ÇAYKUR ALTIN ÇAĞINI YAŞIYOR
Bir zamanlar iflasın eşiğine geldiği ileri sürülen Çaykur, yönetim anlayışındaki değişiklikle bugün altın çağını yaşıyor.
GÖKTÜRK FIRAT
Türk çay sektöründe sahip olduğu yüzde 60 oranındaki pazar payı ile sektörün devi olan Çaykur, 2002 yılından bu yana yaşadığı gelişim ile dikkat çekiyor.
2002 yıllarında iflasın eşiğinde olduğu ileri sürülen kurum bugün yakaladığı grafik ile göz dolduruyor. Resmi açıklamalara göre 2002 yılında Türkiye'nin en büyük 500 kurumu arasında gösterilen Çaykur, pazar payı, marka değeri, ürün kalitesindeki artışlar ile bugün Türkiye'nin en büyük 500 kurumu arasında ilk 32. sıraya yükselmeyi başardı.
Çaykur 2002 yılından bu yana uygulanan yönetim anlayışı ile hazinenin öngördüğü ve hedeflediği oranda yaş çay yaprağı alarak üretim ve satışlarında planlanan programın hiçbir yıl gerisinde kalmadı.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, görevi devraldığı günden bu yana Çaykur'un hedeflerinde sapma yaşanmadığını belirterek, alım politikalarında müstahsile vaat etikleri çay miktarının tamamını aldıklarını ifade etti.
Yüce, "2008 yılında 637 bin ton yaş çay almayı hedeflemiştik 650 bin ton aldık. 2009 yılında 600 bin ton yaş çay yaprağı almayı hedeflemiştik mevsim şartlarındaki olumsuz nedenlerden dolayı ürün rekoltesi düştüğü için 594 bin ton aldık. 2010 yılında ise yine 600 bin ton yaş çay yaprağı almayı hedefledik ilk iki sürgünde üreticimizden 405 bin ton yaş çay yaprağı aldık devam eden 3. sürgün alımlarında şu ana kadar 95 bin ton yaş çay yaprağı aldık. Alımlarımız hedeflediğimiz 600 bin tona ulaşana kadar devam edecektir. Hedeflediğimiz rakamlarda bir sapma söz konusu değildir. Müstahsilimize vaat ettiğimiz oranda yaş çay yaprağını aldık almaya da devam ediyoruz" dedi.
EN BÜYÜK 500 KURUM ARASIDA 32. OLDU
Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, Çaykur'un son 7 yıl içerisinde Türkiye'nin en büyük 500 kurumu arasında 13 basamak yükselerek 32. sıraya ulaştığını belirterek, "2002 yılında Çaykur Türkiye'nin en büyük 500 kurumu arasında 45. sıradaydı. Bugün ise 32. sırada. Biz Rize adına bu gelişmeden ve büyümeden gurur duyuyoruz. Bu rakamlar devletimizin resmi kaynaklarının açıkladığı rakamlardır. 2002 yılında Çaykur üreticisinden 552 bin ton yaş çay yaprağı alırken 2009 yılında 594 bin ton almıştır. 2002 yılında 94 bin ton kuru çay satışı gerçekleştiren kurumumuz 2009 yılında kuru çay satış rakamını 110 bin tona yükseltmiştir. 2002 yılında yüzde 17.07 oranındaki üretim randımanı yüzde 18.82'ye yükselmiştir. 2002 yılında 100 kilo yaş çaydan 17.07 kilo kuru çay üretilirken 2009 yılında ise 100 kilo yaş çaydan çok daha kaliteli 18.82 kilo kuru çay elde edilmiştir. Kurum 2002 yılında 18 bin 343 personeliyle 554 bin ton yaş çay yaprağı işlerken, 2009 yılında ise 12 bin 564 personelle 594 bin ton yaş çay yaprağı işlenmiştir" diye konuştu.
ÇAYKUR SEKTÖRÜN YÜZDE 60'INA HAKİM
Çaykur'un Türk çay sektörünün ortalama yüzde 60'ını elinde tuttuğunu ifade eden Yüce, "2007 yılında özel sektör işletmelerinin tümü 474 bin ton yaş çay yaprağı alırken kurumumuz 658 bin ton yaş çay yaprağı aldı. 2008 yılında ise özel sektör işletmeleri 464 bin ton kurumumuz ise 650 bin ton aldı. 2009 yılında ise Çaykur 594 bin ton yaş çay yaprağı alırken özel sektör işletmelerinin aldığı toplam yaş çay miktarı 509 bin ton oldu" ifadelerini kullandı.
Yüce, her yıl KİT komisyonları tarafından denetlendiklerini hatırlatarak, "Göreve geldiğim yıl önceki döneme ait hesap ve faaliyetlerden dolayı Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verilen 53 soru önergesine cevap vermek zorunda kalmıştık. Geçtiğimiz yıl gerçekleşen son denetimlerde ise sadece bir soru önergesine cevap vermek zorunda kalan bir kurum olduk. Yapılan denetimlerde hesaplarımız ve faaliyetlerimiz sorunsuz bir şekilde ibra edilmiştir" şeklinde konuştu.
Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, AK Parti Rize Milletvekili Ali Bayramoğlu'nun kurum ve şahsına yönelik yaptığı, "Çaykur kötüye gidiyor, Genel Müdür bizim memurumuzdur. Genel Müdür kim ki bana sert çıkacak. Haddini bilecek. O atanmış ben seçilmişim" şeklindeki açıklamalarının kendisine hatırlatılması üzerine, "Ben seçilmişlikten atanmışlığa gelen birisiyim. Benimde seçildiğim günler oldu. Benim gündemimde seçilmiş ve atanmış gibi bir sorun yok. Benim gündemimde müstahsile daha iyi nasıl hizmet ederim bunun hesabı var" ifadelerini kullandı.