Cunta için keşif yapan gazeteci
Hasan Cemal, Başbakan Yardımcısı Arınç'a yönelik suikast iddialarıyla ilgili tartışmaya kendi başından geçen bir olayla katıldı.
Milliyet yazarı Hasan Cemal, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a yönelik suikast iddialarıyla ilgili tartışmaya kendi başından geçen bir olayla katıldı. Tecrübeli gazeteci, 12 Mart Muhtırası sonrası kendisinin de bir başbakan yardımcısının evini gözetlediğini yazdı.
"Kimse Kızmasın Kendimi Yazdım" isimli kitabında da yer verdiği olayı dünkü köşesinde kaleme alan Cemal, 9 Mart cuntası içinde yer alan ancak 12 Mart müdahalesinin ardından emekli edilen binbaşının, 1971 yılı baharında kendisinden başbakan yardımcısının evi için keşif yapmasını istediğini açıkladı. Cemal, bunun üzerine 1. Nihat Erim hükümetinde başbakan yardımcılığı yapan Sadi Koçaş'ın evini gözetleyip giriş çıkışlar hakkında rapor tuttuğunu belirtti.
Cemal, söz konusu binbaşıyla Doğan Avcıoğlu'nun hazırladığı anayasa taslağını teslim ederken tanıştığını kaydetti. Muhtıra sonrası hapse atılmamanın kompleksini yaşadığını ifade eden Cemal, olayı şöyle aktardı: "Başbakan Yardımcısı Sadi Koçaş'ın Kavaklıdere'deki evinin çevresinde birkaç gün dolaştım, ayrıntılı durum tespiti yaptım, sonra da gidip binbaşıya 'sessiz tekmil' verdim. Mutluydum. İçeri alınmamıştım ama bir işe yarıyorum duygusu egomu okşamıştı."
Hasan Cemal, o günlerde meydana gelen bir soygun sonrası Koçaş'ın kaçırılmasına ilişkin bir komplo ortaya çıkarıldığını da vurguladı. Soygunda yakalanan ve kendisinin de tanıdığı devrimci gencin komplo yüzünden 19 yıl hapis yattığını anlatan Cemal, bunun vicdan azabını yaşadığını ifade etti ve şu soruyu yöneltti: "Binbaşıya bir şey olmadı, bana da bir şey soran çıkmadı. Neden?"