Törene, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Erbakan'ın oğlu, Saadet Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Fatih Erbakan, eski milletvekillerinden Yasin Hatipoğlu, Oğuzhan Asiltürk, Fethullah Erbaş, Şevket Kazan ve Temel Karamollaoğlu'nun yanı sıra Saadet Partililerkatıldı.

Anma töreninde Kur'an-ı Kerim okunarak, dualar edildi.

Fatih Erbakan, Milli Görüşçüler olarak, üzerlerine düşen en önemli görevi yerine getirmek için burada bulunduklarını söyledi.

Necmettin Erbakan'ın, 300 yıl boyunca sürekli geriletilmiş, ezilmiş, sömürülmüş İslam aleminin yeniden ayağa kalkmasına, şuurlanmasına, şahlanışına ve zulme karşı mücadeleye başlamasına vesile olmuş, bütün Müslümanlara siyasi mücadele bilincini aşılamış büyük bir lider olduğunu vurgulayan Fatih Erbakan, şöyle devam etti:

''Bu programların, hayırla yad etme çalışmalarının en önemli amacı elbette ki onu anmak fakat asıl amacı, onun prensiplerinin, davasının yürütücüsü olacağımızın bütün dünyaya ilan edilmesidir. Bunlar, onun arkasından Milli Görüş'ün bitmediğinin, zaferlerle dolu ikinci bir 40 yıla başlangıç yaptığının dünyaya ilan edilmesi programlarıdır.''

Fatih Erbakan, 28 Şubat soruşturmasına ilişkin bir soruya da ''Kendisinin bu konuda verdiği cevapları tekrarlamakla yetinmek en iyisi olur; 'Biz onların cezalandırılmasını istemeyiz, onların eğitime tabi tutulmaları gerekir. Yaptıkları bu yanlışlıkları bilmeden yaptılar' demişti. Biz de aynı şeyi söylüyoruz'' yanıtını verdi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Kamalak da bugün hem Türkiye'nin hem de İslam aleminin Erbakan Hoca'ya, Milli Görüş'e ne kadar ihtiyaç duyduğunu daha yakinen idrak ettiğini düşündüğünü söyledi.

Milli Görüş iktidarda olsaydı, bugün Türkiye'nin iktisadi gelişmişlik açısından birçok Avrupa ülkesinin önünde olacağını savunan Kamalak, Milli Görüş'ün dış politikasının da İslam Birliği üzerine tesis edildiğini anlattı.

''28 Şubat'ta kardeşlerimiz tarafından darp edildik''-

Yarın 28 Şubat'ın yıl dönümü olduğunun hatırlatılması üzerine Kamalak, 28 Şubat'la ilgili iki kez yürekten vurulduklarını belirterek, şöyle devam etti:

''Kardeşleriniz tarafından darp edildiğinizi düşünün. Yüreğiniz derinden sızlar, üzülürsünüz. Biz 28 Şubat'ta kardeşlerimiz tarafından darp edildik. Yani O asker bizim askerlerimizdi, medya bizim medyamızdı, patronlar, holdingler bu ülkenin patronlarıydı. İkinci olarak, sizi darp eden kardeşlerinizin kelepçeli şekilde karakollara götürüldüğünü, kodeslere atıldığını düşünün. Sanırım 'oh oldu' diyemezsiniz. Bir daha kahrolursunuz. 'Bu duruma düşmemeliydik' dersiniz.''

28 Şubat'ın faturasını bütün milletin, dağdaki çobanın bile ödediğini kaydeden Kamalak, ''28 Şubat'ta üzerimize tank süren kardeşlerimize sorun, 'Memnun musunuz  eserinizden?' diye. 'Hayır' diyeceklerdir. Onlar da üzülecek ama emin olun biz en az iki defa üzüldük, milletimiz adına üzüldük'' şeklinde konuştu.