HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un AK Parti’ye katılım süreci işlerken, Başbakan Erdoğan’ın Sevgi Kurtulmuş’u devreye soktuğu öğrenildi.

 

Başbakan Erdoğan-Numan Kurtulmuş görüşmesi 12 Temmuz Perşembe günü gerçekleşti. Ancak, bu görüşmenin evveliyatı 2007 seçimleri öncesine kadar gidiyor. Seçim öncesinde ortak bir dostun düğününde Başbakan Erdoğan ve Emine Erdoğan ile Numan Kurtulmuş ve Sevgi Kurtulmuş bir araya geldi.

 

Erdoğan, farklı kanallardan Kurtulmuş’a yaptığı “bütünleşme” çağrılarına cevap alamamanın verdiği beklenti ile Sevgi Hanım’a şöyle diyor:

 

"Bu adama bir şey söyle, gel diyorum gelmiyor."

 

22 Temmuz seçimleri öncesinde bu bütünleşme gerçekleşmiyor.

 

Erdoğan’ın ikinci ameliyatı sonrasında yeniden ısıtılıyor. Sevgi-Numan Kurtulmuş çifti, Erdoğanların Çamlıca’daki evine geçmiş olsuna gidiyor.

 

Ziyaretten sonra kalkmaya hazırlanılırken, Başbakan Erdoğan, yemeğe kalmalarını teklif ediyor. Yıllar sonra ailece birlikte yemek yiyorlar. Emine Erdoğan eve geldiği andan itibaren Sevgi Kurtulmuş ile yakından ilgileniyor.

 

Ziyarette, Abdulkadir Selvi’nin Yeni Şafak’taki köşe yazısına göre, can alıcı bir diyalog gerçekleşiyor.

 

Numan Kurtulmuş görüşme sırasında, "Şunları, şunları iyi yaptınız. Ancak şu konularda ki politikalarınızı gözden geçirmekte yarar var" diye sıralayınca, kendisini sabırla dinleyen Başbakan Erdoğan o sırada söze giriyor ve, "Kardeşim" diyor. "Ben sana 2007'de gel demedim mi, gelseydin birlikte yapardık. 2007'de gelmedin. O zaman şimdi gel, bunları birlikte yapalım, güçlü Türkiye'yi birlikte inşa edelim."

 

Kurtulmuş’un AK Parti’ye gelmesi konusu, yeniden böyle ısınıyor. 25 Nisan 2007’de nefsini nefsine tercin ederek Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklarken söylediği, “Kardeşim Abdullah” diyerek ifadesini "Demokratik Bütünleşme süreci"nde de kullanıyor.

 

Bu kez de Numan Bey'e, "Kardeşim" diyor.

 

Başbakan Erdoğan'ın Numan Kurtulmuş'u,"Yol arkadaşı" olarak daveti ise farklı bir proje. Burada önemli olan HAS Parti'nin oy oranı değil.

 

Bu sürecin anahtar kelimesi, "Bütünleşme" ise sihirli sözcüğü de, "sinerji"

 

Geçmiş birleşmeler bize bir şey öğretti. Siyasette iki kere iki her zaman dört etmiyor.

 

Başbakan Erdoğan, siyasette temiz bir iz bırakan isimleri, "Demokratik Bütünleşme Projesi" kapsamında buluşturmak suretiyle, bir sinerji meydana getirmeye çalışıyor. Stratejik bir hamle yapıyor. Erdoğan-Kurtulmuş görüşmesinden sonra tabandan gelen sinyaller, bunun tuttuğunu gösteriyor.