Kandil'den dağ kadrosundan 8, Mahmur Kampı'ndan da 26 kişi olmak üzere toplam 34 kişi, Türkiye'ye giriş yaptı. Gelişleri gibi karşılanışları, sorgulanma şekilleri günlerdir tartışılıyor. "İktidar bu bir devlet projesidir" diyor, muhalefet destek vermeyeceğini her fırsatta dile getiriyor. Baykal ve Bahçeli birbiri ardına yaptıkları açıklamalarla açılım konusundaki tavırlarını net bir şekilde ortaya koyuyor.

BİR TEK ONLAR KONUŞMADI
PKK'lılar geldiğinden beridir neredeyse her kafadan bir ses çıkıyor. Ağzına mikrofon uzatılan bütün siyasiler konuyla ilgili açıklama yapıyor. Halk yapılan sokak röportajlarıyla, köşe yazarları köşelerinden, uzmanlar TV'lerde düzenlenen açık oturumlardan fikrini beyan ediyor.. Muhalefet ve İktidar da her fırsatta konuyla ilgili beyanat veriyor. Sessiz olan bir tek kurum var.. O da TSK..

TSK'NIN AÇILIM TAVRI
Ağustos'ta İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın ‘demokrasi açılımı' konusunda yaptığı çalışmaların ışığında toplanan MGK'dan Kürt açılımına destek çıkmıştı. TSK'nın konuyla ilgili olumsuz açıklama yapmaması TSK'nın açılımı sessiz kabul edişi olarak yorumlanmıştı. Ancak MGK'dan tam 9 gün sonra TSK'nın yayınladığı 30 Ağustos mesajında Başbuğ Ulus-devlet ve üniter-devlet vurgusu yaptı. TSK'nın tavrını net bir şekilde ortaya koyan Zafer Haftası mesajında "Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir." açıklaması yapıldı. Açılım karşıtlarının yüreğine bir nebze de olsa su serpildi.

MGK VE PKK'LILARIN GELİŞİ AYNI GÜN
Bu net tavrın ardından Salı günü MGK toplantısı yapıldı. 7,5 saat süren MGK'dan sonra olağan bir bildiri yayınlandı. "Kürt açılımı masada yok, terörle mücadele sürecek" açıklamasının yapıldı gün Türkiye gündeminde olağanüstü bir hareketlilik vardı. Çünkü Hükümetin başlattığı demokratik açılım sürecine destek vermek amacıyla, Abdullah Öcalan'ın talimatıyla Türkiye'ye gelen olan 34 kişilik PKK'lı grup Habur Sınır Kapısı'ndan giriş yapacıktı. Aynı gün yayınlanacak MGK bildirisinde de TSK'nın bu konudaki tavrını ortaya koyacağı düşüncesi hakimdi. Bir kesimin bel bağladığı ve konuyla ilgili sert bir mesaj vermesini beklediği Org. İlker Başbuğ ve TSK'dan beklenen çıkış gelmedi. 7saat 40 dakika süren MGK'dan sonra sıradan bir bildiri yayınlandı. Ancak perde arkası, ve TSK'nın sessizliği akıllara "TSK da açılıma destek verdi mi" sorusunu getirdi.

ŞAHİN PAŞA NEDEN SUSKUN
Süreç devam etti. PKK'lılar geldi. MGK bildirisi yayınlandı. Ancak TSK'dan konuyla ilgili açıklama gelmedi. Başbakan Erdoğan'ın sürekli vurguladığı 'Bu bir devlet projesidir' açıklaması da gerçekliğini ortaya koydu. Aslında asker de MGK'da açılımdan yana tavır koymuştu. Peki bu suskunluğun nedeni ne? TSK'nın en şahin Paşası 3 gündür neden mi konuşmuyor? TSK kamuoyundan alacağı tepkileri göz önünde bulundurup aslında bir anlamda kaçak güreşiyor. Bir taraftan da " Her ne kadar devlet projesi dense de TSK projeye dahil değil" mesajı veriyor. Oysa terörle mücadelede yıllardır savaş veren Türk ordusundan fikir alınmadan böyle bir projenin gerçekleştirilmesi düşünülebilir mi?