Türkiye’nin önde gelen perakende gruplarından biri olan Boyner Holding’in Murahhas Üyesi Cem Boyner, "Sokaktaki insan da aslında alışveriş için can atıyor çünkü şartlar çok cazip ama herkesin bir desteğe, motivasyona ihtiyacı var. Müşteriyi iyi okumak lazım. Kiminin ilave ödeme vadesine, kiminin sadece ’buyrun bekliyoruz’ mesajına ihtiyacı var" dedi.

Bu yıl yüksek oranlı indirimler olmayacağını da savunan Cem Boyner, "Çünkü arka arkaya devam eden büyümeler sonrası piyasaların çökmesi ile satışlar aniden durdu ve herkes krize stokta yakalandı. Kasımda başlayan yüksek vahşi indirimlerle stoklar temizlendi. 2009’a sütten ağzı yanmış giren sektör de yüzde 40 civarında siparişlerini kıstı ya da iptal etti. Dolayısıyla bu yıl erken ve yüksek oranda indirimler beklememek lazım, çünkü mal olmayacak. Mağazalar sezona çok kısıtlı stokla giriyor" diye konuştu.

Her şeyin sonu değil

Türkiye gibi dinamik bir ülke için ’her şeyin sonu geldi’ demenin çok yanlış olduğunu ifade eden Boyner, şunları söyledi: "Evet her şeyin küçüldüğü bir dönemde yapıyoruz. Ya bunu kabul edeceksiniz ya da tam tersi açılmaya destek olacaksınız. Ertelenen yaşam baharın ilk güneşiyle yeniden başlayacak. Önümüzde en önemli alışveriş zamanları var; sömestre tatili, kayak mevsimi, sevgililer günü, yeni sezon, anneler günü, babalar günü, karne ve mezuniyetler, yaz tatili, yaz düğünleri. Tüm bunları düşünerek kesinlikle umutsuz değiliz."

Obama rüzgárı fırsat

"Krizden ’gına’ geldi" diyen Cem Boyner, şöyle devam etti: "İnsanlar artık tekrar yaşamak istiyor. ABD Başkanı Obama’nın gelişi bir-iki aylık da olsa küresel anlamda bir heyecan fırtınası olacak. O moral sürerken Türkiye de IMF ile anlaşır ve krize karşı etkin önlemler alırsa herkesin kabul ettiği bu küçülmeye ’dur’ deme şansı çok yüksek. Bunu kaçırmayalım. Güven ve moral eksikliğini yok etmek için iyi fırsat var. 2009’un berbat bir yıl olacağına dair bir kabul var. Bunun aksi söylendiği takdirde sanki dünyanın en önemli gerçeğinin inkarı gibi oluyor. Ben yine de bu kabulü sorgulamak lazım diye düşünüyorum. Türkiye bu krizden az hasarla çıkarsa birinci lige yaklaşır."

Reklamın tam zamanı

CEM Boyner, kriz nedeniyle reklam bütçelerinin kısılmasına karşı olduğunu söyledi ve "Biz aksine reklama devam edeceğiz. Zaman susma zamanı değil. Böyle zamanlarda müşteri ile iletişimi kaybetmemek, hatta arttırmak lazım. Diğer taraftan gazeteler ve TV’ler fevkalade iyi fiyatlar ile karşımıza çıkıyor. Bunun hakkını verip bu yıl yoğun reklam vermeyi düşünüyoruz" dedi.

Hükümet krizi hiç yönetmiyor

CEM Boyner, hükümetin ekonomik krize yaklaşımını da eleştirdi. "Şu an yerel seçimler hükümetin yegane kaygısı. Hükümet bu krizi kötü yönetiyor değil, hiç yönetmiyor. İyi yönetmekten önce yönetmeye talip olmak lazım. Krizi görmezsek, kriz de bizi görmeden geçer gibi bir anlayış var. Bu böyle olmayacak. Dünyanın pek çok ileri demokrasilerinde hesap vermenin ileri düzeylerde olduğu demokrasilerde bile bankalara ve ekonomiye güven sağlamak için adımlar atılıyor."

Çarşafın altına saklanıp beklemek olmaz

BOYNER Holding Murahhas Üyesi Cem Boyner, Boyner Grubu’nun kriz stratejisiyle ilgili olarak da "Öyle kriz var korkusuyla çarşafın altına saklanıp sıramızı bekleyecek halimiz yok. Kabul edip beklersen gelip seni vurur, savaşırsan seni geçer bir sonrakini vurur. Mücadele edeceğiz. Sürekli satış düşünüyoruz, sürekli müşteriye yararı olmayan giderleri kısıyoruz. Bizim şirketlerimizde üst yönetim, kendi ücretlerinde gönüllü yüzde 10 indirime gitti. Mağazalara trafik yaratacak yaratıcı fikirleri uçuşuyor kafalarımızda" dedi.