MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında AK Parti hükümetinin PKK ile devam ettirdiği çözüm süercine dair çok sert açıklmalarda bulundu. 

Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından satırbaşları:

Umut kırıcı can sıkıcı onca gelişmeye rağmen, doğanın uyandığı bahar aylarının içinden geçiyoruz. Bir tarafta ruhumuzu bunaltan hadiseler diğer tarafta baharın cümbüşü var.

Öncelikle şu hususun altını çizmek isterim ki Antalya'da düzenlediğimiz toplantının çok yararlı sonuçlara vesile olacağının kanaatindeyim.

Parti olarak 30 Mart 2014'te yapılacak mahalli seçimlerin çok önemli neticeleri getireceğini biliyor ve şimdiden önlem alıyoruz.

3 Kasım'ın intikamı mutlaka alınacak AKP hükümeti paldır küldür iktidardan düşürülecektir.

Antalya Türklüğü çökertme ve Anayasa'dan çıkartmaya itiraz etmektedir.

Sıcak paradan geçinen ve üretimi dışlayan ekonomi politikasıyla ilerleme kaydedilmesi imkansızdır. Borç sorunu kritik bir noktaya gelmiştir. Dış borçlar ilerlemiştir.

2B mağduru vatandaşarım dışlanmıştır. Vatandaşlarım kendi toprağına para ödemek zorunda kalmıştır. AKP hükümeti kimin malını kime satmanın derdindedir? 

BUNLARIN KALBİNDE KİLİSE DİLİNDE CAMİ VAR

Bunlar yeri gelince liberal, yeri gelince Marksist, bazen ilerici, bazen özgürlükçü sıfatlarını kullanabilmektedir. Şimdi Kürtçü, PKK'lı, BOP'çu olarak görülmektedir. Bunların kalbinde kilise dilinde cami vardır. Bunlara göre, bölücü olmak zamanın ruhunu yakalamaktır.- Bu çevrelerin PKK'ya duyduğu derin sempati tüm yönleriyle yüzeye çıkmıştır. Türk milletini çözmek için her oyun oynanmaktadır. Tehlike büyüktür. Önlem alınmazsa Başbakan Erodğan'ın ustalık dönemi yıkımın ve yıkılışın devri olacaktır. İhanet masasında son rötuşlarla olgunlaştırdığı yeni Türkiye vaadi bu tehlikenin sadece bir bölümüdür.

Bunlar ihanetin normal görülmesi ve AKP'nin istenilen kıvama gelmesi için emek arf etmiştir. Ülkemiz AKP tarafından sürüklendiği uçurumda kobay bir ülke durumuna düşürülmüştür.

Eğer önlem alınmazsa Erdoğan'ın ustalık dönemi yıkımın yıkılışınb ve yok oluşun karanllık bir dönemi olacaktır. AKP hükümetinin imralı canisi ile kurduğu çözüm masasında yıkılış devam ediyor. Bu kirli ittifakın içinde bir hayli etkileyici olmuştur. Bunlar ihanetin olumlu görmesi için çaba sarfetmişlerdir.

AKP'nin PKK ile birlikte gerçekleştirdiği sözdeçözüm ve barış çağrılarını topluma kabul ettirilmesi için yapılan süreç, sözde barış çağrısı yapan sivil toplum kuruluşları vardır. Milletimizin tam karşı cephesinde yer alan fikirleri bilimsel zeminlere oturtmak için demokrasi kurnazları bir araya gelmiştir.

BUNLARIN VATANI RUY-İ ZEMİN

Bu zevatın milletimizin tökezlediği her devirde ön plana çıkma gibi özellikleri vardır. Temelsiz demokrasiden en çok bahseden, barışı mütarekeyi bağıran bunlardır. Bunların vatanı Ruy-i zemin, milleti nev-i beşerdir. Her durumda yabancıyı öven yerliyi mahkum eden bunlardır. Komplekleriyle her değerimizi sorgulayan bunlardır. Hayatlarının hiçbir döneminde Türk milletine aidiyet şerefinden nasiplenmeyen zavallılar bunlardır.

Ekranlarda çok bilmişlik taslayan yorumlarıyla milletin kafasını karıştıran neydüyü belirsiz yorumcular sorularıyla ihanete çanak tutan moderatörler bulunmaktadırlar.

Sipariş anketlerle topluma şekil vermeye çalışan kamuoyu araştırma şirketleri vardır.

Sahip oldukları gazete ve televizyonları iktidarın emrine vermiş, kalemlerini kiralamış aydın geçinen aslında karanlığın ta kendisi isimler vardır. Gerilim ve hezeyana tam tesllim edilmiştir.

Ülkemiz kısır bir döngünün içine hapsedilmiştir. Medya vasıtasıyla demokratik özerklik bölgesel yönetim yerel sembol gibi kabul edilemeyecek şeyler tartışılmaya açılmıştır. Türkiye ve Türk milleti yok oluşa gitmektedir

Başbakan Erdoğan kendi egolarını ve bireysel hedeflerini gerçekleştirmek için her değerimizle uğraşmaktadır.

AKP'NİN BARIŞI TÜRKİYE'NİN BÖLÜNMESİ MİDİR? 

Başbakan Erdoğan kendi egoları için her değerimizle didişmeye başlamıştır. Yabancı projelerin kuklası olduğunu artık net olarak göstemriştir. Başbakan'ın eyalet sistemi ile ilgili sözlerini böyle almak lazımdır. Büyük devletlerde eyalet sisteminin büyük sorun yaratmadığını, başkan olursa bu sistemi önereceğini söylemiştir. Eyalet sistemi ile ilgili PKK'ya bir söz verilip verilmediği aklımıza gelmiştir? İmralı'da yapılan görüşmelerde en kısa sürede eyalet sistemine geçilmesi konusunda bir söz verilmiş midir? Milleti 36'ya ayıran etnik kimlikleri coşturan bu zihniyet teröristlere daha neleri vaat etmiştir? Başbakan Erdoğan İmralı canisine önce özerklik sonra eyaletleşme sözü mü vermiştir?

Eyalet sistemi tam anlamıyla federal bir yönetimdir.

AKP'nin barışı Türkiye'nin bölünmesi midir? AKP hükümeti hangi halka Türkiye'yi eyalete bölmekten bahsetmektedir. Bilinmelidir ki eyalet sistemi tamamen bir bölünmedir. Dünyanın hiç bir demokratik ülkesinde seçime seçilmiş bir partinin bu kadar kontrol çıkması ihanet içinde olması mümkün değildir.

İmralı canisiyle Başbakan Türk milletinin kaderini çizmeye kalkıyorlar. Başbakan Erdoğan bilmez midir ki kurulu düzeninmizi çatlatmak küfürdür azgınlıktır ve ihanettir. 

TERÖRİST BAĞIMLISI BAŞBAKAN ERDOĞAN

Türkiye terörist bağımlısı bir Başbakan'a ne zaman dur diyecektir? Bu kafa yapısıyla Türkiye nereye kadar gidecektir? Başbakan Türkyie'yi federasyona dönüştürmek için mi oy almıştır? Bir yandan Türkiye'yi 36'ya ayırmaktan bahsederken hangi yüzle Tek millet Tek Devlet demektedir? Bu durumun MHP tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Anadolu tesadüfen vatan olmuş bir coğrafyanın adı değildir. Milyonlarca vatan evladının yurt tuıtmasıyla oluşmuştur. Bir sömürge artığı değildir. Bir kutlu savaşın, dökülen kanların mübarek bir eseridir ve böyle kalmaya devam edecektir.

ZİHİNSEL ÖZÜRLÜLÜKTÜR

Geçtiğimiz bir hafta eyalet sisteminden bahsedirken bizim tarih bilmediğimizi pişkince söylemiş Lazistan ve Kürdistan'ı bilmediğimizi bizim etnik mücadele verdiğimizi utanmadan söylemiştir.

Bize göre Erdoğan ve arkadaşların iki eksikliği vardır, bir tarih bilmemeleri iki milleti anlamamalarıdır.

Geçitiğimiz hafta eyalet sistemi ile ilgili konuşurken Osmanlı'yı örnek vermiş bizim tarih bilmediğimizi söylemiştir. Bizim tarihe bakışımızla Erdoğan'ın tarihe bakışı arasında büyük bir fark var. Çünkü biz Türk tarihine bölücü etnikçi bir şuurla değil milletimizi bütünleyen bir kavramla bakarız. Kutlu ceddimizi bölünmeye alet etmek en hafif deyimle zihinsel özürlülüktür. Osmanlı'daki eyalaet sisteminin nelere yol açtığını hangi isyan ve bölünmelere yol açtığını görmeyecek kadar bilinçsizidir. Bu konuda tanzimat fermanı Osmanlı Devletini bölmek isteyen Batılı Devletlerin Lazistan ve Kürdistan eyalaetleri bölünmelere yol açmış ancak Osmanlı bu tutumundan vaz geçmiş sorumlularını dar ağaçlarında sallandırmıştır. Erdoğan illa  tarihten kendinden örnek alacaksa hamam tellakı Patrona Halil'i okumasını tavsiye ediyorum... 

TERÖRİSTLERİN ARASINA KARIŞIP SEN DE GİT

PKK'lılar hükümetin kanun çıkarmasını şart koşuyor. PKK kurnaz ve küstahdır. Örgütün amacı muhattap görülme ve meşrulaşmadır. Başbakan Erdoğan PKK'ya genel af verdiğinin farkında mıdır? Erdoğan hangi hakla Teröristlere hadi gidin diyebilmektedir. Başbakan Erdoğan'a tavsiyemiz teröristelerin arasına katılıp ülkeyi terk etmesi ve bir daha geri dönmemesidir.

Teröristler güya sınır dışına çıkmak için TBMM'nin kanun çıkarmasını şart koşmuştur. PKK hukuki bir çerçeve oluşturuşlması için kurnaz ve küstahtır. PKK, TBMM taragından meşru bir aktör olarak görülmek istiyor. PKK öylesine bir cesarete kavuşmuştur ki legal bir örgüt gibi hareket etmeyi kendisine hak görmüştür. Zannedersiniz 40 bin kişinin katili değildir. PKK'yı böyle şımartan AKP hükümetidir.

Canibaşı hayata döndürülmüştür. Kendisine spor yapması için fırsat verilmiş kanlı örgütünü izlemek için televizyon vermiş verip verebileceğim de budur diye açıklama yapıyor daha ne vereceksin ki...