Başbakanı mosasad mı dinliyor?
Başbakan Erdoğan’ın 'ofisimde dinleme cihazları bulundu' açıklamasının ardından, tüm dikkatler bu konuya yöneldi. A Haber’de Duygu Leloğlu’nun sunduğu Satır Arası programına konuk olan Özal'ın eski müsteşarı, Sabah Gazetesi Yazarı Hasan Celal Güzel dinlem
Ergenekon yapılanması kırıldığı için dinleme yapabileceğini sanmıyorum diyen Güzel, Mossad ve Alman İstihbaratı'nın Türkiye üzerinde dinlemelerini arttırdığını da ifade etti.
BAŞBAKAN'IN OFİSİ DİNLEMELERE KARŞI KORUNUR, AMA TAM KORUMA SAĞLANAMAZ
Başbakanın bile çalışma odası dinleniyorsa, o zaman halk "biz hapı yuttuk" der, öyle de diyor zaten. Başbakanlık müsteşarıyken, merhum Turgut Özal ile çok yakından çalışırdım, hem onun hem de kendi odamı sık sık Emniyete ve MİT'e arattırırdım. Zaman zaman böcek bulunduğu da olurdu. Aslında o böcek meselesi teknolojik olarak çok ileri bir tekniği göstermiyor. Böcek yıllardır uygulanıyor. Belki hacmi biraz daha daraldı, Her tarafa girip çıkmaya başladı. Bütün mesele Başbakan'ın çalışma ofisine birilerinin girmesi ve bir şeyi yerleştirmesi. Sayın Başbakan ve yakınındakiler bu şekilde dinlenmeye mani olmak için tedbirler de alabiliyorlar. Benim bildiğim kadarıyla sayın Başbakan'ın ofisleri çok çeşitli dinlemelere karşı korunuyor. Aslında tam koruma da kolay kolay sağlanamaz. Benim de yakın dostum rahmetli Adnan Kahveci, elektronik istihbarat doktorası yapmıştı. O şöyle söylerdi: Eğer hiç dinlenmek istemiyorsanız yarım metre kalındığında, duvarı, tabanı ve tavanı olan, röntgen de çektirip içinizde de bir şey olamadığından emin olup çırılçıplak girerseniz o zaman dinlenilmezsiniz derdi. Tabi biraz mübalağa da var, böyle bir şey olamaz.
ÖZAL GİZLİ KONUŞMALARINI BAHÇEDE GERÇEKLEŞTİRİRDİ
Rahmetli Özal bundan şüphelenirdi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, İstihbarat Teşkilatı'nın, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin dinlemesinden pek fazla gocunmazdık. Aslında tabi onların da dinlenmesi lazım. Ama özellikle yabancı istihbarat servislerinin bazı devlet sırları konusunda dinleme yapıp bilgi edinme ihtimali çok canımızı sıkardı. Onun için Rahmetli Özal, bana çok önemli ve kimsenin bilmemesi geren bir şey söylemek istediği zaman hadi bahçeye çıkalım derdi. Başbakanlık konutunda, bir yandan da uzaktan okunmasın diye ağzımızı kapatarak, sesimizi az yükselterek konuşurduk. Ama bu daha çok devlet sırrı mahiyetinde, özellikle yabancı servislerin öğrenmemesi gereken konularda olurdu. Yabancı servis meselesi çok önemlidir. Özellikle problemli olduğumuz bazı ülkelerin servisleri bu konuda çok aktif olmuşlardır. Türkiye güçlendikçe, geliştikçe küresel bir aktör haline geldikçe bu dinlenme konusunda, dış istihbarat konusunda da risk artar. Bunu tam sıfıra indirmek mümkün değil.
DERİN DEVLETİN GÜCÜNÜN KIRILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Ben derin devletin gücünün aynen devam ettiği kanaatinde değilim. Gücünün kırıldığını düşünüyorum ama devam da ediyor. Sayın Başbakan da bu şekilde ifade etti, "hala demek ki derin devlet var, tam ortadan kaldırılmadı" dedi. Zaten bu tip örgütlerin devamı gayet normal. Tamamen yok edilmesi çok zor. Birkaç bin dolarlık bir araçla siz dinleme yapabiliyorsunuz. Sadece böcek meselesi de değil. Camın titreşiminden konuşulanlar dışarıda belli bir mesafedeki araçlar tarafından alınabiliyor. Bunun sıfıra indirilmesi çok zor. Telefon dinlemek için ille Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, İstihbarat Teşkilatı'nın, Genelkurmay Başkanlığı'nın cihazlarının olması gerekmiyor. Gazeteciler bile, bazen çok basit telsizlerle polis telsizlerini dinleyip, bazı telefon konuşmalarına girebiliyorlar. Teknoloji böyle oldukça sıfıra indirmek çok zor. Bir defa şu paranoyadan kurtulmak lazım, telefonu dinlenen kişinin bu dinlenmeye gerçekten değer olması lazım. Normal vatandaşın telefonu neden dinlensin. Bakkal Mehmet efendinin telefonu neden dinlensin? Dinleme imkanı var, Türkiye'de 100 milyon telefonu aynı anda dinleyebilirler. Ama dinlemezler, çünkü dinleme meselesi önemli değil, bir de değerlendirme yapmak lazım.
DEVLET ADAMLARI DIŞ SERVİS DİNLEMELERİNE DİKKAT ETMELİ
Gayet tabi devlet başkanlarının, başbakanların, bazı bakanların, siyasi parti liderlerinin bu konularda çok dikkatli olması lazım. Bu insanlar hakkında, özellikle özel hayatları bakımından onları yıpratacak gözden düşürecek operasyonlar en yakınları tarafından yapılıyor. O parti, o camia içinde belli yerlere gelmek isteyen, belli kişileri gözden düşürmek isteyen kimseler bunarlı kolaylıkla yapabiliyorlar. Bunun için herkesin hareketine dikkat etmesi gerekiyor. Dinleme kaynakları en yakından başlıyor, diyelim ki CHP lideri dinlenmişse, önce çok büyük ihtimalle kendi partisi içinden dinlenmiştir. MHP meselesi de çok büyük ihtimalle, parti içindeki bir takım problemlerle ilgilidir. En kolay ihtimal bu. Ondan sonra biraz daha zoruna gidiyorsunuz, mesela emniyet birimi içinde çeşitli sebeplerden dolayı hizipleşmeler var. O hiziplerin bir tanesi de bunu yapabiliyor. Aynı şekilde MİT'in böyle bir şeyi başbakana yapma ihtimali sıfır. Ama teşkilat içinde dış servislerle ilişkisi olan belli çevreler bunu yapabilirler.
MOSSAD VE ALMAN İSTİHBARATI TÜRKİYE ÜZERİNDE DİNLEMELERİNİ ARTTIRDI
Bizim en çok dikkat etmemiz gereken, dış servislerin dinlemesidir. Türkiye canlandıkça, iddiası arttıkça, küresel bir güç haline gelirken, bütün fütürologlar asrın ortasında Türkiye'yi en büyük güçlerden birisi olarak gösterirken, elbette Türkiye dış istihbarat servisleri için çok cazip bir hale geliyor. Bu konuda aramızda problem meydana gelen İsrail dolayısıyla dünyanın en mükemmel işleyen istihbarat servislerinden biri olan Mossad'ın bu konularda çok fazla rolü olduğunu düşünüyorum. CIA de elbette çok güçlü bir servistir. Yine Alman İstihbaratı'nın Türkiye üzerindeki dinlemelerinin arttığı yine edinilen bilgilerden birisidir. Son zamanlarda iyi ilişkilerimiz olan Rusya Federasyonu'ndaki KGB konusunu da ihmal etmemek lazım.
ERGENEKON YAPILANMASI KIRILDIĞI İÇİN DİNLEME YAPABİLECEĞİNİ SANMIYORUM
Sayın Başbakan'ın en fazla dış servisler ve yabancı servislere dikkat etmesi lazım. Ondan sonra içimizdeki birimler ve özel birimler; mafya tipi, Ergenekon tipi birimler söz konusu olabilir. Ergenekon son davalarla ve tutuklamalarla çok büyük darbe almıştır. Onların tamamen yok olması mümkün olmayabilir ama onların güçlü bir dinlemeye gidebileceklerini zannetmiyorum. Ben yabancı servislerin öncelikle dinleme yaptıkları kanaatindeyim.
Ahaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.