AFYONKARAHİSAR (AA) - Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi ve eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, "Bizim bu coğrafyada varlığımızı sürdürmemiz, geleceği temin altına almamız, birlik ve beraberliğin pekiştirilmesine bağlıdır." dedi.

Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası'nın (TSO) ev sahipliğinde, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı, baro ile TOBB Arabuluculuk Uyuşmazlık Çözüm Merkezi işbirliğinde Tahkim ve Arabuluculuk Paneli gerçekleştirildi.

TSO Konferans Salonunda gerçekleşen panelde konuşan Çiçek, mahkeme yoluyla zoru çözmekte gelişmiş ülkeler dahil tüm dünyanın sıkıntı içerisinde olduğunu söyledi.

Türkiye'nin çevresinin "cehennem kazanı" gibi kaynadığını dile getiren Çiçek, "Bugünden yarına çözme imkanı yok. Oradaki her gelişme en az oradakiler kadar Türkiye'yi ilgilendiriyor. Güneydoğu'ya bakıyorsunuz çok şükür önemli bir başarı elde edildi. Azerbaycan, Ermenistan itilafı daha işin başındayız. Orada ne kıyametler kopacak, orada nüfus mücadelesi veren devletler büyük ölçüde orası da öyle kaynıyor. Öyle yanıyor tutuşuyor. Kuzey, Ukrayna-Rusya savaşının bizi ve bütün dünyayı ne kadar etkilediği belli. Batıya bakıyorsunuz, Kosova iki güne bir gündem maddesi televizyonlara bakarsanız. Sırplar ile Arnavutlar arasında çekişme orada da bir nüfus mücadelesi var." dedi.

Çevre ülkelerin Türkiye'nin gönül coğrafyasında olduğunu ifade eden Çiçek, şunları kaydetti:

"Buralarla kan, tarih, kültür bağlarımız var. Yunanistan'la olan durum belli. Demek ki etrafımızın her yönü büyük bir ateş çemberi ile karşı karşıya. Bir huzur ve sükun bölgesi olarak, yol haritası olarak Türkiye var. Bizim bu coğrafyada varlığımızı sürdürmemiz, geleceği temin altına almamız, birlik ve beraberliğin pekiştirilmesine bağlıdır. Milyonlarca dosya mahkeme kapılarında. Bu ne demektir 85 milyonun önemli bir kısmı şu veya bu sebeple birbirleriyle çekişmeli, birbirleriyle kavgalı. Ama öbür taraftan da diyoruz ki memleketin birliğine beraberliğine ihtiyaç var. Nasıl olacak bu iş. Bu temenni etmekle olmuyor, bu lafın arkasını iyi doldurmak gerekiyor. İşte mahkemeler yoluyla itilafları çözmeye çalıştığımızda evet hukuken çözüyoruz. Çözülmüş görünüyor, kafamıza yatsa da yatmasa da. Ama acaba 'Toplumsal dokudaki tahribat ortadan kalkıyor mu? Kalkmıyor mu?' diye baktığımızda, mahkeme kararlarında en azından tarafların biri memnun değilse yine ciddi sosyal, siyasi başka türlü problemler var."

Ceza hukuku anlamında problemlerin olduğunu ifade eden Çiçek, "Sadece alacak verecek işi oluyor, canı sıkılan bıçağa, silaha sarılıyor, kavga yapıyor. Yine adliye yoluyla bir başka istikamete evriliyoruz. Demek ki bu ülkede birliğin ve beraberliğin temini her türlü itilafın tarafların rızasıyla, içinden gelerek, uzlaşarak, anlaşarak ve kucaklaşarak çözmüş olması Türkiye'nin birliğine ve beraberliğine yapılacak en önemli katkıdır." diye konuştu.

Panelde Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı da bir konuşma yaptı.