HAK-İŞ, "Çalışma Hayatında ve Sendikal Hayatta Kadın Eğitim Programı" düzenledi
Genel Başkan Mahmut Arslan:- "Hala kadınların çalışma hayatında yer almasını tartışan, kadınların özgürlük mücadelesine karşı pek çok alanda getirilmek istenen bir kısım kısıtlamalara karşı daha fazla mücadeleye ihtiyacımız var"
ANKARA (AA) - HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Hala kadınların çalışma hayatında yer almasını tartışan, kadınların özgürlük mücadelesine karşı pek çok alanda getirilmek istenen bir kısım kısıtlamalara karşı daha fazla mücadeleye ihtiyacımız var." dedi.
Öz Taşıma İş Sendikası Genel Merkezi'nde düzenlenen Çalışma Hayatında ve Sendikal Hayatta Kadın Eğitim Programı'na internet üzerinden zoom programı ile bağlanan Arslan, HAK-İŞ'in Türkiye'deki bütün konfederasyonlar içerisinde kadın üye sayısı en fazla olan konfederasyon olduğunu söyledi.
Sağlık, tekstil, gıda, bankacılık ve büro gibi sektörlerde yoğun çalışan sendikalı kadınların bu iş kollarındaki gücünden dolayı kadın üye sayısının arttığını belirten Arslan, bu sayının artırılması için çalışmaların devam edeceğini dile getirdi.
Kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda devletin çok ciddi düzenlemeler yaptığına işaret eden Arslan, şöyle konuştu:
"Kadına yönelik şiddet hala devam ediyorsa başka şeyler yapmak gerekiyor. Zihniyet dönüşümüne ihtiyaç var. Özellikle bizim dünyamızda, kadına yönelik şiddete bakış açısındaki tarihimizde, kültürümüzde, inançlarımızda olmayan meseleleri değerlendirip bunu çözmemiz gerekiyor. Hala kadınların çalışma hayatında yer almasını tartışan, kadınların özgürlük mücadelesine karşı pek çok alanda getirilmek istenen bir kısım kısıtlamalara karşı daha fazla mücadeleye ihtiyacımız var. Kadın üyelerimizin sendikalarda daha aktif yer almasını sağlamalıyız. Konfederasyonumuzun 21 sendikası içerisinde bir kadın genel başkanımız yok. Bütün bunlar bizim istediğimiz biçimde olmayacak tabii. Kadınlar daha çok mücadele edecek, daha fazla çaba sarf edecek."
Arslan, bazı iş kollarında sayılarının az olmasından dolayı kadınların ayrımcılığa tabii tutulmasının önüne geçmek gerektiğini vurguladı.
İş yerinde şiddet ve tacizi önlemeyi amaçlayan Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 2019'da kabul ettiği 190 Sayılı Sözleşmesi'nin (C190) mücadelesinin arkasında durmaya devam edeceklerini aktaran Arslan, "Hala yapılan yanlış uygulamalara itiraz edenler suçlu duruma düşürülüyor. Bu sözleşmelerin hayata geçirilmesiyle iş yerlerinde yaşanan taciz veya şiddetin boyutlarının ortaya çıkmasıyla bunlarla mücadele imkanımızı daha da geliştirmiş olacak." diye konuştu.
Daha güçlü kadın sendikacılara, kadın üyelerin daha fazla inisiyatifine ihtiyaçları olduğuna işaret eden Arslan, kadınların da elini taşın altına koyup, "Bu işte ben de varım" demesi gerektiğini söyledi.
- "AK Parti Türkiye'nin en büyük siyasi partilerinin üye sayısından daha fazla kadın üyeye sahip"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin de AK Parti'nin fikri inşasında ve bugünlere taşınmasında kadınların çok önemli yeri olduğunu ifade etti.
Pek çok siyasi partide kadın örgütünün olduğunu belirten Zengin, "AK Parti her ilde, ilçede, mahallede örgütlenmiş, birebir ana kademeyle aynı örgüt yapısına sahip olan, kadınlara münhasır çalışma modeli ortaya koyan ve nerdeyse Türkiye'nin en büyük siyasi partilerinin üye sayısından daha fazla kadın üyeye sahip olan bir parti. Bu kolay bir hareket değil ve bunu yaparken de sadece seçim kazanmak, oy almak değil mesele. En önemli mesele biz kadınların hayatında hakiki olarak hangi problem varsa bu problemi çözmek üzere kendini kurgulamış, kendini geliştirmiş bir parti." diye konuştu.
Zengin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın resmi temaslarında çevirmen olarak görev yapan Fatima Gülhan Kavakcı Abushanab hakkındaki sözlerine ilişkin de şunları söyledi:
"AK Parti'ye karşı son derece statik bir muhalefet olduğunu görüyorum. İçinde kadınların da olduğu tartışmalar ortaya çıkıyor. Bunlardan biri, son dönemde çok konuşulan konulardan biri 'hanımefendi' tartışması. Sayın Cumhurbaşkanımızın birlikte çalıştığı, gittiği ülkeye göre değişen farklı tercümanları var. Hiçbirisiyle alakalı bugüne kadar bir tartışma olduğunu görmedim. Genç bir kadın arkadaşımız var ve bir adı var. İsmi Fatima Abushanab. Kendisi ismiyle muhatap alınmak yerine 'hanımefendi' diye twit atılıyor. Baktığınız zaman 'hanımefendi' ifadesi sorunlu değilmiş gibi hatta şirinmiş gibi gözüküyor. Ama altında biraz evvel anlattığım perspektifi ortaya koyan önemli bir incelik var. Bu incelik işte buradan kaynaklanıyor yani hiç bitmeyen bir itiş kakışı bize gösteriyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın Biden ile yaptığı son derece önemli bir görüşmeyi kendi tanımladığı şekil üzerinden değersizleştiren ve Fatima Abushanab'ın tercüme ettiği bütün toplantıları yok farz eden, bunları anlamsız kılan bir yaklaşım görüyoruz. Buna itiraz edip, bununla alakalı kendisi yargı süreci başlattığında da 'Ne var bu ifadede' deniliyor. İşte bu ifadede bu yaklaşımla alakalı sorun var."
Öz Taşıma İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Toruntay da taşımacılık ve lojistik sektörünün kadın sayısının az olduğu bir sektör olduğunu belirterek, buna rağmen var olan 12 bin üyelerinin yüzde 10'unun kadın olduğunu söyledi.
Bunun ciddi bir başarı olduğunu ifada eden Toruntay, "Ama bu yeterli değil. 10'uncu yılımızı kutlayacağız. Hem kadın çalışanlarımız hem erkek üyelerimizin bu yolda birlikte buralara getirdiğimiz sendikamızı daha ileriye taşıma hedefiyle inşallah genel kurulumuzu da tamamlayacağız. Bunda amacımız sendikalı çalışanı çoğaltma, sendikalarımızı, konfederasyonumuzu güçlendirmek, HAK-İŞ Konfederasyonumuzun çalışma hayatı içerisindeki 762 bin üyesini 1 milyon seviyesine çıkarmak." ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.