'BDP'nin bu hareketi affedilemez'
Kapatılan DEP'in Kurucu Genel Başkanı Yaşar Kaya, anayasa değişikliğine destek verilmesi gerektiğini belirtti.
BDP'nin bu noktada iyi bir imtihan veremediğini söyleyen Kaya, "Maalesef, (CHP ve MHP'nin) yanında, ret cephesinde yer almıştır." dedi. Yaşar Kaya, bu durumun affedilemez olduğunu kaydederken, BDP'nin tavrında yüzde yüz İmralı'nın etkisinin olduğunu dile getirdi.
Kürt siyasetinin önemli isimlerinden, kapatılan Demokrasi Partisi'nin (DEP) eski Genel Başkanı Yaşar Kaya, BDP'yi anayasa değişikliği konusundaki tavrından dolayı eleştirdi. "Demokrasinin önünü açan, Kürt sorununu açan, Ergenekon'u biraz daha sindiren bir anayasa değişikliği geldi Meclis'e." diyen Kaya, BDP'nin, MHP ve CHP'nin yanında yer almasının affedilemez olduğunu belirtti. Kaya, "Maalesef bugün legal Kürt partisi ret cephesinde yer almıştır. Bu, içler acısı bir durumdur." ifadesini kullandı.
Türkiye'de şu anda iki önemli olay olduğuna dikkat çeken Yaşar Kaya, bunun Ergenekon davası ile Kürt sorunu olduğunu ifade etti. Ergenekon davası ile Türkiye Cumhuriyeti'nin kurtarılmaya çalışıldığını söyleyen Yaşar Kaya, "Bu dava ile İttihatçı geleneği silinmeye, ordunun vesayeti kırılmaya çalışılıyor. İkincisi de anayasa değişikliği yapılarak bazı şeyler rahatlatılmaya çalışılıyor. Her ne kadar Kürt aydınlarını tatmin edecek bir anayasa değişikliği olmasa bile, biz bütün bu değişikliklere, bu ilerleyici adımlara destek vermeliyiz. Arka çıkmalıyız ve bunlar yürümeli. Ben can-ı gönülden destekliyorum. Bunun arkası gelecektir. Türkiye muhakkak eksiksiz bir demokrasiyi mutlaka görecektir." ifadelerini kullandı. Anayasa değişikliğini desteklemeyenin, değişikliği reddediyor anlamını taşıdığına dikkat çeken Kaya, "Anayasa değişikliğine destek vermeyen, cunta anayasasını sırtına ve arkasına alıyor demektir. Bu da Kürt siyasi tarihi ve özgürlük mücadelesi için kara bir lekedir. Bunu silmek kolay olmayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
CHP ve MHP'yi de eleştiren Kaya, bu partilerin demokrasinin önünü tıkamaktan başka bir şey yapmadığını savundu. Yaşar Kaya, şöyle devam etti: "Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir muhalefet olmaz. Dünyanın her yerinde muhalefet, memleket meselelerinin kulağını tutar Meclis'e getirir. Bunu çöz der. Çözmesen git der iktidara. Türkiye'de maalesef böyle değil ve böyle olmuyor. Türkiye'de iktidardaki parti demokrasinin önünü açmak istiyor. Kürt sorununda adımlar atmak istiyor. Ama CHP karşı çıkıyor. İkincisi de MHP'dir."
BDP'NİN TAVRINDA İMRALI'NIN ETKİSİ VAR
Yaşar Kaya, BDP'nin anayasa değişikliğine karşı tutum almasında Abdullah Öcalan'ın da etkisi olduğunu kaydetti. Siyasi partilerin bazı fonksiyonları olduğuna dikkat çeken Kaya, bunları BDP'de göremediklerini kaydetti. BDP'nin anayasa değişikliğine destek vermemesinde 'yüzde yüz İmralı'nın etkisinin' olduğunu vurgulayan Kaya, şu ifadeleri kullandı: "Bu herkesçe biliniyor. Adeta İmralı uzaktan kumanda ile bu partiyi idare etmektedir. Bu da siyasi tarih bakımından ve Kürtlerin özgürlük mücadelesi bakımından büyük bir handikaptır. İmralı ne diyorsa onunla hareket ediyorlar. O bakımdan bu partinin kişisel bir karakteri, kişisel bir yapısı ve şahsiyeti yoktur diyebiliriz."
Türkiye'de Kürtlerin yeni bir partiye ihtiyaç duyduğunu vurgulayan DEP'in Kurucu Genel Başkanı Kaya, bunun 'yüzünü Batı'ya dönen, devrimci, demokrat, yurtsever ve liberal bir parti olması' gerektiğini sözlerine ekledi. ZAMAN
Kürt siyasetinin önemli isimlerinden, kapatılan Demokrasi Partisi'nin (DEP) eski Genel Başkanı Yaşar Kaya, BDP'yi anayasa değişikliği konusundaki tavrından dolayı eleştirdi. "Demokrasinin önünü açan, Kürt sorununu açan, Ergenekon'u biraz daha sindiren bir anayasa değişikliği geldi Meclis'e." diyen Kaya, BDP'nin, MHP ve CHP'nin yanında yer almasının affedilemez olduğunu belirtti. Kaya, "Maalesef bugün legal Kürt partisi ret cephesinde yer almıştır. Bu, içler acısı bir durumdur." ifadesini kullandı.
Türkiye'de şu anda iki önemli olay olduğuna dikkat çeken Yaşar Kaya, bunun Ergenekon davası ile Kürt sorunu olduğunu ifade etti. Ergenekon davası ile Türkiye Cumhuriyeti'nin kurtarılmaya çalışıldığını söyleyen Yaşar Kaya, "Bu dava ile İttihatçı geleneği silinmeye, ordunun vesayeti kırılmaya çalışılıyor. İkincisi de anayasa değişikliği yapılarak bazı şeyler rahatlatılmaya çalışılıyor. Her ne kadar Kürt aydınlarını tatmin edecek bir anayasa değişikliği olmasa bile, biz bütün bu değişikliklere, bu ilerleyici adımlara destek vermeliyiz. Arka çıkmalıyız ve bunlar yürümeli. Ben can-ı gönülden destekliyorum. Bunun arkası gelecektir. Türkiye muhakkak eksiksiz bir demokrasiyi mutlaka görecektir." ifadelerini kullandı. Anayasa değişikliğini desteklemeyenin, değişikliği reddediyor anlamını taşıdığına dikkat çeken Kaya, "Anayasa değişikliğine destek vermeyen, cunta anayasasını sırtına ve arkasına alıyor demektir. Bu da Kürt siyasi tarihi ve özgürlük mücadelesi için kara bir lekedir. Bunu silmek kolay olmayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
CHP ve MHP'yi de eleştiren Kaya, bu partilerin demokrasinin önünü tıkamaktan başka bir şey yapmadığını savundu. Yaşar Kaya, şöyle devam etti: "Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir muhalefet olmaz. Dünyanın her yerinde muhalefet, memleket meselelerinin kulağını tutar Meclis'e getirir. Bunu çöz der. Çözmesen git der iktidara. Türkiye'de maalesef böyle değil ve böyle olmuyor. Türkiye'de iktidardaki parti demokrasinin önünü açmak istiyor. Kürt sorununda adımlar atmak istiyor. Ama CHP karşı çıkıyor. İkincisi de MHP'dir."
BDP'NİN TAVRINDA İMRALI'NIN ETKİSİ VAR
Yaşar Kaya, BDP'nin anayasa değişikliğine karşı tutum almasında Abdullah Öcalan'ın da etkisi olduğunu kaydetti. Siyasi partilerin bazı fonksiyonları olduğuna dikkat çeken Kaya, bunları BDP'de göremediklerini kaydetti. BDP'nin anayasa değişikliğine destek vermemesinde 'yüzde yüz İmralı'nın etkisinin' olduğunu vurgulayan Kaya, şu ifadeleri kullandı: "Bu herkesçe biliniyor. Adeta İmralı uzaktan kumanda ile bu partiyi idare etmektedir. Bu da siyasi tarih bakımından ve Kürtlerin özgürlük mücadelesi bakımından büyük bir handikaptır. İmralı ne diyorsa onunla hareket ediyorlar. O bakımdan bu partinin kişisel bir karakteri, kişisel bir yapısı ve şahsiyeti yoktur diyebiliriz."
Türkiye'de Kürtlerin yeni bir partiye ihtiyaç duyduğunu vurgulayan DEP'in Kurucu Genel Başkanı Kaya, bunun 'yüzünü Batı'ya dönen, devrimci, demokrat, yurtsever ve liberal bir parti olması' gerektiğini sözlerine ekledi. ZAMAN