‘CHP, ETÖ’nün Siyasi Kanadı’
Çakır, Ergenekon ana davasının ülkenin demokrasiye geçiş sürecinde karanlık, kirli ve hatta eli kanlı yapılarla yüzleşmesi açısından önemli bir dava olduğunu söyledi.
Ergenekon Terör Örgütü’nü deşifre eden ve soruşturmada tanık olan gazeteci Zihni Çakır, Silivri’deki davayı engellemeye çalışan CHP’nin, Ergenekon Terör Örgütü’nün halen yapılan yargılamadaki eksik ayağı olan siyaset kanadının en önemli oluşumu haline geldiğini açıkladı.
Çakır, Türk siyasetinin belli bir bloğunda maalesef bir akıl tutulmasının yaşandığı, başını CHP’nin çektiği ve kimi marjinal grupların anarşizm heveslisi aktörleri ile oluşan bir tepki grubunun, ne pahasına olursa olsun bu ve bunla ilintili diğer davaların meşruiyetini tartışılır hale getirmek için olanca güçleri ile çaba sarf ettiklerini hatırlattı.
“SİYASET AYAĞI DAVADA YOK”
CHP milletvekillerinin, Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun da desteği ile birkaç kez tekrarlanan ve mahkemenin işleyişini engellemek, yargının sağlıklı karar vermesinin önüne geçmek için sergiledikleri provakatif tutumunun sadece bir akıl tutulması olarak nitelendirmek de mümkün olmadığını kaydeden Çakır, “Ergenekon davası eksik ayaklarla yürüyor. Yani yüksek yargı, güçlü medya ve siyaset ayağı bu davada yok. Kimi marjinal siyaset kuklalarını derin devletin siyaset ayağı diye kimseye inandıramazsınız” dedi Çakır, “CHP milletvekillerinin ‘ne pahasına olursa olsun bu davanın yürümesini engelleme’ girişimleri, CHP Genel Başkanı’nın pervasızca davanın sanıklarını sahiplenmesi, bu davaya konu örgütsel yapılanmanın yani derin devlet yapısının siyaset ayağının fotoğrafını da net bir şekilde ortaya koymuyor mu?” diye sordu.
“CHP’NİN UMUDU DERİN DEVLET”
Zihni Çakır, şunları söyledi:
“Ülkede darbelerden beslenen, siyasal iktidar gücüne ulaşmak için silahlı otoritenin yani ordunun darbe ya da muhtıra hamlelerinden medet uman CHP’yi, darbe ve muhtıralar için uygun ortam yaratma, kaotik bir düzen tesis etme ve gerektiğinde darbeyi meşrulaştırmak için terörizmi, anarşizmi sonuna kadar kullanıp faili meçhullerle kan kokan bir psikolojik savaşın başaktörü olma görevi üslenmiş bir örgütten ayrı tutabilmek mümkün değil. Dokunulmazlık zırhına güvenen CHP milletvekilleri, defalarca mahkemenin sağlıklı koşullar altında görevini yapmasını engellemeye çalışmış, duruşmaları erteleterek bunda başarılı da olmuştur.”
“CHP’LİLERİN YERİ SİLİVRİ KOĞUŞLARI”
Çakır, söz konusu tutumuyla CHP milletvekillerinin olması gereken yerin aslında Silivri’deki koğuşlar olduğunu belirterek, “Üstelik o iddia olunan ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun neredeymiş o örgüt gidip üye olacağım diye sözüm ona ironi yapmaya çalıştığı aslında çok eskiden beri süregelen örgüt üyeliğiyle... Ama dokunulmazlık zırhı altında bu gerçekleşemediğine göre, yapılacak en akıllı hareket, sandık milletin önüne geldiğinde bu pervasızlıklarının, hukuk tanımazlıklarının bedeli olarak sandığın dibine gömmektir” dedi.
“HUKUKA MEYDAN OKUMAK”
Çakır, “Geçmişte hukuku istediği gibi kullanın, yargıyı parmağında oynatan CHP ve ona bağlı zihniyet, Ergenekon davasında hukuk kendi mecrasında ilerlediği için, hukuk asli görevine döndüğü için bunun kabullenilmezliği içerisinde, pervasızlıklar, hukuka meydan okumalar ve hukuku yok saymalar dahil her türlü fütursuzluğa imza atmaktadır. Bütün bunların tek bir anlamı vardır. CHP Ergenekon’un halen yapılan yargılamadaki eksik ayağı olan siyaset kanadının en önemli oluşumu haline gelmiştir” diye konuştu.
yeniakit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.