Özkök, Butan'a yaptığı yolculuğu ve Budistlerin arasına karışmasını "huzur veren renkli bir iç yolculuk" olarak niteledi ama Myanmar'da Budistlerin Müslümanlar'ı katletmesini es geçti. Özkök ayrıca gittiği ülkeyi de "Dini ve inancı, insanların hayatını zehir eden, cendereye çeviren bir sistem olmaktan çıkarıp huzur veren renkli bir iç yolculuğa dönüştüren insanların yurdu" şeklinde tanımladı. 

Myanmar'da geçtiğimiz yılın mart ayında, ülkenin orta kesimindeki Meiktila'da Budistlerin Müslümanları hedef alan saldırılarda en az 40 kişi ölmüştü. Ülkede çoğunluk olmalarına rağmen Budistler dinlerinin tehdit altında olduğunu gerekçe göstererek son on yıl içinde binlerce Müslüman'ı öldürmüş, bu katliamlar geçtiğimiz yıla kadar dünya medyası tarafından da görmezden gelinmişti. 

Ertuğrul Özkök de tıpkı dünya medyasının önemli bir bölümünün yaptığı gibi, Myanmar'damüslümanlara yapılan katliamı görmezden gelerek Budistlerin huzurlu dünyasına bir yolculuk yaptı. Ancak bu yolculuk sırasında, kendi ülkesinin toplumunun dinine inanan insanların uğradığı zulmü de görmezden gelmesi hayli ilgi çekici oldu.