Saadet Partisi, eski Genel Başkan ve Başbakan merhum Necmettin Erbakan'ın anılarını yayınladı. 1977 yılında Erbakan ile yapılan ve o dönemde Günaydın gazetesinde yayınlanan röportaj, partinin internet sitesine konuldu.

 

Erbakan bu röportajda aynı üniversitede okuduğu Süleyman Demirel için 'Silik bir çocuktu' diyor. Üniversitedeki lakabının ise 'Kuş' olduğunu, bu lakabın kendisne 'Koşarak değil adeta uçarak iş yaptığı için' takıldığını belirtiyor. Partinin internet sitesindeki röportajın bazı bölümleri şöyle:

 

SON KOZAN BEYİ: Atalarım Kozan oğullarıdır. Bugünkü Fethiye ile Adana arasındaki sahil bölgesinde yaşadılar. Büyük dedemin ağabeyi, son Kozan beyi idi. Beylik son bulduktan sonra büyük dedem ve ağabeyi, Sultan tarafından İstanbul’a getirilmiş. Babam da 40 sene kadılık ve ağır ceza reisliği yaptı.

 

DEMİREL SİLİK BİR ÇOCUKTU: İstanbul Erkek Lisesi'nden sonra sınavda 10. olarak Teknik Üniversite’ye girdim. 2 bin kişinin içinde 10. oldum. Süleyman Demirel de benden bir sene önce girmişti. Ama o 100 kişinin içinde, 100'üncü falan girmiştir. Demirel aslında sessiz, silik bir çocuktu. Koridorlarda tek başına gider gelirdi.

 

EĞE DERSİNDEN KAÇTI: Ben motor bölümünde okudum ve 1948'de mezun oldum. Süleyman Demirel ise ikmale kaldı ve 1949'da bitirdi. Süleyman Bey makineci olarak girmiştir üniversiteye... Ama eğe dersleri ona ağır geldi… Bu yüzden ikinci sınıfta inşaata çevirdi. Eğe dersinde bir usta gibi, 4 saat eğe sallamak gerekirdi.

 

LAKABIM KUŞ: Teknik Üniversitede benim lakabım Kuş'tu. Kuş; çok çalışkanlara yani koşarak değil, adeta uçarak iş yapanlara verilen bir isimdir. Lisede matematikçi 'Sıfırcı Avni' hoca vardı. Ondan hayatında ilk defa 10 tam notu ben aldım. Bana 10 verdikten sonra (Ben 10 numarayı hep kendime saklardım. Necmettin'e sorduğum suallere vermiş olduğu cevapları görünce, bu adetimi bozmak mecburiyetinde kaldım) dedi.