Başbakan Erdoğan, parti genel merkezi önündeki kalabalığı Rabia işaretiyle selamladı. AK Parti ile 8. seçiminden de zaferle ayrılan Başbakan Erdoğan, Ankara'da parti genel merkezinin balkonundan beklenen konuşmasını gerçekleştirdi.

Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları;

Az önce binlerce kişinin doldurduğu Üsküp'teki meydana telekonferans yoluyla seslendim. Sizin heyecanızını paylaştılar.

Allah'a bize böyle büyük bir zafer kazandırdığı için şükürler ediyorum. Ya Rab' sen ne büyüksün. Dünyanın her yerinde zaferimiz için ellerini gönüllerini duaya açan dost ve kardeşlerimize teşekkürü ediyorum. Filistin'de gözü seçimde olan ve Türkiye'nin zaferini kendi zaferi gören, Mısır'da bizim zaferimizi çok iyi anlayan kardeşlerime teşekkür ediyorum. Dünyanın heryerinde zaferimizi bizle kutlayanlara teşekkür ediyorum.

Elbette en büyük teşekkür bu aziz millet hak ediyor. Kardeşlerim siz Büyük Türkiye'ye sahip çıktınız.

Siz en başta kendi iradenize kendi geleceğinize siyasete, partinize sahip çıktınız. Siz sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Ne dediler 25 Mart'tan sonra kaos gelecek dediler. Ulusal güvenliği çiğneyen vatan hainlerini gördük. CHP'nin genel müdürü yüzde kaç oy alsa ben kazandım diyecekti.

Ama ben ne dedim. Bu seçimden birinci çıkmazsam bırakırım dedim. Fakat genel müdür açıklama yaptı. Yüzde 40'ın altında alırsam giderim dedi. Yüzde 26 aldı. Gidemedi. Aynı şekilde diğeri. Yüzde 14-16 alıyor. Kaç yıldır orada oturuyor. O da gidemez. Sandıkta bugün dünyaya mesaj verdiniz. Türk milleti geçilmez dedi. Millet eğilmez, Türkiye yenilmez dedi. Kardeşlerim bunlar Haşhaşiler'e rahmet okutur. Bunlar Haşhaşiler'i de aştı. Sandık sonuçları kimin kazandığından çok kimin kaybettiğini gösterir. Kaset, montaj ve çamur siyaseti kaybetti. Hedefsiz siyaset bugün kaybetti.

Ey genel müdür. Elinizde bu kasetler olmasaydı bu seçimde ne konuşacaktınız? Kirli ilişkiler ve adı konulmamış ittifaklar bugün kaybetti. Vesayetçi odaklar bugün milletten Osmanlı şamarını yemiştir. Bugün milletine tepeden bakan milletin tercihlerini hafife alan kibir sandıkta bir kez daha yenilmiştir. Ey Pensilvanya, ne oldu sandıkta bugün irade kazandı. Ne oldu? 21. yüzyılda 2014 Türkiye'sinde halka hala darbe beklentisi içinde siyaset dışı müdahalelerle Türkiye'ye rota çizme hevesinde olanlar yine kaybetti. Türkiye'nin tüm sorunlarını çözüm meydanı siyasettir. Kimin ne meselası varsa bunu siyasetle çözme meselesi varsa sandıkta çözmelidir. Biz muhalefet partilerine çağrıda bulunuyoruz. Acaba biz niye yüzde 55-60 almadık diye düşüneceğiz. Sizin böyle bir düşünceniz var mı? Biz neden daha az oy aldık diye kendimizi sorgulamalaıyız. Onlar da artık kendilerini sorgulasın. Neye üzüldüm biliyor musunuz? Bana iftira atılmasını geçtim, Dışişlerimizin dinlenmesi konusunda şu muhalefetin bir sözünü duydunuz mu? Biz casusluğa karşı hükümetimizin yanındayız demediler. Bir şey bekliyorlardı. Ekonomimiz çöktü mü? Daha da güçleneceğiz. Demokrasimiz de güçlenecek. Türkiye'nin 77 milyonunu aynı dilini konuşan muhalefete ihtiyaç var. Krizden beslenen muhalefet anlayışı ülkeye fayda getirmiyor. İstikrar ve kibir muhalefeti artık son bulmalıdır. Millet, istikbaline uzanan eli sandığa gömmüştür. Rabbim bu aziz milleti korusun diye dua ediyorum. Bu millet dünyanın umududur. Rabbim bu milleti her türlü tuzağa karşı korusun diye dua ediyorum. Biz büyük bir davanın hammallarıyız. Yarın biz olamayacağız ama bu dava devam edecektir. Dünya var oldukça ay yıldızlı bayrağımız en yüksek burçlarda dalgalanmaya devam edecek. Bu arada size şunu hatırlatmak istiyorum. Rabbime şükürler olsun. Bize bu davayı sürdürme şerefi verdi. Rabbim hangi sorumluluğu verdiyse onu yüceltmeye çalıştık. Bundan sonra da üzerimize hangi yük yüklenirse ona da sahip çıkmaya çalışacağız. Türkiye'ye teşekkür ediyorum. Aylardır dualarınız eksik etmeyen, dedelere, ninelere, çocuklara, hanımefendilere, beyefendilere teşekkür ediyorum. Bize inananlara teşekkür ediyorum.