Erdoğan Beşşar Esad görüşmesi
Türkiye ile Suriye arasında çeşitli alanlarda 51 adet işbirliği anlaşması ve mutabakat zaptı imzalandı.
Suriye ile Türkiye arasındaki ilişkinin iyi bir seviyeye geldiğini söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Tüm bölgeye ve dünyaya örnek olabilecek bu ilişki, gelecekte daha da güçlenerek devam edecektir; buna olan inancım tam" dedi.
Başbakan Erdoğan, Suriye temasları kapsamında, Devlet Başkanı Beşşar Esad ile görüştü. Görüşmenin ardından yapılan ortak basın toplantısında ilk sözü Beşşar Esad aldı. Esad, "Sayın Erdoğan iyi biliyor ki Suriye, Ortadoğu'da barışı istemektedir. Şuanda bu barışı nasıl düştüğü çıkmazdan çıkarabiliriz. Herkes aynı şeyi düşünmektedir ve ne kadar ciddi olduğumuz buradan belli olur. Biz şuanda bir sanal bir ortak ile karşı karşıyayız. Ne olduğunu bilmiyoruz. İsrail barış görüşmelerinde aslında her zaman değişik girişimlerde bulunmaktadır ve İsrail'in kullandığı terminolojiler farklıdır. Biz şartlarla görüşmek istemiyoruz. Onlar esaslar olmadan görüşmek istiyorlar. Bu baştan bizi olaydan soyutlaştırıyorlar. Bu şekilde bir barış istiyorlar. Toprağın dönüşü o barışı sağlar. Tabii ki maddi yönden toprağın dönüşü, barış anlaşmasından sonra bir icraat işlemidir. Gerçekten Türk arabuluculuğu objektif ve nezihti. Biz Türkiye'nin bu rolünü her zamankinden daha fazla istiyoruz. Her ülkenin desteğine
ihtiyacımız var ancak başarılı olan birinin yerine başkasını getirmek makbul değildir. Biz Gazze meselesine değinmeden yapamayız. Her Suriye, Türk ve Arap vatandaşı bu konuya sessiz kalamaz. Biz gerçekten herkes oradaki ambargonun kaldırılmasını istemektedir" dedi.
Gazze'de insanların zor durumda olduğunu söyleyen Esad, "Ben burada Türk halkını çok destekliyorum. Şu anda Suriye'den geçen bir yaşam konvoyu. Türkiye'ye de bu konuda çok teşekkür ediyorum bu yardımseverliğinden dolayı. Son olarak kardeşim Erdoğan'a ve bütün bakan arkadaşlara, dün çok yoğun bir çabalar harcandı, hepinize çok teşekkür ediyorum. Gerçekten kim isterse bunu, kim güvenlik istiyorsa bölgede bu ilişkilere önem vermeli.
BAŞBAKAN ERDOĞAN
Başbakan Erdoğan konuşmasına, "Adeta kendi evimiz saydığımız Suriye'de bulunmaktan son derece memnun olduğumuzu ifade ederek sözlerime başlamak istiyorum" cümleleriyle başladı. Erdoğan, başta Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad olmak üzere tüm Suriyelilerin gerek şahsına gerek heyetine gösterdikleri misafirperverliğe teşekkür etti. Çok sayıda bakan ve 150'yi aşkın işadamıyla Suriye'ye geldiklerini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Dün gece saat 02.00-02.30'a kadar devam eden çalışmalar, ardından şu ana kadar devam eden çalışmalar, şimdi de saygıdeğer cumhurbaşkanı kardeşimle bu açıklamayı yapıyoruz ve inşallah bu tarihi süreci anlamlı şekilde başlatmış oluyoruz 51 mutabakat metnini imzalamak suretiyle. Tüm bölgeye ve dünyaya örnek olabilecek bu ilişki, gelecekte daha da güçlenerek devam edecektir; buna olan inancım tam. Suriye, bizim Ortadoğu'ya açılan kapımız ve ikinci evimizdir. Aynı şekilde Türkiye de Suriye'nin Avrupa'ya açılan kapısı ve ikinci evidir. Aramızdaki tarihi ve kültürel yakınlığı, imzaladığımız bu Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi ile bir kez daha teyit etmiş olduk. Şimdi bu anlaşmalar çerçevesinde 10 bakanımızla birlikte Suriyeli bakanlarımızla adeta 'iki ülke, tek kabine' toplantısı gerçekleştirildi. Bunlar yapıldı ve çok sayıda anlaşmaya da imzayı atmış olduk. İşadamlarımız kendi aralarında görüşmek suretiyle onlar da bir çok bağlantıları kendi aralarında kurmuş oldular. Bildiğiniz gibi dün ulaştırma bakanlarımız, Gaziantep-Halep demiryolu hattının açılışını yaptı. Bu da bizim için gerçekten çok çok anlamlıydı. İnşallah bunu Şam ve Hicaz demiryoluyla devam ettiririz tarih yeniden o beklenen heyecanı bizlere ve gelecek nesillere yaşatarak buna şahit olmuş olur. Tabii bu önemli adımların ülkelerimiz arasındaki sosyal, ticari, ekonomik, kültürel anlamda da çok büyük önemi olduğu ortadadır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, ziyareti sırasında Beşşar Esad ile birlikte Süleymaniye Külliyesi'ni gezme fırsatını bulduğunu söyleyen Erdoğan, "İnşallah onu da 2012 sonuna kadar bitirmek suretiyle burada farklı bir sürecin de başlamasını kültürel anlamda, tarihi anlamda gerçekleştirmiş olacağız. Böylece gelecek nesiller bunu görmek suretiyle inanıyorum ki ecdatlarımızı hayırla yad edeceklerdir" dedi.
Yüz yüze yapılan temasların ikili ekonomik ve ticari ilişkilere çok olumlu katkılarının olacağına inandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, "7 yıl önce neredeydik, şimdi neredeyiz. 2 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmine 2008 yılı sonu itibariyle ulaştık. Fakat diyorum ki 3-4 yıl içerisinde biz bu rakamı 5 milyar dolara çıkaralım. Bu irade her iki tarafta da var. Bunu başarmamak için hiçbir sebep yok ve bunu başarabiliriz. Biz kendimize Suriye ve Türkiye olarak bu konuda inanıyoruz. Birilerinin şöyle
demiş, böyle demiş, ne derlerse desinler, biz kararı verdiğimize göre biz bu adımı atarız ve bunu başarırız. İşadamlarımızda ben bugün büyük bir coşku gördüm. 500'ü aşkın işadamı bugün davete icabet ettiler. Hepsinde bir heyecan vardı, hepsinde bir aşk vardı. Bizde bir söz var, eğer inanırsak azmedersek dağı bile deler geçeriz. Ferhat'a dağı deldiren o olmuştur. Bu mecazdır ama asıl olan o hedefe ulaşabilmektir. İnanıyorum ki bu süreçte enerjide, inanıyorum ki eğitimde, bilişimde, turizmde, sanatta, bütün
bunların yanında şu anda diplomatik ilişkilerde aşılan çok önemli attığımız adımlar var ve hedeflere doğru yakınlaşmamız var. Bütün bunlarla birlikte çevrede çok önemli adımları atmamız mümkün ki bugün imzalanan anlaşmalarda bunu da görüyoruz. Bütün bunların yanında tarımda, GAP projemiz var, GAP projemizde inanıyorum ki Suriye'nin kuzey illerinde müşterek yarınlara yönelik adımları atmamız mümkün. Bizim o bölgede çok büyük bir yatırım süreci başladı ve bu yatırım süreci 25 milyar doları bulacak 2013 yılına kadar. Bütün bunların bize bir diğer kazandıracağı Ortadoğu barışına olan katkısı olacaktır. Bunu da biz aynı şekilde başarabileceğimize inanıyorum. Dicle Nehri ile ilgili atılan adımlar, Asi Nehri ile ilgili atılan adımlar ve buralardaki başarı bölgedeki kuraklık tehdidini de büyük ölçüde giderecektir. Bunu da şu anda görür gibiyim" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, bugün gerçekleştirilen bütün çalışmaların Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine, mevcut işbirliğinin kapsamının daha da genişletilmesine ve halkların yararına çok önemli sonuçlar doğuracağına inandığını söyledi. Erdoğan, "Gerçekten şu anda Ortadoğu'da Türkiye ve Suriye'nin barışa olan katkısı tartışılmazdır. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi sadece Türkiye-Suriye arasında değil. Irak-Suriye arasında, Ürdün-Türkiye arasında, Lübnan-Türkiye arasında bu tür çalışmaları biz geliştirdikçe bölge tamamıyla bir barış bölgesi haline bu işbirliği konseyleriyle gelecektir. Buna da inanıyorum bunu da görür gibiyim. Yeter ki biz birbirimize olan bu dayanışmamızı, paylaşım anlayışımızı artırarak geleceğe taşıyalım" dedi.
Son günlerde gündemde olan Gazze'ye gönderilen insani yardım konvoyu konusuna değinen Başbakan Erdoğan, "Gazze için bir yıldönümü oldu. Bu yıldönümünde Gazze'ye bir insani yardım konvoyu yola çıktı. Türkiye'den geçtiler, Suriye'den geçtiler ve öyle zannediyorum ki bugün de Ürdün'den geçtiler veya geçiyorlar. Tabii bunun Gazze'ye ulaşması lazım. Gazze'ye ulaşmasını engellemenin bana göre insan hakları noktasından ciddi bir sıkıntısı var. Bu konuda herkes üzerine düşeni yapmalı ve bu insani yardım konvoyu Gazze'ye ulaşmalı ve orada yardım bekleyen insanlara bu yardım eli uzanmalıdır. Biz burada duyarlılık bekliyoruz, bu duyarlılığı istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kaynak: