Binlerce Seveni Uğurladı
Osman Yağmurdereli, dün gözyaşları içinde toprağa verildi.
Yağmurdereli, son yolculuğuna ailesinin yanı sıra, siyaset ve sanat dünyasından dostları ile vatandaşlar tarafından dualarla uğurlandı. Cenaze namazına bakanlar ve milletvekilleriyle katılan Başbakan Tayyip Erdoğan da, cenaze arabasına kadar tabuta omuz verdi. Osman Yağmurdereli'nin naaşı öğle saatlerinde Zincirlikuyu morgundan alınarak Göktürk'teki evine götürüldü.
Yağmurdereli'nin cenaze aracına aralarında sanatçıların da bulunduğu 15 araçlık konvoy eşlik etti. Ünlü yapımcının eşi Esin Yağmurdereli, cenaze aracını gözyaşları içinde karşıladı. Yağmurdereli için evinin önünde Kur'an-ı Kerim okunarak dualar edildi. Helallik alındıktan sonra naaş Atatürk Kültür Merkezi'ne getirildi. Yağmurdereli'nin Türk bayrağına sarılı tabutu sahneye konulduktan sonra güllerle süslendi.
Kemerburgaz'da bulunan evindeki törenin ardından merhumun cenazesi, bakımda olduğu halde açılan Atatürk Kültür Merkezi'ne getirildi. Türk bayrağına sarılı naaş, sahne üzerinde hazırlanan platforma yerleştirildi. Naaşın önüne, Yağmurdereli'nin fotoğrafı, yan tarafına kırmızı güllerle yapılmış kalbin içine "Esin Yağmurdereli" yazılı bir çelenk yerleştirildi.
Bir süre önce tartıştığı piyanist Fazıl Say da, törene çelenk gönderdi. Tabutun iki ucunda, tören boyunca dört polis nöbet tuttu. Katılımcıların gözyaşlarını tutamadığı törende, Bayındırlık Bakanı Faruk Özak ile Gülben Ergen, Yağmurdereli'nin eşi Esin Yağmurdereli'yi teselli etmeye çalıştı. Esin Hanım, yanında oturan Özak'a "Eşim son zamanlarda sürekli saatin kaç olduğunu soruyordu. Vefat edeceğini saatine kadar biliyordu sanki." dedi.
Törende ilk konuşmayı Bakan Özak yaptı. Yağmurdereli ile 50'li yıllarda sınıf arkadaşı olduklarını belirten Özak, 2006 yılında Yağmurdereli'nin hastalığı teşhis edildiği zaman yanında olduğunu söyledi. Özak, ünlü yapımcının daha sonra kendisine siyasete atılmak istediğini kaydettiğini vurguladı. Özak "Ben de bunu Başbakan'ımıza aktardım. O da 'Osman'a söyleyin. Başvurusunu yapsın.' dedi. Yağmurdereli'ye bunu söyleyince çok sevindi. Meclis'te büyük bir sevgi ve saygıyla karşılandı. Sanat ile ilgili sorunları çözmek için çok güzel projeleri vardı." diye konuştu.
Özak, Yağmurdereli'nin kendisine "Cenazem muhteşem ve kalabalık olacak." dediğini de aktardı. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise "Hepimiz için kaçınılmaz olan bu yolculuğa çıkarken önemli olan arkamızda ne bıraktığımızdır. Osman Yağmurdereli çok güzel şeyler yaparak iyi işler bıraktı." ifadelerini kullandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da, merhumu şu sözlerle anlattı: "Sevilmenin sevmekten geçtiğini bilen bir insandı.
Siyasete de çok kolay adapte oldu. 'Millete hizmet etmek için Parlamento'ya gireceğim.' diyordu. Yirmi gün önce ziyaret ettiğimde benden Aşiyan Mezarlığı'nda bir yer istedi. 'Allah gecinden versin' dedik ve gülüştük." Konuşmaların ardından, törene katılanlar cenazenin önünden saygı geçişi yaparak, tabutun üzerine çiçek bıraktı. Bazı sanatçılar Yağmurdereli'nin fotoğrafını öptü. Esin Yağmurdereli de eşinin tabutunu ve fotoğrafını öperek, çiçek bıraktı ve dua etti. Polis mangasınca omuzlara alınan cenaze, gözyaşları arasında Fatih Camii'ne götürüldü.
Fatih Camii'nde ikindi namazını müteakiben kılınan cenaze namazına Osman Yağmurdereli'nin eşi Esin Hanım ve ağabeyi Levent Yağmurdereli, ablası Yasemin Gözendor'un yanı sıra TBMM Başkanı Köksal Toptan, Başbakan Tayyip Erdoğan, Başbakan yardımcıları Cemil Çiçek, Hayati Yazıcı, Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş katıldı.
Sanat camiasından ise İbrahim Tatlıses, Mehmet Aslantuğ, Adnan Şenses, Selami Şahin, Seda Sayan, Eşber Yağmurdereli, Mahsun Kırmızıgül, Memet Ali Alabora, Ferhat Güzel, Emrah İpek, Bülent Ersoy, Ferdi Tayfur, İsmail Türüt, Kamil Sönmez, Faruk Tınaz, Erol Evgin son yolculuğunda ünlü yapımcıyı yalnız bırakmadı. Cenaze namazını İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı kıldırdı. Ardından Yağmurdereli için helallik istedi. Duanın ardından Başbakan Erdoğan ve bakanlar tabuta omuz vererek, cenaze aracına kadar taşıdı. Yağmurdereli'nin cenazesi, vasiyeti üzerine Aşiyan Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Sanatçı dostları: Hepimiz onun ekmeğini yedik
Gülben Ergen: Herkes tarafından çok sevilen bir insandı. Hepimiz onun ekmeğini yemişizdir. Mesleğine çok saygılı ve mesleğini çok seven birisiydi. Çok merhametli ve iyi kalpli biriydi. Yapacağı birçok proje vardı.
Kamil Sönmez: Kırk yıllık can dostumu kaybettim. Her an beraberdik. Acım çok büyük.
Armağan Çağlayan: Çok üzgünüm. Partisinin kapatılmadığını öğrendiği için mutlu gitmiştir.
Emel Sayın: Dostumu, arkadaşımı, kardeşimi kaybettim. Büyük acı duyuyorum. Hasta haliyle bile bizi çok güldürdü. Onu hastanede ziyaret ettiğimde bana "İyileştikten sonra her şeyi bırakıp tamamen Ankara'ya yerleşmek istiyorum. Ve Ankara'da siyaset yaparken ölmek istiyorum." dedi.
Mahmut Tuncer: Fakirliğinde de zenginliğinde de aynıydı. Kişiliğinden hiçbir zaman ödün vermedi. Çok üzgünüm.
Oya Aydoğan: Sevecendi, tipi gibi tontondu, sıcak kanlıydı. Daha yapacak çok şeyi vardı. Daha yapacağı çok diziler vardı. Meclis'te sanatçılar için yapacağı çok şey vardı. En azından telif yasasını çıkarabilirdi. Sanatçılar bu konuda çok mağdurlar. Hepimizin başı sağ olsun. Çok erken gitti.
Emrah: Çok zor bir durumdayım. Osman abi bizim canımızdı. Onu kaybetmenin acısını duyuyorum. En son onu hastanede ziyaret ettiğimde ona 'Seni çok seviyorum.' dedim. O da bana 'Ben de seni çok seviyorum.' dedi.
Kürşat Sabancı: Hastanede bir süre sohbet etmiştik. O kadar inanmıştı ki iyi olacağına 'Ben halkın duasıyla ayakta kalacağım ve bu hastalığı mutlaka yeneceğim.' dedi. Hep sevilecek ve aynı kalacak güzel bir iz bıraktı.
Erol Evgin: Dostluğuyla, neşesiyle, insan ilişkileriyle, yardımseverliğiyle değerli bir insandı. Sanatçı yapısını çok iyi bildiği için iyi de bir yapımcı olmuştu. Çok büyük bir kayıp. Türk milletinin başı sağolsun.
Davut Güloğlu: Kendimi önceleri inandıramamıştım ama ölüm hepimizin başına gelecek. Çok önemli projeleri vardı. Dostlarını aşırı severdi. Yeri gerçekten doldurulamayacak bir insan. Hepimizi her haliyle eğlendirirdi. En son onu ziyaret ettiğimde 'Bu hastalık beni çok yordu.' dedi. O zaman ben anlamıştım vefat edeceğini.
Ayten Gökçer: Kendisini insan olarak tanımaktan çok mutluluk duydum. Esin Yağmurdereli ile 4 gün önce telefonda konuştuk. Bana 'Biraz problem geçirdi, ama bunu da atlatacak.' dedi. Ama galiba Allah hep sevdiklerini yanına alıyor. Osman nur içinde yatsın. O kadar güzel şeyler yaptı ki onlar yeter.
Garo Mafyan: 'Meclis'te sanatın sesi sustu. Ona "Tombişim'' diye hitap ederdim. Duyduğum acı tarif edilemez. Ancak bir ömre yakın arkadaşlığın görsel boyutu sona erdi.
Kaynak: