Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, bütün ölmüşleri rahmetle yad ettiklerini belirterek, “Türkiye'de 70 milyonun Diyanetiyiz. 70 milyonun barış, huzur ve kardeşlik içinde yaşamasını önemsiyoruz” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu, Hac ibadetini ifa etmek için kayıt yenileten ve ön kayıt yaptıran vatandaşların kura çekimi sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'ın cenaze töreninde konuşan emekli müftü İhsan Özkes'in konuşmasının bazı kesimlerce siyasi, bazı kesimlerce de çağdaş olarak nitelendirildiğini hatırlatması ve değerlendirme istemesi üzerine Bardakoğlu, Diyanetin aklına estiği her konuda konuşmadığını, kendi alanında gerekli gördüğü açıklamaları yaptığını belirterek, “Şahıslara, kişilere, siyasetçilere, şuna buna cevap vermez” dedi.

Kurumun, 80 küsur yıllık bir geleneği olduğunu ve bu geleneği önemsediklerini vurgulayan Bardakoğlu, kendi hizmet alanlarında kalmaya özen gösterdiklerini, başkasının işine karışmadıklarını, ancak başkalarının kendi işlerine karışmasına da hiç sıcak bakmadıklarını söyledi. Bardakoğlu, “Türkiye'de huzurun, barışın, kurumların saygınlığını korumasının yolu da budur” diye konuştu.

“Müftünün konuşmalarını dinlerken neler hissettiniz?” sorusuna da Bardakoğlu, “Biz bütün ölmüşlerimizi rahmetle yad ederiz. Türkiye'de 70 milyonun Diyanetiyiz. 70 milyonun barış, huzur ve kardeşlik içinde yaşamasını önemsiyoruz. Biz insanların hem bu dünyada, hem ahirette hepsinin mutlu olmasını, Allah katında iyi karşılanmasını arzu ediyoruz, duamız onun içindir” yanıtını verdi. Avrasya Şurası'nı geride bıraktıklarını anımsatan Bardakoğlu, Türkiye'nin değil, Avrasya coğrafyasının Diyaneti olduklarını söyledi. Evrensel hedefleri bulunduğunu ve güçlü bir itibarları olduğunu kaydeden Bardakoğlu, şunları söyledi:

“Buna uygun hizmet, bilgi üretmeye çalışıyoruz. Önümüzdeki yılların programı da Avrasya coğrafyasına ve İslam dünyasına yönelik, sağlıklı dini bilgi üretmek ve dinin kuşatıcı rahmeti altında birleştirici, bütünleştirici, ayrım yapmayan, herkese müjde veren, soluk getiren din anlayışı, hizmetini topluma sunmak. Bu nedenle münferit hadiseleri de bu genel içinde algılayıp çözüyoruz.”

(AA)