Cumhurbaşkanı Gül'ün askerlere sivil yargı yolunu açan yasayı onaylamasıyla ilgili CNNTürk'te telefon bağlanan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, kararı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini belirterek bu yasal düzenlemenin yasalara aykırı olduğunu belirterek "Gül'ün hükümet tarafından gönderilen yasaları onaylama alışkanlığından vazgeçmediğini gösttermektedir."

Öymen, son çıkan yasa ile şu anki var olan yasalar arasında çelişkiler bulunduğunu bundan dolayı kaos çıkacağını belirterek "Geceyarısı emrivakisi ile geçirilen bu yasanın iade edilmesi beklenirken onaylanmıştır. Cumhurbaşkanı'nın bu yasayı onaylamış olması üzüntü vericidir. Kendisi geçmişte bir fikrin sahibidir. Ancak Cumhurbaşkanı olduktan sonra her fikre eşit uzaklıkta olması gerekiyordu."

Canlı yayına katılan gazeteci Murat Yetkin ise, Cumhurbaşkanı Gül'ün sadece var olan yasalarla birlikte aynı zamanda Avrupa Birliği düzenlemelerini izlediğini, Avrupa Birliği perspektifi ve katılım ortaklığı şartlarından biri olarak yasayı onayladığını dile getirdi. Yetkin, bundan sonra bazı kesimlerin nasıl tepki göstereceğinin bekleneceğini ifade etti.

AK Parti Başkanvekili Mustafa Elitaş, Cumhurbaşkanı yasayı ya onaylayacak ya da geri göndereceğini bildiklerini, bunun için yasayı hazırlanırken Avrupa Birliği katmaprotokol şartları, geçmişte Jandarma Komutanlığı ile ilgili düzenlemeler ve uyuşmazlık mahkemesi kararları ile böyle bir yasa hazırlandığını belirtti.

Elitaş, parlamentoda hiçbir yasanın bu kadar büyük bir mutabakatla geçmediğini yasa maddelerinin Meclis'te tarışıldığını dile getirdi. Elitaş, CHP'nin Meclis'te onay verdiği yasayı Anayasaya Mahkemesi'ne götürmesinin talihsizlik olduğunu vurguladı.

MHP Grup Başkanvekili  Oktay Vural, Cumhurbaşkanı'nın tereddütleri olan bir yasayı onayladığını yasada yeni düzenlemeler yapılmasını istediğini belirterek "Sayın Cumhurbaşkanı yasada hem tereddüt var diyor hem yasayı onaylıyor. Cumhurbaşkanı'nın yasayı tereddütlü hali ile onaylamış olması hükümetten gelen yasaları veto etme hakkını kullanmadığını ortaya çıkarmıştır. Cumhurbaşkanı'nın bu yaklaşımı parlamenter sistemi çalıştırmak yerine daha büyük kaosa yolaçmıştır. Parti olarak biz Anayasa Mahkemesi'ne gitmiyoruz. Ancak Cumhurbaşkanı'nın yaklaşımını asker sivil geriliminin devam etmesine yolaçacaktır.

Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, onayı beklediklerini dile getirerek darbe yapmak ve örgüt kurma gibi hususlar askerin görevleri değildir. Bu tür suçların failleri sivil mahkemelerde yargılanır. Bu kararı askeri mahkemelere müdahale değildir. Bu tamamen sivilleşme hareketidir.  Buna kimin doğru kimin yanlış dediğine iyi bakılmaldır. Geçmişte bunu savunanlar şimdi bir anda karşı olduklarını açıklıyorlar. Cumhurbaşkanı'nın not düşmüş olması doğaldır. Meclis Cumhurbaşkanı'nın bu kanaatini değerlendirecektir.  Ülke normalleşiyor buna destek olması gerekir. Bu yapılanlar tamamen varolması gereken bir konudur.

Yenişafak Gazetesi yazarı Fehmi Koru, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün verdiği bu karar daha önceki verdiği kararlarla tam bir uyum içinde. Özgürlüklerin önünün açılsayla ilgili yasaların hepsini onaylamıştır. Burda sorun CHP'nin olaya yaklaşımındadır. CHP geçmişte 12 Eylül'ü gerçekleştirenlerin yargılanmasını istemiştir. Geçmişte Askeri mahkemelerin kaldırılmasını talep etmiştir. Ancak bugün biranda yasalara karşı olmuştur. Daha önceden kabul ettiği konuları bir gecede ne değiştiyse biranda reddeder olmuştur. Bugüne kadar özgürlüklere yönelik sosyal demokratların yaptığı adımlarla yenileşme yaşanırken bugün tutucu bir iktidar bunu yapıyor ve sosyal demokratlar karşı çıkıyor bunun iyi tespit edilmesi lazım.

Hürriyet'ten Fatih Çekirge ise, Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan'ın YAŞ kararlarına şerh koymalarının gerekçelerine dikkat çekerek YAŞ kararlarına mahkeme yolunun açık olmamasından dolayı insan haklarına aykırılığı gerekçesiyle şerh koyduklarını, Gül'ün bu yasayı onaylayarak şerh kararlarının gereğini yerine getirdiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül'ün yasayı onaylamadan önce bu yasa ile ilgili Avrupa Birliği normları açısından sıkı bir incelemede bulunduğunu ve bunun zorunluluk olduğunu gördüğünü onayın da açıdan değerlendirilmesi gerektiğini açıkladı.