TOLGA ATAR

İddianamede, askeri makamlarca görevlendirilen diğer bilirkişilerin bu tayinden etkilendiği ve objektif olamayacağı görüşüne yer verildi. Balyoz Darbe Planı’na ilişkin kabul edilen 3. iddianamede dijital verilerle ilgili ilk bilirkişi raporunu hazırlayan Kurmay Binbaşı Ahmet Erdoğan’ın ‘dokümanlar gerçek’ şeklinde görüş bildirmesi sonucu tayin edilmesi ele alındı.

Olayla ilgili tanık olarak ifadesine başvurulanAskeri Başsavcı Albay BülentMünger’in internete düşen bir ses kaydında “Bilirkişi olan binbaşı gibi yeteneklisini hayatımda görmedim ama adamı raporu nedeniyle kaydırdılar” ifadesi de soruldu. Buolaynedeniyle de askerimakamlar tarafından görevlendirilen diğer bilirkişilerin etkilendikleri, bu yüzden farklı raporların ortaya çıktığı ileri sürüldü. 3. Balyoz iddianamesinde, askeri personele ilişkin görev yaptıkları kurumtarafından hazırlanan raporların tarafsızlığı konusunda tereddütler olduğu belirtildi. Balyoz planına ilişkin 22 Şubat 2010’da askeri makamlar tarafından ilk bilirkişi raporu hazırlandı. Bilirkişi olarak görevlendirilen Kurmay Binbaşı Ahmet Erdoğan’ın dokümanların gerçek olduğuna dair görüş belirtmesi üzerine başka bir birime tayin olduğu ileri sürüldü.

BAŞSAVCI İFADE VERDİ

Bu iddiayı 1.Ordu Askeri Başsavcısı Albay Bülent Münger ile birlikte 5 askeri hukukçuya ait olduğu ileri sürülen ses kaydı da onaylamıştı. Kayıtta, Münger olduğu iddia edilen kişi, “Bunlar buzdağının görünen yüzü. Bilirkişi olan binbaşı gibi yeteneklisini hayatımda görmedim amaadamı raporu nedeniyle kaydırdılar. Savcılar tarafsız askeri bilirkişilerle çalışabilse, ellerindeki mesaj emirlerinden darbe hazırlığını hemen ispatlarlar. Balyoz CD’lerinde var bunlar. Sen onları fark ettin. Yarın adamlar bir daha askeri bilirkişiyi dinleseler senin fark ettiğin şeyleri fark edecekler” diyordu. Soruşturma çerçevesinde Askeri Başsavcı Albay Bülent Münger, 5 Ekim 2011’de İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na tanık olarak ifade verdi.

Bilirkişiler tayinden etkilendi

Savcılar iddianamede, Ahmet Erdoğan’ın rapor hazırlamasından sonra tayin edilmesinin diğer bilirkişileri etkileyebileceğine vurgu yaptı. Delil olarak da Erdoğan’ın hazırladığı ilk askeri bilirkişi raporu ile sonrasındaki askeri bilirkişi raporlarının tamamen farklı olmasını gösterdi.

“Balyoz gerçek” dedi yeri değişti

Kurmay Binbaşı Ahmet Erdoğan ilk bilirkişi raporunda belgelerin orijinalleri üzerinden yaptığı incelemede, Balyoz planının sıkıyönetim döneminde uygulanacak tedbirlerin ötesinde plan ve faaliyetleri içerdiği ve hükümeti devirip devlet idaresine el koymayı ön gördüğünü ifade etmişti.

EMRE AYKIRI DAVRANDILAR

Erdoğan’a göre, Balyoz Harekât Planı’nın konuşulduğu seminerde, “Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo”nun Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan gizlendiği belirtilmiş ve üst komutanlığın emrine rağmen toplantıya katılan general ve subayların emri yerine getirmedikleri vurgulanmıştı. Erdoğan’ın rapordaki en çarpıcı tespiti ise, “Balyoz Harekât Planı’nı hükümeti devirip devlet idaresine el koymayı öngören bir plan” olarak tanımlaması oldu.