Baro 367 Sabih'in İzinde!
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, Anayasa değişikliği teklifinin bu haliyle kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldıracağını iddia etti.
İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, Anayasa değişiklik paketinin Cumhurbaşkanı'nın yetkilerini artırmayı amaçladığını savundu.
Anayasa değişikliği teklifinin bu haliyle kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldıracağını iddia eden Aydın, yargı reformunun ancak Adalet Bakanı ve Müsteşarı'nın HSYK'dan ayrılması gerçekleşeceğini öne sürdü.
Marmara ve Ege Bölgesi Baro Başkanlarının katılımıyla gerçekleşen Genişletilmiş Bölge Toplantısı'nın 5.'si Taksim The Marmara Pera Otel'de düzenlendi. İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın toplantıdan çıkan sonuç bildirgesini basın mensuplarıyla paylaştı. Anayasa değişikliği teklifinin bu haliyle kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldıracağını iddia eden Aydın, yargı reformunun ancak Adalet Bakanı ve Müsteşarı'nın HSYK'dan ayrılması ve adil yargılanma ilkesinin önündeki engellerin kaldırılmasıyla mümkün olacağını savundu. Anayasa değişikliğiyle ilgili referanduma gidilecek olmasının düzenlemenin meşruiyetini sağlamaya yeterli olmayacağını ifade eden Aydın, "Referandum yaparak azınlığın haklarının budanması için çoğunluğun görüşüne başvurulması çoğulcu demokrasi ilkesine aykırıdır. Çünkü çağdaş demokrasilerde temel hak ve özgürlükler referandum konusu yapılamaz. Kaldı ki demokrasiler çoğunluğu düşünerek ve çoğunluğun haklarını daha da pekiştiren bir yönetim sistemi değildir. Aksine, demokrasi azınlığın haklarının çoğunluğa karşı korunmasının sağlandığı yönetim sisteminin adıdır" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin bazı sanıklara Baro tarafından avukat atanmasında yaşanan sıkıntıları hatırlatması üzerine Avukat Aydın, konuyla ilgili sorunların çözüldüğünü aktararak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Silivri'deki mahkemenin konumunu ve yerini şiddetle eleştiriyoruz. Cezaevi sınırları içerisinde bir mahkeme salonu olamaz. Avukatların kapıdan girerken sanki cezaevine giriyormuş gibi telefonundan bilgisayarına kadar el konulması anlayışını şiddetle kınıyorum. Beşiktaş'taki mahkemelerden hiçbir farkı olmaması gereken ve öyle olduğu söylenen bu mahkemede, avukatları sıkıntıya sokan davranışları da kınıyorum"
Anayasa değişikliği teklifinin bu haliyle kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldıracağını iddia eden Aydın, yargı reformunun ancak Adalet Bakanı ve Müsteşarı'nın HSYK'dan ayrılması gerçekleşeceğini öne sürdü.
Marmara ve Ege Bölgesi Baro Başkanlarının katılımıyla gerçekleşen Genişletilmiş Bölge Toplantısı'nın 5.'si Taksim The Marmara Pera Otel'de düzenlendi. İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın toplantıdan çıkan sonuç bildirgesini basın mensuplarıyla paylaştı. Anayasa değişikliği teklifinin bu haliyle kuvvetler ayrılığı ilkesini ortadan kaldıracağını iddia eden Aydın, yargı reformunun ancak Adalet Bakanı ve Müsteşarı'nın HSYK'dan ayrılması ve adil yargılanma ilkesinin önündeki engellerin kaldırılmasıyla mümkün olacağını savundu. Anayasa değişikliğiyle ilgili referanduma gidilecek olmasının düzenlemenin meşruiyetini sağlamaya yeterli olmayacağını ifade eden Aydın, "Referandum yaparak azınlığın haklarının budanması için çoğunluğun görüşüne başvurulması çoğulcu demokrasi ilkesine aykırıdır. Çünkü çağdaş demokrasilerde temel hak ve özgürlükler referandum konusu yapılamaz. Kaldı ki demokrasiler çoğunluğu düşünerek ve çoğunluğun haklarını daha da pekiştiren bir yönetim sistemi değildir. Aksine, demokrasi azınlığın haklarının çoğunluğa karşı korunmasının sağlandığı yönetim sisteminin adıdır" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin bazı sanıklara Baro tarafından avukat atanmasında yaşanan sıkıntıları hatırlatması üzerine Avukat Aydın, konuyla ilgili sorunların çözüldüğünü aktararak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Silivri'deki mahkemenin konumunu ve yerini şiddetle eleştiriyoruz. Cezaevi sınırları içerisinde bir mahkeme salonu olamaz. Avukatların kapıdan girerken sanki cezaevine giriyormuş gibi telefonundan bilgisayarına kadar el konulması anlayışını şiddetle kınıyorum. Beşiktaş'taki mahkemelerden hiçbir farkı olmaması gereken ve öyle olduğu söylenen bu mahkemede, avukatları sıkıntıya sokan davranışları da kınıyorum"