FUAD SİNYORA’NIN AYASOFYA HAKKINDAKİ SÖZLERİNE LÜBNAN’DA BÜYÜK BİR İTİRAZ OLDU.
İbrahim Hayil, 13.07.2020 Vekaletü’l-Enbai TürkiyeLübnan’ın eski başbakanı Fuad Sinyora’nın, “Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi kararı İslam’ın ve Müslümanların dünyadaki itibarını zedeleyecek türden bir karardır” açıklamalarına tepkiler geldi.
Berkay Çakıbey'in haberi www.habername.com
Sinyora resmi twitter sayfasındaki bir açıklamasında Ayasofya Camii kararına şu yorumu yapmıştı: “Türkiye’nin bu siyasi kararı, Müslümanlara ve ılımlı İslam’ın görüntüsüne zarar verecek; tüm dünyada İslam’ı, töhmet altında tutacak bir kampanya ile karşı karşıya bırakacaktır”.
Konuşmasına şöyle devam etti: “Temennim, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, aşırılara hizmet edecek, İslam’ın ve dünyadaki Müslümanların itibarını zedeleyecek bu kararı bir daha gözden geçirmesi ve kararını iyice düşünmesidir.”
Sinyora’nın açıklamaları, Lübnan sokaklarında büyük eleştirilerle ve öfkeli tepkilerle karşılandı. Ona “Lübnan’daki başbakanlık yaptığı dönemdeki umursamaz tavrı” hatırlatıldı.
Dr. Tarık Şindib twiter hesabından şu yorumlarda bulundu. “2008 yılında Şii milisler, Beyrut’taki camilere saldırdıkları sırada yaşananlara da bugün Ayasofya’ya yükselttiği gibi sesini yükseltseydi ya. Sinyora’nın, Ayasofya’nın ibadete açılması kararına karşı tutumu 7 Mayıs 2008’de Beyrut’ta yaşananlara karşı takındığı tutum gibi siyasidir. Anlamsız ve boştur. Sen, başbakan olarak o zaman Hizbullah teröristlerinin 65 Beyrutlu vatandaşı öldürmesine engel olmadın. Kılın bile kıpırdamadı. Şikayet etmeye bile cesaretin olmadı”
Prof. Dr. Refet Muhammed Reşid el-Mikadi de Sinyora’ya açık bir mektup gönderdi. Mektubunda şunları söyledi: “Lübnan’da her türlü felaket yaşanırken Türkiye’nin bu kararı, Müslümanlara ve ılımlı İslam’a zarar verecektir, aşırılığı ve şiddeti körükleyecektir, Müslümanların Mescidi Aksa’ya bugün daha fazla ihtiyaçları vardır, diyerek Türkiye’nin Ayasofya’nın camiye dönüştürüldüğünü açıkladığı kararına yönelik garip açıklamanızı bugün okuduk. Şunları söylemeyi kendimize bir borç biliyoruz: Birincisi, eleştirdiğiniz bu karar Türkiye’nin yargı kararıdır, siyasi değildir. İkincisi, Ayasofya camiye çevrilmedi. Aksine bu cami onlarca yıldır bir saldırıya uğramış ve müzeye dönüştürülmüştü. Saldırıyı kınamak yerine neden saldırıya engel olunmasına şaşıyorsunuz. Üçüncüsü, sormak lazım, hakkın yerini bulması Müslümanlara zarar verecek bir davranış nasıl oluyor? Bu mantığı onaylamak, dünyadaki Müslümanların haklarının yitirilmesine yol açacak, başta zikrettiğiniz Mescidi Aksa olmak üzere, mukaddesatlarına saldırıları meşrulaştıracaktır. Hakkı geri almakla bunun dünyayı Müslümanlara karşı kışkırtmak mantığı arasında nasıl bir ilişki olabilir ki?
Dördüncüsü, ılımlı İslam dediğin şey, ifrat ve tefrite kaçmadan herkese hakkını veren İslam’ın bizzat kendisidir. Yoksa ılımlılığı korumak adına, bunca yıldır zorla Allah’ın evini müzeye dönüştürmeyi kabul etmek değildir herhalde. Acaba ılımlılıkla gaspı birbirinden ayıramıyor musunuz?
Beşincisi, Türkiye’nin bu kararı aşırılığı besler, şiddeti körükler, İslam’ı Hristiyan batıyla karşı karşıya getirir, aşırı sağcıların medeniyetler çatışması iddialarını alevlendirir demek, bilinen gayrımüslim gruplardaki aşırılığın var olduğunu açıkça kabul etmektir. Yoksa camilere saldıran, hakka, hukuka ve mantığa karşı duran sekülerle ve faşistlerle mücadele etmenin aşırılık sayılacağını düşünmüyorum. Aksine bunlara karşı durulmaması asıl dinimize karşı aşırılığı doğurur.
Altıncısı, Müslümanların, Allah Resulü’nün (s.a.v) oluşturduğu ve Raşid Halifeler’in takip ettiği Medine Sözleşmesi’ni, Hz. Ömer’in Kıyamet Kilisesi’nin korunmasına yönelik tavrını tekrar gözden geçirmeye şiddetle ihtiyaçları vardır sözünüze gelecek olursak, bu ifade sizin ilahi vahye dayalı bir devlete çağrınızın önemli bir adımı. Şunu da hatırlatayım, Medine Sözleşmesi, gayrımüslimlerle sulhun yaşandığı dönem olan Hz. Ömer ile savaşan iki taraf arasında anlaşmasının olmadığı dönem olan İstanbul’un fethi arasında da büyük bir fark var.
Yedincisi, doğru takip edilmeye değerdir. Tuhaf olansa sizi, doğrunun karşısında olanların safında görmek. Sözlerinizle Rusların, onların avanelerinin ve dini otoritelerinin yanında durmanız bize ağır geliyor. Oysa silahlarıyla Suriye’de, Balkanlar’da, Kafkaslar’da binlerce tarihi camileri yıkan onlardır. Şimdi gelmiş, sırf mamur edilmesine hatta Allah Teala’nın takdis edilmesine ağlıyorlar. Patriklerinin Suriye’de mukaddes savaş ilan ettiğini hatırlatayım. Sözlerinizle, Irak’ta binlerce camiyi yerle bir eden Amerikan yönetiminin bahanelerine destek olmanız bize ağır geliyor.
Son olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan kararını gözden geçirmesini istemişsiniz. Biz de sizden sözlerinizi bir daha gözden geçirmenizi istiyoruz; hem dünyanız hem ahiretiniz için, tüm siyasi hesaplardan uzak kalarak. Zira Ayasofya’nın, hakkın ve hukukun gücüyle camiye dönüştürülmesi adaletli olmayı ve tebrik etmeyi gerektiren bir durumdur; ayıplanacak, kınanacak bir şey değil.”
Diğer taraftan Velid, twitterdan Sinyora’yla: “Fuad Sinyora amca, riyal ve dirhem varillerine yaltaklık ediyor” diyerek dalga geçti.
Ceyhan Müniyma ise Facebook sayfasından şunları söyledi: “Ekselansları, kaş yapayım derken göz çıkardınız. Sizin ılımlı İslam tarifinize göre Mekke’nin fethi de bir terör eylemidir. Zatıalinizin Allah Resulü (s.a.v) ve ashabına bu ılımlı İslam’ı öğretmesi gerekir.
Sizin terminoloji ile sorununuz var. Keşke lakabınız gerçekten “ekselans” olmasaydı da Erdoğan’ın ülkesi için yaptığının dörtte birini siz yapsaydınız.”
Bilal Ebu Yasin de Avrupa’da kiliselere dönüştürülen camiler için twitterdan şunları söyledi: “Sayın Sinyora, haberiniz vardır; ılımlı Hristiyanlar ne yapıyor? Lütfetseniz de söyleseniz. Canım benim, sen Lübnan’ın sorunlarıyla ilgilen. Bırak Türkiye’yi.”
Fuad Sinyora’nın, Lübnan’da başbakanlığı döneminde yolsuzluklarla suçlandığını, kanunsuz harcamalar yaptığını söylemek iyi olur. 2006-2008 yılları arasındaki başbakanlığı dönemdeki yolsuzluk dosyaları ile alakalı ifade vermek için savcı karşısına çıkmayı hep reddetti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.