Dünya müslümanlarının ortak ideali
Dünya Müslümanlarını ortak bir hedef ve ideal etrafında birleştiren ve Batılı devletleri şaşkınlığa uğratan önemli bir kutsal projeydi.
İkinci Abdülhamid tarafından 111 yıl önce yaptırılmasına başlanan Hicaz Demiryolu, dünya Müslümanlarını ortak bir hedef ve ideal etrafında birleştiren ve Batılı devletleri şaşkınlığa uğratan önemli bir kutsal
İcadından kısa bir süre sonra imparatorlukta demiryolu inşaatı için teşebbüsler olmuşsa da ilk demiryolu Sultan Abdülmecid döneminde 1856'da
Demiryolu yatırımları İkinci Abdülhamid döneminde de devam etti. Ancak demiryollarının çoğu Avrupa sermayesiyle yapılıyordu. 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Hicaz Demiryolu'nun yapılmasıyla ilgili birçok teşebbüs olmuşsa da bunlar gerçekleşmemişti. Ufuk Gülsoy, "Kutsal
Hicaz Demiryolu
İmparatorluğu parçalanmaktan korumak için insanüstü bir çaba gösteren İkinci Abdülhamit'in gözünde
Yapılacak demiryolu bölgede yayılmaya
Memurların maaşından kesinti
Padişahın emrinden sonra Hicaz Demiryolu organizasyonu için bir komisyon kuruldu. Komisyonun perde arkasındaki idarecisi Ahmed İzzet Paşa (Arap İzzet) idi. İlk aşamada Mekke'ye kadar yapılması planlanan hattın 4 milyon
Osmanlı yönetimi Hicaz Demiryolu'nun Müslümanlar'dan toplanacak bağışlarla yaptırılmasını bir çözüm yolu olarak benimsedi. Demiryolunun maliyet rakamı büyük olduğu için ne kadar bağış yapılırsa yapılsın gerekli miktara ulaşılamıyordu. Bağışlarla gerekli paranın üçte birine ulaşılmıştı. Bunun üzerine
İnsanüstü çalışma sayesinde gerekli para toplanmıştı. Hicaz Demiryolu için 1900 yılından 1908 sonuna kadar elde edilen gelirlerin toplamı 3.919.696 liraydı.
Hac yolu üzerinde demiryolu
Hicaz hattı İkinci Abdülhamid'in isteği üzerine tarihi hac yolu boyunca yapılacaktı. İnşaatına 1 Eylül 1900'da başlanan Hicaz Demiryolu inşaatında her milletten mühendis çalıştırıldı. Medine bölgesindeki inşaat ise tamamen Müslüman mühendisler tarafından yapılmıştı. İşçiler çoğunlukla askeri birliklerden sağlanmıştı. Uzmanlık gerektiren işlerde ise Avrupalı işçi ve ustalardan da faydalanılmıştı.
1903'te Amman'a, 1904'te Maan'a ulaşıldı. 1905'te demiryolunda yolcu ve eşya taşımacılığına başlandı. Medine'ye 1908'de varıldı. 1464 kilometreyi bulan Hicaz Demiryolu 1 Eylül 1908'de yapılan bir törenle işletmeye açıldı. İkinci Abdülhamid'in tahttan indirilişine kadar bu demiryolu hattı resmi belgelerde "Hamidiye Hicaz Demiryolu" olarak zikredilmiştir.
Şerif Hüseyin bitirilmesini engelledi
Hicaz Demiryolu, 1917'de 1750 km. uzunluğa erişmişti. Demiryolunun en önemli kısımları olan Medine-Mekke ve Mekke-Cidde hatları ise Şerif Hüseyin ve onun tahrik ettiği bedevi şeyhlerin karşı koyması yüzünden yapılamadı. Şerif Hüseyin, demiryolunun Mekke ve Cidde'ye kadar uzatılması halinde siyasi ve askeri gücünün ortadan kalkacağını anlamıştı. Hicaz bölgesinde yeni problemler çıkmasını istemeyen İttihat ve Terakki hükümetleri Şerif Hüseyin ile ilişkilerini bozmadı. Medine-Mekke ve Cidde-Mekke hatlarının yapımından vazgeçildiği resmen bildirildi.
Tamamı bitirilemese de Hicaz Demiryolu, dünya Müslümanlarını ortak bir hedef ve ideal etrafında birleştirmişti. Osmanlı'nın bu demiryolunu yapacağına ihtimal vermeyen Batılı devletler ise şaşkınlıklarını gizleyememişlerdi.
Dünya Müslümanlarının bağışlarıyla kutsal proje
Dış borç ödemeleri yüzünden Osmanlı maliyesi zor durumda olduğu için Hicaz Demiryolu'nun Müslümanlar'dan toplanacak bağışlarla yaptırılması düşünülmüştü. Bu işin gerçekleşmesi için de çok iyi bir organizasyon kuruldu. Dönemin önemli âlimleri meseleye destek oldu. Gazetelerde yazılar yayınlandı. İlanlar asıldı, duyurular yapıldı.
Demiryolu yapımı için Sultan İkinci Abdülhamid 50 bin lira vererek kampanyayı başlatmıştı. Sultanı diğer devlet adamları ve bürokratlar takip etmişti Taşra komisyonlarınca toplanan bağışlar önce vilayet merkezlerine, oradan da bir Osmanlı Bankası veya Ziraat Bankası şubesi kanalıyla İstanbul'a ulaştırıldı. Banka bulunmayan yerlerde ise bağış paraları posta havalesiyle merkeze gönderildi.
Hicaz Demiryolu projesinin yalnız Osmanlılar'ın değil bütün dünya Müslümanlarının ortak eseri olduğu söylenerek başka ülkelerdeki Müslümanlar'dan da yardım istendi. Başta Hindistan, Mısır, Rusya ve Fas'tan olmak üzere Endonezya'dan, Singapur'dan, Güney Afrika'dan, Avrupa'daki bazı İslam cemiyetlerinden, Tunus, Cezayir, İngiltere ve Amerika'dan bağışta bulunuldu. Sade vatandaşların yanı sıra Fas emiri, İran şahı, Buhara emiri devlet başkanları da Hicaz Demiryolu'na bağış yapmıştı.
Osmanlı gibi Hicaz Demiryolu da parçalandı
Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Hicaz Demiryolu dört kısma ayrıldı. Hayfa-Semah hattı Filistin'de, Müdevvere-Medine hattı Hicaz Haşimi Krallığı (Daha sonra Suudi Arabistan), Şam-Der'a, Der'a-Semah hattı Suriye'de, Der'a-Müdevvere hattı ise Ürdün'de kaldı.
Erhan AFYONCU-BUGÜN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.