Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu köyünde, kaçakçılık yapan şahıslara karakoldan ve F-16 savaş uçaklarından ateş açıldığı, olayda 30 kişinin öldüğü bildiriliyor. Yetkililer olayın mahiyetinin araştırıldığını; gerekirse soruşturma açılacağını söylüyorlar. Araştırma ve soruşturma yapıladursun ama olayda en azındaneğitim ve istihbarat zaafının olduğu açık. Bu ilk değil; bundan önce de defalarca yanlışlıkla siviller/köylüler öldürüldü. 200 kişilik PKK'lı grubun koyun sanılarak müdahale edilmediği açıklamasını hatırlıyoruz. Bunlar kabul edilemez, böylesine bir zafiyet hoşgörülemez.

Evet, araştırma ve soruşturma derinleştirilsin; bundan önce defalarca gördüğümüz gibi süreci sabote etmek isteyen, barışı zorlaştırmak isteyen bir parmak var mı bilinsin. Ama esas bilinmesi gerekli olan şey; Kürt sorunu bu şekilde çözümsüz kaldıkça bu tür kayıpların sürekli olarak yaşanacağıdır. Artık Türküyle Kürdüyle bu toplumun tahammülü kalmamıştır, bu acılar, bu kayıplar, bu kan artık taşınamaz. Karar verme mevkiinde olanlar ve herkes bu toplumun çözülmekte ve dağılmakta olduğu artık görmeli, hemen şimdi hiç zaman kaybetmeden acilen birşeyler yapmalıyız.

Yapılacak şey de açıktır: Eşit yurttaşlık ve âdem-i merkeziyetçi bir yönetimi mümkün kılacak anayasal ve yasal düzenlemeler gereklidir. Bunun için derhal bir irade beyanı ortaya konulmalıdır. Bülent Arınç'ın yaptığı açıklama doğru ama esasen Başbakan'ın bunu yapacağını deklare etmesi ve anayasa sürecini hızlandırması gerekir. Çünkü son zamanlarda anayasanın yapılamayacağı, yapılsa bile köklü değişikliklerin olmayacağına dair bir kanaat yaygınlaşmaktadır. Eş zamanlı olarak da PKK'yı silahsızlandırmak için görüşmeler başlamalıdır.

Hamasi nutuklara doyduk, lafın artık hiç bir anlamı yok, zaten söylenmedik laf da kalmadı. Hemen somut adımlar atılmalıdır. Hiç kuşku yok ki bu sorunu çözecek merci siyasettir, TBMM'dir. Ama herkes sürece katılmalı, herkes taşın altına elini koymalıdır. Bunun için siyaseti/hükümeti teşvik etmeliyiz, cesaretlendirmeliyiz, baskı yapmalıyız. Yoksa bu ateş yavaş yavaş hepimizi içine çekecek, hepimizi yakacaktır.