Yüksek Seçim Kurulu, BDP’nin desteğiyle Diyarbakır’ dan bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle’nin milletvekilliğini oybirliğiyle düşürdü.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanvekili Turan Karakaya, hakkında ''terör örgütü propagandası'' yapmaktan hapis cezası kesinleşen, Diyarbakır'dan bağımsız milletvekili seçilen, KCK davası tutuklusu Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin oy birliğiyle düşürülmesine karar verildiğini açıkladı.

Karakaya, YSK'nın bugün saat 16.00'da başlayan ve yaklaşık 7 saat süren toplantısının ardından, gazetecilere konuya ilişkin alınan kararı açıkladı. Toplantıda Dicle ile ilgili kararı verdiklerini belirten Karakaya, Anayasa'nın 76. maddesinde bir yıl veya daha fazla hapis cezasına hüküm giymiş olanların milletvekili seçilemeyeceği düzenlemesine yer verildiğini anımsattı. 2839 sayılı Milletvekili Kanunu'nun 11. maddesinde de benzer hükmün yer aldığını anlatan Karakaya, şunları kaydetti:

''Adı geçen, Terörle Mücadele Kanunu'nun 7. maddesine göre, almış olduğu
1 yıl 8 aylık hapis cezası nedeniyle milletvekili seçilme olanağını kaybetmiştir.
Diyarbakır il seçim çevresinden bağımsız aday olarak milletvekili seçilen Mehmet
Hatip Dicle'ye verilen milletvekili tutanağının, seçilme yeterliliğine ilişkin
tam kanunsuzluk hali nedeniyle 298 sayılı Kanun'un 130/4 ve 2839 sayılı
Kanunu'nun 39/4. maddeleri uyarınca iptaline, Diyarbakır İl Seçim Kurulu'nca 2839 sayılı Kanun'un 34 ve 35. maddelerindeki esaslara göre sıradaki adayın tespit edilerek milletvekili tutanağı düzenlenmesine oy birliğiyle karar verilmiştir.''

Karakaya, bir gazetecinin ''Bu karar Dicle'nin milletvekilliği düşürüldüğü anlamına mı geliyor'' sorusuna, ''Evet, Dicle'nin milletvekilliğinin oy birliğiyle düşürüldüğü anlamına geliyor'' yanıtını verdi.

Bir başka gazetecinin bağımsız bir aday mı yoksa herhangi bir partiden mi milletvekili seçileceğini sorması üzerine Karakaya, Diyarbakır İl Seçim Kurulu'nun buna ilişkin hesabını yapacağını söyledi. Hatip Dicle'nin ek süre talep ettiğinin hatırlatılması üzerine de Karakaya, ''Biz kararı verdik. Karar verildi'' dedi.

Karakaya, 12 Haziran seçiminin kesin sonuçlarının da yarın ya da Perşembe günü açıklanacağını, itiraz sürecinin devam ettiğini dile getirdi.

HATİP DİCLE MAHKUMİYET KARARINI GİZLEMEK İSTEDİ

YSK’nın seçim sonuçlarını geç açıklamasına da yol açan kriz şöyle gelişti:

YSK başlangıçta Yargıtay’ın 22 Mart'ta Hatip Dicle’nin mahkumiyet kararını onadığını fark etmedi. Bu sebeple Hatip Dicle’nin Diyarbakır’dan bağımsız milletvekili adayı olarak seçime girmesine yeşil ışık yaktı.

Yargıtay’ın kararı YSK’ya bildirme görevi yok. Dosya Yargıtay'daki onama sonrası fiziksel olarak ilk derece mahkemesine gidiyor. İlk Derece Mahkemesi, kararı kesinleştirdikden sonra bir yazı ile Adli Sicil Genel Müdürlüğüne bildiriyor. Adli Sicil Genel Müdürlüğü de ceza alan kişi hakkındaki hükmü siciline işliyor. Yerel mahkemeye gönderilen dosya henüz adli sicile işlenmediği için Dicle’nin sabıka kaydında da mahkumiyet gözükmedi. Dicle’nin etik olarak bu cezayı YSK’ya bildirmesi gerekiyordu.

SEÇİM SONRASI SAVUNMA

Diyarbakır bağımsız milletvekili adayının kararı kendisine bildirmediğini seçimden önce Haziran’ın başında fark eden YSK, 10 Haziran’da ara karar alıp Dicle’den seçim sonrası savunma istedi. YSK, 941 sayılı ara kararında Dicle’nin cezası için “Anayasa’nın 79 ve Milletvekili Seçim Kanunu’nun 11. maddesinde belirtilen milletvekili seçilmeye engel mahkumiyetler arasında sayılan, 1 yıl dan fazla hapis cezasına ilişkin mahkumiyet” ifadesini kullandı. 

Dicle, YSK'nın talebi üzerine  Diyarbakır İl Seçim Kurulu'na savunma verdi. Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevinden 4 avukatı eşliğinde güvenlik önlemleri altında getirilen Dicle, ifadesinde, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan mahsup kararının hatalı olduğunu düşündüğünü söyledi.

Dicle, ''Daha önceki mahkumiyetimde yaklaşık 4,5 yıl fazladan yatarım vardır.
Oysa mahsup en son iki tutukluluğumdan yapılmıştır. Avukatlarım vasıtasıyla Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesine bu konuyla ilgili itirazda bulundum. Bu nedenle asıl savunmamı itirazım sonuçlandıktan sonra yapacağım. Savunma için süre istiyorum'' dedi.

YSK, Dicle'nin savunmasını aldıktan sonra;

- Seçilme yeterliliğinin olmadığına hükmetti.

- Yeterlilik olmadığı için verilen mazbatayı iptal etti. 

- Sıradaki adayın tesbitine karar verdi.