Eşine glütensiz lezzetler hazırlayarak başladığı serüvenini girişimcilikle sürdürüyor
Eskişehir'de 13 yıl önce çölyak hastalığı tanısı konulan teknik direktör Ümit Tosun'un eşi, evinin mutfağında özel diyet yiyecekleri yapma konusunda kendini geliştirdikten sonra 2017'de açtığı glütensiz kafede müşterilerine hizmet veriyor
ESKİŞEHİR (AA) - ZEHRA ONGAN - Eskişehir'de 44 yaşındaki Aylin Akışın Tosun, çölyak tanısı konulan eşi için başladığı glütensiz yiyecek serüvenini 2017'de açtığı kafe ile çölyak hastaları için özel girişime dönüştürdü.
Kentteki çeşitli futbol takımlarında teknik direktörlük yapan Ümit Tosun'un 13 yıl önce çölyak hastası olduğunu öğrenen eşi Aylin Akışın Tosun, onun beslenme ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla doktor tarafından hazırlanan glütensiz diyet programına uygun yiyecekleri tedarik etmekte zorlanınca bunları evde yapmaya başladı.
Bu süreçte mağazacılık sektöründeki işine ara veren Tosun, glütensiz yiyecekler hazırlama konusunda evde yaptığı denemelerle bilgi ve deneyimlerini artırınca bu hastalığı yaşayanlara çözüm sunmak amacıyla işletme açmaya karar verdi.
Eşi ve ailesinin destekleriyle 2017'de açtığı kafe sayesinde çölyak hastalarına ve glütensiz beslenmek isteyenlere özel hizmet sunmaya başlayan Tosun, Ankara'da aldığı pastacılık ve aşçılık eğitimleriyle bu konuda daha da profesyonelleşti.
Tosun, kafenin yanı sıra sosyal medyadan aldığı siparişleri Türkiye'nin dört bir yanına ulaştırıyor.
Aylin Akışın Tosun, AA muhabirine, çölyak hastalarının ömür boyu glütensiz beslenmek zorunda olduğunu söyledi.
Bu hastalığın maddi anlamda zorlayıcı ve detay isteyen bir rahatsızlık olduğunu belirten Tosun, şunları dile getirdi:
"Glütensiz ürünler sosyal hayatta pek bulunmuyor, biraz pahalı, yapması meşakkatli ama bir o kadar da sağlıklı bir beslenme şekli. Hayatımıza girene kadar ben de açıkçası bu hastalıktan bihaberdim. Eşim 13 yıl önce felç geçirerek bu hastalığı öğrendi. Ailece maddi manevi bir sürü sıkıntı çektik. Sonrasında glütensiz beslenmenin faydalarını ve Ümit'in eski sağlığına kavuştuğunu gördükçe bu sıkıntılar azaldı. Hiç kolay olmadı ama hem çölyak hastalarına destek hem de kendime gelir kapısı olması açısından bu girişimde bulundum."
Türkiye'de glütensiz beslenmeye talebin her geçen gün arttığını vurgulayan Tosun, sedef ve tiroit gibi rahatsızlıkları olanların da bu yöntemi tercih ettiğini dile getirdi.
- "Onlar, artık benim müşterilerim değil ailem oldular"
Müşteri portföyünün genişlediğini kaydeden Tosun, "Müşterilerimin taleplerine yetişmek için elimden geleni yapıyorum. Sipariş üzerine çalışıyorum çünkü kullandığımız her ürün glütensiz olmak zorunda. Sadece glütensiz un kullanmak bizim için yeterli değil o ürünleri bulmak, tedarik etmek, isteklere göre ürün yetiştirebilmek için önden sipariş alarak isteklere cevap vermeye çalışıyorum." dedi.
Diyet ürünlerin yapımında glütensiz buğday ve mercimek unu, nohut, karabuğday, kinoa, keçiboynuzu ve keten tohumu gibi alternatif malzemeler kullandığını anlatan Tosun, çölyak hastalarının sağlığına faydalı karışımlarla bunları hazırladığını ifade etti.
Aylin Akışın Tosun, özel hizmet verdiği işini severek yaptığını, günlük ekmek ve çeşitli unlu mamuller ürettiğini, çocuklar için doğum günü pastaları, okul beslenmeleri için de glütensiz simitler, simit, poğaça, börek çeşitleri, baklava, mısırdan çiğ köfte, lahmacun ve pizza gibi yiyecekleri hazırladığını belirtti.
Glüten içeren her şeyin glütensiz versiyonunu yapabildiğini, çölyak hastalarının özlediği her şeyi üretmeye çalıştığı işletmesinde annesi ve eşiyle hizmet verdiğini dile getiren Tosun, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eşimin asıl mesleği teknik direktörlük. Sağlığına kavuştuktan sonra mesleğini sürdürmeye devam ediyor, bana da burada çok büyük destek oluyor. Biz, bir aile şirketiyiz. Buraya yakın Afyonkarahisar, Kütahya, Bilecik gibi illerden de müşterilerim var. Onlar, artık benim müşterilerim değil ailem oldular. Bazılarının Aylin ablası, bazılarının da kardeşi oldum. Daimi, yıllardır gelen müşterilerim var. Bu iş manevi açıdan beni çok tatmin ediyor. Bazen öyle duygulu anlar yaşanıyor ki kafemizde bazı ürünleri ilk kez tadanlar oluyor, hepimiz çok etkileniyoruz. Uzun zaman sonra baklava ve sıcak simit yiyip burada gözyaşını tutamayan çok kişiye tanık olduk."
Tosun, daha fazla kişiye ulaşmak, her ilde glütensiz yiyecekler üreten işletmelerin artmasını istediğini, ticari amaçtan ziyade manevi tatmin için bu işi yapanların sayısının artmasını temenni ettiğini anlattı.
Türkiye'de glütensiz beslenme konusunda bilincin gittikçe arttığını, ham madde tedarik edebilecekleri birçok fabrikanın açıldığını belirten Tosun, sosyal medyanın da bu konuda çok faydalı olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.