Arifbey köyü muhtarı Ercan Yıldız, gazetecilere yaptığı açıklamada, 200 nüfuslu köylerinin yakınından geçen derenin üzerinde köprü bulunmadığını söyledi, Yıldız, ''Köyümüz Eleşkirt'e de Ağrı merkeze de 15 kilometre uzaklıkta. Ama aradan dere geçtiği için her gün 35 kilometrelik başka bir yolu kullanarak Eleşkirt'e ve Ağrı'ya gidiyoruz. Bazen acil hastalarımız oluyor ve biz 35 kilometrelik yoldan gitmek zorunda kalıyoruz. Çocuklarımız da okula gidip gelirken sıkıntı yaşıyor'' diye konuştu.

1972 yılında köprü yapılması için karar alındığını, köprünün etüt analizinin yapıldığını, projelerinin de hazır olduğunu anlatan Muhtar Yıldız,, ancak şimdiye kadar herhangi bir çalışma yapılmadığını söyledi.
Yıldız, köprü yapılmadığı gerekçesiyle köydeki 97 seçmenin sandığa gitmeyeceğini bildirdi.

Arifbey köyünün yanında bulunan ve aynı sorunu yaşayan Hürriyet köyünün muhtarı Seyithan Tanrıverdi de milletvekilli adaylarının her seçim döneminde köylerine gelerek, ''köprünüzü mutlaka yaptıracağız'' vaadiyle vatandaştan oy istediğini ancak şimdiye kadar soruna çözüm bulunamadığını ifade etti.

Muhtar Tanrıverdi, köyde 246 seçmenin bulunduğunu, bu seçmenlerin de köprü yapılmadığı gerekçesiyle oy kullanmayacağını söyledi.

286 KÖYLÜ SEÇMEN TEPKİ İÇİN OY KULLANMADI
Kayseri'nin Bünyan ilçesi Samağır köyünde hazinede görünen arazilerinin geri verilmesine ilişkin kanunun çıkarılmayışına tepki gösteren köy halkı, sandığa gitmedi.

Kayseri'de vatandaşlar sabah saatlerinde okullara giderek oylarını kullanırken, Bünyan ilçesi Samağır köyü halkı mağduriyetlerinin giderilmeyişine tepki için birlik olarak toplu halde sandığa gitmedi. 105 haneli köyde 286 seçmen hazinede görünen arazilerin geri verilmesine ilişkin kanunun çıkarılmasına yönelik defalarca görevlilere çağrıda bulunduklarını ancak olumlu bir sonuç çıkmadığını söyleyerek, son çare olarak sandığa gitmeme kararı aldıklarını belirtti.

Köy Muhtarı Orhan Onar, 1962 yıllarında 4753 sayılı çiftçiyi topraklandırma kanunu gereğince, toprak tevzii komisyonunun köy halkına dağıtılması gereken araziyi belirlediğini fakat dağıtım yapılmadan kanunun yürürlükten kalkmasıyla köy arazilerinin hazine üzerine kaldığını kaydetti. Onar, 1987 yılında çıkan 3402 sayılı kadastro kanunun 46. maddesinde bu tür mağdurlara 2 yıllık dava açması tanınmış, fakat bilgisizlik ve cehaletten dolayı bu haktan da yararlanılamamıştır. 1992 yılında yapılan kadastro
çalışmalarında bu arazilerin hazine adına tescilleri yapılmıştır. Bunun üzerine hazine adına tüm köy halkı dava açtık. Mahkemeler devam ediyor, keşifler yapılıyor ve kararlar lehimize sonuçlanıyor ve tapularımızı alıyorduk. Fakat mahkeme masrafı keşif gibi masraflar artıyordu. O tarihlerde mahkemeye giren hakim, köy halkının aklına girerek bu paranın 3'te 1'ine hazineden satın alabileceklerini beyan etmiş ve halkı kandırmıştır. Bizlerde hazineleri kabullendik diye imza attık. Hakim kendi derecesini
yükseltmek için köylüye bu haksızlığı yapmıştır. Şu an dava açma hakkımız elimizden alınmıştır. Bütün Türkiye çiftçilerin, doğrudan gelir desteği, hayvan yem bitkileri desteği, mazot parası, çiftçi kredisi, besi kredisi gibi haklardan faydalandığı halde, biz Samağır köyü halkı bu nimetlerden faydalanamamaktadır. Ayrıca hazineyi işgalden ecrimisil olarak devlete kira yatırmak zorundayız. Zaman zaman icra köyümüze geldi. Her tarafın kalkınmakta olduğu bir devirde biz Samağır köyü geri geri gidiyoruz. Tarım
kredi borçlarının ve çiftçi bağ-kur borçlarını ödeyemez hale geldik. Bu mağduriyetlerimize çözüm getirileceğine inanıyoruz, 3402 sayılı kanunun 46. maddesindeki ilgili fıkranın yeniden çıkartılarak biz ve bizim gibi durumda olanların mağduriyetlerinin giderilmesini istiyoruz" dedi.

DAHA ÖNCEDEKİ YILLARDA DA AYNI PROTESTO YAPMIŞLARDI
Daha öncede köy yolunun yapılmayışına tepki için sandığa gitmediklerini ifade eden Onar, "O yıllarda tepkiyi gören ve duyan yetkililer yolumuzu yapmıştı. Şimdiki arazilerimizin bize tekrar verilmeyişine tepki göstererek hiçbirimiz oy kullanmayacağız. Umarım bu tepkimiz herkes tarafından görülür" diye konuştu.

BİTLİS'TE BİR KÖY SANDIĞA GİTMEDİ
Bitlis merkeze bağlı Arıdağ köyünde yaşayan 506 seçmen, yaşadıkları ekonomik sıkıntıları ve köyün tek geçim kaynağı olan tütün ekiminin durdurulmasını gerekçe göstererek sandığa gitmedi.

Arıdağ köyü eski muhtarı Muhittin Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köylülerin ortak bir karar alarak oy kullanmadığını söyledi.

Köylülerle, oy kullanmama konusunda ortak karar aldıklarını belirten eski muhtar Muhittin Aktaş, seçimi protesto ettiklerini ifade etti. Aktaş şöyle konuştu:

''Önce ilimizin tek fabrikası olan Tekel Sigara Fabrikası kapatıldı. Bizim köyde yaşayan vatandaşın tek geçim kaynağı tütündü. Tütün ekimi de yasaklanınca ekonomik olarak büyük sıkıntı yaşadık. Geçimimizi sağlayamadık. Bu konuyu seçimden önce köyümüze gelen milletvekillerimize defalarca anlattık. Ancak bize alternatif bir çözüm bulamadılar. Geçimimizi yapamıyoruz. Biz de seçim zamanı gelince protesto ederek cevabımızı verdik.''

Köylülerden Rıza Aktaş, köyde hiç kimsenin sandığa gitmediğini ifade etti.

Aktaş, ''Köylümüz çok perişan durumdaydı. Köyümüzdeki 506 seçmenden hiçbiri sandığa gitmedi. Köye gelen seçim kurulu görevlileri de az önce köyden ayrıldı'' diye konuştu.
Arıdağ köyü muhtarı Şevket Bora'ya ise ulaşılamadı.