SP Genel Başkanı Kamalak'ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki hiçbir partiyi destekleme kararına tepki gösteren Erbakan Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Aydın, yaptığı yazılı açıklama Milli Görüşçülerin herkesten önce sandığa gidip Sayın Erdoğan'a oy vermeleri şarttır. Aksi büyük vebaldir. En azından eşi başörtülü cumhurbaşkanı teamülünün devamı için çabalamak milli görüşün şiarı olmalıdır.' dedi ve SP'nin karara tepki gösterdi.

 

Aydın, 10 Ağustos'ta cumhuriyet tarihinde ilk ve serbest olarak cumhurbaşkanının halkın seçeceğini ve belki de Türkiye'nin yakın zamanda başkanlık sistemine geçebileceğini dile getirdi. Tarafsız olan bertaraf olacağının altını çizen Aydın, 'İkinci olarak, inanan insanlar yıllarca böyle durumlarda ehven-i şer prensibi ile hareket etmişlerdir. Bu kadar önemli bir konuda hiçbir vatandaş veya hiçbir Müslüman ve dahi hiçbir Milli Görüşçü sandığa gitmemezlik, oy vermemezlik edemez. Seçimi önemsememek bir şuursuzluktur. Hele hele mevcut üç aday arasında bir fark yok demek tamamen siyasi körlüktür. Oy vermemek en kötü sonuca razı olmak demektir. CHP'nin aday tercihinde milletin manevi değerlerini referans alması fevkalade olumludur. Ayrıca CHP'nin başörtüsü meselesinin çözümündeki olumlu yaklaşımı da takdire şayandır. Ancak kıymetli akademisyen olmasına rağmen Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu cumhurbaşkanlığı için çok yetersiz bir adaydır. Yoldan, sudan, sanayiden, ekonomiden ihracattan, memleketten bihaber bir insandır. Siyasetin dışındandır. Döneminde İslam teşkilatı hiçbir inisiyatif almamış, almaması için de fren vazifesi görmüştür. Milletimiz bu tür donuk ve tutuk aktörlere hiçbir zaman meyletmemiştir. Milletimiz daima aktif ve agresif liderlere daha çok prim vermiştir' diye konuştu.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dün itibarı ile partisiyle fiili olarak ilişkisini kestiğine vurgu yapan Aydın, Erdoğan düşmanlığı üzerine siyasetini kuranların boşluğa düştüğünü kaydetti.

 

Ak Parti'nin yeni genel başkanı ile yoluna devam edeceğini sözlerine ekleyen Aydın, açıklamasında şunları kaydetti:

 

'İsteyen siyasetini o istikamette yapmaya devam edebilir. bugün itibarı ile Sayın Erdoğan, 11 yılı aşkın Başbakanlık tecrübesi ve birikimi ile cumhurbaşkanı olarak çok daha faydalı olacaktır. 11 yıldır Sayın Erdoğan, her yoldan gitmiş gelmiş fayda ve zararı yakinen bilen bir kişidir. Karizmatik kişiliği ile devleti daha etkili ve verimli çalıştırma ihtimali kuvvetlidir. Elbette ki söylenecek çok söz var. Ancak Sayın Erdoğan, son üç yıllık antiemperyalist duruşu ve çabası ile de çok önemli bir yola girmiştir. Son Gazze olayında tüm dünyaya İsrail'in yanında yer almış ya da suskunluğa gömülmüşken, adeta tek başına bu zulme karşı durması bile başlı başına yeterlidir. Ayrıca bugün bütün irili ufaklı siyasi partilerin tamamının Sayın Erdoğan'a karşı olmasının yanında ABD ve İsrail'de de Erdoğan'ın kaybetmesi için dua seansları yapılırken, Milli Görüşçülerin herkesten önce sandığa gidip Sayın Erdoğan'a oy vermeleri şarttır. Aksi büyük vebaldir. En azından eşi başörtülü cumhurbaşkanı teamülünün devamı için çabalamak milli görüşün şiarı olmalıdır.'