CHP Grup Başkanvekili Altay, Özdağ, Uğuroğlu ve Hatipoğlu'na saldırıları değerlendirdi
"Bir milletvekili, soruşturmayı yürüten savcıyı tehdit ediyor. Adalet Bakanı'ndan tık yok. Üstelik milletvekili 'Sen kimin savcısısın?' diyor, Adalet Bakanı 'Benim savcım.' diyemiyor"
TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu ve KRT TV programcısı Afşin Hatipoğlu'na yapılan saldırılara ilişkin, "Bir milletvekili, soruşturmayı yürüten savcıyı tehdit ediyor. Adalet Bakanı'ndan tık yok. Üstelik milletvekili 'Sen kimin savcısısın?' diyor, Adalet Bakanı 'Benim savcım.' diyemiyor." ifadelerini kullandı.
Altay, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de Kovid-19 aşı takvimine ilişkin tahminlerin artık hava tahminleri gibi yapılmaya başlandığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda açıklama yapmamasının düşündürücü olduğunu söyledi.
Aşı sözleşmelerinin yapıldığını ve Türkiye'nin aşı için parasının bulunduğunu belirten Altay, "Aşı yok. Bu bir çelişkidir. Çelişki, beceriksizlikten olur. Un, yağ ve şeker var, helva yok." diye konuştu.
Bazı siyasilerin ve devlet büyüklerinin aşılandığını anımsatan Altay, aşıda önceliğin devlet protokolüne değil tıbbi gereksinimlere göre olması gerektiğini belirtti.
Türkiye'deki aşıların, ilk aşılamaları tamamlanan 1,5 milyon sağlık çalışanının ikinci doz aşılamasında kullanılmak üzere saklanması gerektiğini ifade eden Altay, hükümeti, stratejik bir mesele olan Kovid-19 aşıları konusunda şeffaf olmaya davet etti.
- "Reform diye sunduğun, Türkiye'yi olsa olsa deforme eder"
CHP'li Altay, hükümetin, ülkeyi aylardır "hukukta reform" gündemiyle meşgul ettiğini savunarak, iktidarın 2010 yılındaki referandumla yargıyı FETÖ'ye teslim ettiğini iddia etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu hukuk reformunu kimin için yapacağını soran Altay, "Bu reformu faiz baronları, beşli çete, muhalefeti sindirmek, çok şımarttığın mafya için mi yapacaksın? Yapacaksın da ne olacak? Bu reformu yaptığında Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarına uymamak için verilen hükümlerin arkasından dolaşacak bir imkan getirecek misin?" sorularını yöneltti.
Reformla, muhalefetin açıklamalarının merkez medyada yer almasının önüne geçilip geçilmeyeceğini merak ettiğini belirten Altay, "cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla devam eden yargılamaların reformla sona erdirilip erdirilmeyeceğinden endişe duyduğunu söyledi.
Altay, "Sorduğum bütün soruların cevabı, bana göre 'hayır'dır. Senin reform diye sunduğun şey Türkiye'yi olsa olsa deforme eder. 2010 yargı reformu, ülkenin başına darbeyi musallat etti, Meclis bombalandı. Şimdi yapacağın reform, sadece ve sadece devleti beşli çetenin, mafyanın, AK Parti yandaşlarının ve kadrolarının devletine dönüştürmekten başka bir işe yaramayacaktır." dedi.
Altay, Türkiye'de 3 milyon "tuzu kuru" bulunduğunu ancak "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Anayasa'daki yeminine uyması, yargıya ve yürütmeye gölge etmemesi halinde 80 milyon insanın gelecek kaygısı taşımayacağını" söyledi.
- "HSK savcıya tehdidi görmezden geldi"
CHP'li Altay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Özdağ, Uğuroğlu ve Hatipoğlu'na yapılan saldırılara sessiz kaldığını savunarak, "Erdoğan'ın bu sessizliği mafyanın cüretini artırır. Sokaktaki insanları mafyavari hareketlere teşvik eder. Kraldan çok kralcıların olduğu ülkemizde Allah esirgesin, istenmedik yeni saldırıların önü açılır. Bir milletvekili, soruşturmayı yürüten savcıyı tehdit ediyor. Adalet Bakanı'ndan tık yok. Üstelik milletvekili 'Sen kimin savcısısın?' diyor, Adalet Bakanı 'Benim savcım.' diyemiyor." sözlerini sarf etti.
Hakimler ve Savcılar Kurulunun (HSK) eski bir siyasetçinin açıklamalarına karşı bildiri yayımladığını anımsatan Altay, HSK'nin sosyal medya üzerinden bir milletvekilinin saldırıları soruşturan savcıya yönelik tehditlerini görmezden geldiğini ileri sürdü. Altay, "Hakimler Savcılar Kurulu, belli sizde izan yok ama vicdan da mı yok? Türkiye'yi bu ayıba mahkum etmeyin. Yargıya siyasetin tehdit ve baskısını gördük, şimdi yeni bir şey görüyoruz; yargıya, mafyayı korumak için basınç uygulanıyor." dedi.
"Son günlerde yaşadığımız bu tablo, aklıma Şirazlı Sadi'nin 'Hükümdar yol vermeden eşkıya kervan basamaz.' sözünü aklıma getirdi." diyen Altay, milletin huzuru ve mutluluğu için Erdoğan'ı, bu konudaki sessizliğini bozmaya davet etti.
- "Akbaşoğlu'nu Ankara'da bir pazara gitmeye davet ediyorum"
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Altay, eski CHP Milletvekili İlhan Cihaner'in, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Sağ-sol kalmadı" sözlerini eleştirdiği belirtilerek, değerlendirmesinin sorulması üzerine, bu sözlerin 21. yüzyılın güncel sorunlarının 18. yüzyılın anlayışıyla çözülemeyeceğine işaret ettiğini söyledi.
Engin Altay, bugün tüm demokratların birleşmesi gerektiğini dile getirerek, çevrenin korunması ve otoriter rejimlere karşı sağ ve sol görüşlülerin omuz omuza yürüdüğünü, Boğaziçi Üniversitesindeki olaylarda da teröristlerin değil sağ ve sol pencereden dünyaya bakan gençlerin yer aldığını ifade etti.
Altay, siyasette sağ ve sol cenahın ittifak oluşturduğunu, buna en iyi örneğin de Millet İttifakı olduğunu kaydetti.
CHP Grup Başkanvekili Altay, AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin açıklamalarını hatırlatılması üzerine de Akbaşoğlu'nu bugün akşam saatlerinde Ankara'daki bir pazara gitmeye davet etti.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin milleti perişan ettiğini ve esnafı borç batağına sürüklediğini iddia eden Altay, "Akbaşoğlu, Çankırı'ya köyüne gitsin de çiftçinin haline bir baksın. Ahırdaki ineği, öküzü haczedilmiş. Bu sistem daha neyini haczedecek? Akbaşoğlu, gece 12'de Keçiören'de gidip bir evin kapısı çalsın, bakalım doğal gazlı kombinin vanası açık mı değil mi?" diye konuştu.
- "Araya mektup koymaya gerek yok"
Engin Altay, CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi ve Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy'un, mektup yazarak parti yönetimini eleştirmesine yönelik bir soruyu yanıtlarken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, talep etmesi halinde bütün milletvekilleriyle görüştüğünü ve eleştirilerini dinlediğini anlattı.
Çelebi ve Aksoy'un Kılıçdaroğlu ile defalarca görüştüğünü ve son Karabük gezisine eşlik ettiklerini belirten Altay, CHP'de mektupla görüşme usulü bulunmadığını, eleştirilerin parti yöneticilerine randevusuz aktarılabileceğini söyledi. Altay, "Araya kağıt, kalem, mektup koymaya gerek yok." dedi.
Altay, iki milletvekilinin Muharrem İnce'nin kurmayı planladığı açıklanan partisine geçip geçmeyeceklerinin sorulması üzerine, "Siyasette herkes kendi yolunu kendi çizer, kendi göbeğini kendi keser." diye konuştu.
Bu tür ayrışmaların ne o kişilere ne de partiye bir faydası olacağını vurgulayan Altay, yeni bir parti kurulması halinde başarı dileklerini ileteceğini de sözlerine ekledi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.