GİRESUN Üniversitesi'nin Güre Kampusü'nde bahçede yapılan nevruz kutlamasına Vali Mustafa Taşkesen, Belediye Başkanı Hurşit Yüksel, CHP Milletvekili Eşref Karaibrahim, Başsavcı Radi Akyol, öğrenciler ve öğretim üyeleri katıldı.

Kutlamada konuşan Rektör Prof. Dr. Osman Metin Öztürk, “Türk tarihine ve Türk milletine mal olmuş, asırlardır kuşaktan kuşağa aktarılarak bugün burada ifadesini bulan Ergenekon Efsanesi, bundan sonra da yaşamaya, kendisini Türk hisseden herkes için güç olmaya devam edecektir. Dileğimiz, tarihte yaşanmış ve yerini almış değerlerin sonradan bozulmayacağının ve yerinin değiştirilmeyeceğinin görünmesidir. Çünkü altın çamura da düşse altındır” dedi.

Alanda bulunan öğrencilere yumurta dağıtılırken, protokolün önünde bulanan masaya da toprağın uyanışını temsil eden çimen, tatlı ve Türk tarihinin önemli izlerini taşıyan kırmızı, sarı ve yeşil renklere boyanmış yumurta ile mumların bulunduğu 'Nevroz Koncas'" olarak adlandırılan sini konuldu. Kutlamada bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Osman Metin Öztürk, nevruzun Türk tarihinin altın harflerle yazılı sayfalarında yerini bulmuş bir gün olduğunu söyledi. Ergenekon'un da bu yürüyüşün adı olduğunu kaydeden Öztürk, şöyle konuştu:
“Ergenekon ile başlayan Türk efsanesinin Ön Asya'da ifadesini bulmasının ardından ortaya çıkan ve batının 'Şark Meselesi' olarak kamuoyuna takdim ettiği politikanın arkasındaki hedefi biliyoruz. Bu hedef, Ön Asya'ya ve Avrupa'nın içlerine girişine engel olamadığı Türkler'i önce Avrupa'dan, sonra da Ön Asya'dan, Anadolu2dan, yani bu topraklardan atmaktır. Türk milleti cefakar, fedakar, bitti tükendi denilen yerde yeniden doğmayı bilen millettir. Ergenekon, Türk milletinin bu büyük işleri yaparken, bütün dünyaya örnek olurken, düşmana korku salarken, dosta güven verirken güç ve ilham aldığı bir büyük efsanenin adıdır.”

Prof. Dr. Öztürk, “Bugün burada demir dövülmesi, ateşin üzerinden atlanılması, sevgi ve kardeşlik duyguları içinde birlik olunması, ülkenin her yerinden burada bulunulması, Türk tarihindeki Ergenekon efsanesinin bolluk, bereket, sevgi ve güce güç katıcı bir kardeşliğin yansımasıdır” diyerek sürdürdüğü konuşmasını, şöyle noktaladı:
“Türk tarihine ve Türk milletine mal olmuş, asırlardır kuşaktan kuşağa aktarılarak bugün burada ifadesini bulan Ergenekon efsanesi bundan sonra da yaşamaya, kendisini Türk hisseden herkes için güç olmaya devam edecektir. Bugün buradan her yere sesleniyoruz. Dileğimiz, tarihte yaşanmış ve yerini almış değerlerin sonradan bozulmayacağının ve yerinin değiştirilmeyeceğinin görünmesidir. Çünkü altın çamura da düşse altındır.”

Konuşmaların ardından kutlamalara katılanlar demir dövdü, nevruz ateşinin üzerinden atladı, yumurta tokuşturdu. Rektörlük ve Valilik tarafından düzenlenen kutlamalar halk oyunları ve konser ile sona erdi.