçekleştirmişler. Bu sergi, hendek, Kobani olayları da dahil olmak üzere oradaki terör örgütü mensuplarını bir noktaya almış ve sanatı istismar etmiştir. Ben ticaretin sanatı kullandığını çok gördüm. Siyasetin de sanatı çok kullandığını, çok istismar ettiğini gördüm. Hatta Gezi olaylarında sanatın nasıl vandalizmle bu ülkenin huzurunu bozmak için istismar edildiğine ve kullanıldığına hepimiz şahit olduk. Ancak terörün sanatı kullandığına ilk kez şahit oldum. Bunlardan korkulur. Sanat ötekileştirmez. Sanat terörü kendisine alet etmez. 1,5-2 kilometre ileride Diyarbakır annelerini görmeden hafıza odası yapanlara sadece acıyorum. Bedirhan bebeği o hafıza odası içerisine koymadan teröre meşruiyet kazandırmaya çalışanlara sadece acıyorum. Sanatçı kisvesi altında kendisini terör örgütüne, bir vesileyle terör örgütünün siyasi koluna kullandıranlara daha fazla acıyorum."
Soylu, 10 büyükelçinin tutuklu Osman Kavala ile ilgili yaptığı açıklamaya da değinerek, "Kim ne söylerse söylesin. Topuyla gelsinler, tüfeğiyle gelsinler. 10 büyükelçisiyle değil, dünyadaki bütün büyükelçileriyle buraya toplansınlar. Vallahi bu milletten bir kıl dahi koparamazlar." diye konuştu.
Öte yandan Soylu, derneğin 2 bin 500 kişi için başlattığı katarakt ameliyatı yardımına, 250 kişinin masrafını karşılayarak destek oldu.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da ilçe kaymakamlarıyla beraber 1250 kişiye ameliyat sözü verdi. Geceye katılan iş adamları da kalan bin kişinin ameliyatını üstlendi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.