Şanlıurfa'da, Eyüp Nebi Eğitim Kültür Yardımlaşma Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin davetlisi olarak gelen Cübbeli Ahmet Mahmut Ünlü, yaklaşık 500 kişiye düğün salonunda vaaz verdi.

İlginç vaazları ile kamuoyunun dikkatini çeken Cübbeli Ahmet Hoca, 2 koruma eşliğinde,  verdiği vaaza yaklaşık 500 kişi katıldı.

Şanlıurfa Eyüp Nebi Eğitim Kültür Yardımlaşma Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin davetlisi olarak Şanlıurfa'ya gelen ve kamuoyunda ilginç vaazları ve jet-ski üzerindeki görüntüleriyle bilinen Cübbeli Ahmet Mahmut Ünlü, 400 oranındaki şekerine rağmen konferansa katılıp cemaatiyle buluştu.
Yaklaşık 500 kişiye vaaz veren Cübbeli Ahmet Hoca, salonun aşırı sıcak olması nedeniyle önce cübbesini çıkardı, ardından yörede 'Zıbın' olarak bilinen elbiseyle oturdu.

Sağ ve solunda iki koruması, masanın önünde konulan bir vantilatörle serinlenen Cübbeli Ahmet Hoca, kendisini dinlemeye gelenleri iltifatlara boğarak zaman zaman güldü, bazen de güldürdü.

ŞEKERİM ZİKZAK

Hasta olduğu halde konferansa katıldığını belirten Cübbeli Ahmet, kalabalığı görünce biraz iyileştiğini söyledi.

Konuşması sırasında kendisini dinleyenlerinzaman zaman güldüren Cübbeli Ahmet, "Allah-u Teala bu mübarek şehir, bu mübarek diyar, enbiya, evliya merkezi Şanlıurfa'mızda bizleri bir araya getirdi. B

enimde rahatsızlıklarım olduğu halde söz verdim daha önce. Allah bizi sözümüzde durmaya muvaffak etti. Şuanda şekerim 400'e yakın. Cebimde ilacım var, onu kullanıyorum.

Ama Allah'ımız şekerimize zikzak yaptırıyor. Yani ne tatlı yemişim nede bir şey yemişim, ama böyle bir rahatsızlık var. Allah hepimize maddi, manevi, hepimizin derdine devalar, hastalıklarımıza şifalar versin" dedi.

BURADA TÜRKÜCÜ OLSAYDI 30 BİN KİŞİ TOPLANIRDI

Kendisini dinlemeye gelenlerin sayısının az olmasından yakınan Cübbeli Ahmet Hoca, "Şimdi biz duymadık, bilmedik ayaklarına yatmayın. Şimdi buraya bir sanatçı gelseydi 20-30 bin kişi toplanırdı.

Benim gibi cüppeli, takkeli, irticacı, yobaz mağaradan çıkma gelirse az kişi gelir. İnsanlar hep böyledir. Din garip geldi garip dönecek. Kaşıyanı kaşıyacaksın. Bu adamı kaşımazsan yazık olur, günah olur. Adam uyuz olmuş.

Kaşıyorum bas bas bağırıyor. Bende bunu kaşımadım mı günah sayılır." diye konuştu.
Salonda cübbe, takke giymiş yaşlı ve gençlerin bulunduğu cemaate seslenen Cübbeli Ahmet Hoca, insanların televizyon başlarında diziden diziye filmden filme geçip zaman harcadıklarını belirterek konuşmasına şöyle devam etti:

"Oturmuşlar televizyonların başına namaz yok, abdest yok, helal yok, haram yok, bu kanallar lazım mı diye bakan bile yok. Bunlar da güvence var. Sanki bize bir şey olmaz diyorlar"

Cezaevinde yaptığı yıllarda kendisine bir Urfalının sahip çıktığını esprili bir şekilde anlatan Cübbeli Ahmet Hoca, daha sonraki konuşmalarındaKaradeniz'de içki içenlerin oranını yüksek olduğunu, kendisinin cennete giremeyeceği zamanYahudileri cennete koymayacağını söyledi. Yaklaşık 2 saat süren konferansın ardından Cübbeli Ahmet Hoca, dinlenmek için Otele geçti.