"Ertuğrul ve Ötesi: Netflix Çağında Manevi Müslüman Medya" paneli

"Ertuğrul ve Ötesi: Netflix Çağında Manevi Müslüman Medya" paneli

Çevrimiçi içerik sağlayıcısı Alchemiya'nın gerçekleştirdiği "Ertuğrul ve Ötesi: Netflix Çağında Manevi Müslüman Medya" başlıklı panelde Alchemiya'nın özgün içerik üretme planı konuşuldu

İSTANBUL (AA) - Çevrimiçi içerik sağlayıcısı Alchemiya, Facebook hesabı üzerinden canlı yayınla "Ertuğrul ve Ötesi: Netflix Çağında Manevi Müslüman Medya" başlıklı bir panel gerçekleştirdi.

Müslüman toplum içinden tanınmış film yapımcıları, senaristleri ve yapımcıları bir araya toplayan etkinliğe İngiltere, ABD, Güney Afrika, Kolombiya ve Türkiye'den izleyiciler katıldı.

Konuşmacılar, TRT yapımlarından "Diriliş Ertuğrul"un küresel izleyici kitlesiyle, Müslüman tarihine ve kimliğine gösterdiği gururu yansıtmasını ele aldı.

Haroon Michael Sugich "Sinema Ruhsal Bir Deneyim Oluşturabilir mi?", Ovidio Salazar "Manevi Film Yapım Sanatı", Amina Chaudary "Müslüman Kadın Sesi", Zarqa Nawaz "Ana Akımdaki Müslüman Sesleri" ve Mustafa Davis "Siyahi Müslüman Hikayesi" konularında konuştu.

Alchemiya Üst Yöneticisi Navid Akhtar'ın moderatörlüğünü üstlendiği panelde, film yapımı için vizyon ve Alchemiya'nın özgün içerik üretme planının lansmanı üzerinde duruldu.

- "Kendi bağımsız alanımızı inşa etmemiz çok önemli"

Akhtar, film platformlarının tüketimi önemsediğinin altını çizerek, "Bir eseri üretmek için kaç yıl harcadığınıza ne kadar emek verdiğinize bakmıyorlar. Her şeyi öylesine, tüketilmesi için platforma koyuyorlar. Bu aynıcılık problematik bir şey. Bu nedenle kendi bağımsız alanımızı inşa etmemiz çok önemli diye düşünüyorum. Dünyadaki her Müslüman için olmayacak, herkesin zevkine uymayacak belki ama büyüyen bir topluluk var. Böyle bir alan oluşturmak en azından 'Biz buradayız, sesimiz var ve dili, süreci, türleri anlayıp bir şeyler üretme kapasitemiz var.' demek için bile önemli." dedi.

Haroon Michael Sugich, Müslümanların sinemayı kabullenmede geciktikleri için içeriklerin geriden geldiğini ifade ederek, dünyadaki yayınları yakalamak için böyle bir platformun gerekliliğinin altını çizdi.

- "Her şeyde bir güzellik olması gerektiğini vurgulamalıyız"

Ovidio Salazar, platformun eğlendirmenin yanı sıra bazı mesajlara dikkat çekmeyi amaçlaması gerektiğini aktararak, "Karanlık yerine aydınlıkta geçen bir hayata imrendirmeli bu platform. Her şeyde bir güzellik olması gerektiğini vurgulamalıyız. Allah güzeldir, güzelliği sever." ifadelerini kullandı.

Sadece Müslümanlar için değil, evrensel bir sinema alanı oluşturmanın hedeflenmesi gerektiğini vurgulayan Salazar, "Müslümanlık evrensel bir din. İnançları ne olursa olsun insanların kendisinden bir şey bulabileceği bir din. Tabii ki eğer bu kelimeyi kullanmak gerekirse, propaganda yapmamalıyız. Daha yerleşmiş bir teknik kullanmalıyız." diye konuştu.

Amina Chaudary, Twitter'da devam eden Netflix'in yeni yapımı "Cuties" hakkındaki tartışmalara değinerek, "Hollywood'da birçok kadın cinsellik için kullanıldı bu zamana kadar. 'Cuties' yapımı bize gösteriyor ki o eleştirdiğimiz zamanlar hiç de geçmişte kalmadı. Şimdi 11 yaşında kız çocuklar cinsel içerikler olarak kullanılıyor. Bu önemli çünkü global medya geleneksel aile kavramı değerlerini hiçe sayan bir yöne doğru ilerliyor. Müslüman bir kadın yönetmen olarak film yapmaya devam etmeyi sürdürmem gerek. Bu alanda olmamız gerek kendimiz için." değerlendirmesini yaptı.

- "Müslümanlara karşı oluşan kültürü, ön yargıları değiştirmek istiyorsak televizyonu değiştirmeliyiz"

Zarqa Nawaz da insanla ilgili olan her şeyin evrensel olduğuna değinerek, "Müslümanlar da insan ve insani deneyimleri var. Bu yüzden başlarından geçenlerle dünya üzerindeki her insan bir ilişki kurabilir." dedi.

Nawaz, sinema dünyasında Müslümanların yalnızca klişelerle yer aldığına değinerek, şunları kaydetti:

"Müslümanların bu ince çizginin ardındaki deneyimlerini ekranda hiç göremiyoruz. Terörizm, İslamofobi, göçmen aile çocuğu olmak... Hep aynı hikayeler anlatılıyor. Ama bizim yaşadığımız şeylerin yüzde 99'u asla orada değil. Bir Müslüman kadının yaşadığı normal deneyimleri de ekrana yansıtmak istiyorum. Bu platform bunun için bir şans. Daha çok insanı kendi yapım şirketlerini kurmaya, bu alanda yeni filmler yapmaya teşvik etmeliyiz. Kendi kendimize bir balonun içerisinde yaşayıp kendi topluluğumuza yayın yapan bir topluluk olmamalıyız. Bu bize dünya sahasında yardımcı olamaz. Televizyon kültür oluşturur. Eğer Müslümanlara karşı oluşan kültürü, ön yargıları değiştirmek istiyorsak televizyonu değiştirmeliyiz. Şimdi bu fırsatımız var."

Mustafa Davis ise güçlü ve iyi yapımların olduğunu ancak sorunun dağıtımda sorunlar yaşandığını vurgulayarak, Alchemiya'nın bu ihtiyacı gidereceğine inandığını belirtti.

- Alchemiya'da hedef kitle küresel şehirli Müslümanlar

Müslüman yapımcıların dizileri, belgeselleri, yaşam tarzını yansıtan programları ve öne çıkan filmleri için global bir alan açan Alchemiya ile İslam kültürünün en iyi şekilde yansıtılması hedefleniyor.

BBC ve Channel 4'te 20 yıldan fazla süredir deneyimi olan kıdemli yapımcı Navid Akhtar'ın fikri olan platformda, çoğu ilk defa yayınlanan yapımlar uluslararası izleyici kitlesine sunuluyor.

İçeriklerin aylık abonelik sistemiyle takip edilebildiği Alchemiya'nın, hedef kitlesine küresel şehirli Müslümanları alarak sektördeki büyük bir boşluğu doldurması amaçlanıyor.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.