Bakan Varank AK Parti Teşkilat Akademisi İstanbul Eğitim Programı'nda konuştu
"Gücünü milletinden değil de sahiplerinden, efendilerinden alanların kurduğu, bugün esamesi dahi okunmayan yüzlerce tabela partisi mevcut. İşte AK Parti’nin farkı, bu kokuşmuş siyasete son vermesidir. AK Parti’yi kuran da bugünlere getiren...
İSTANBUL (AA) - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Gücünü milletinden değil de sahiplerinden, efendilerinden alanların kurduğu, bugün esamesi dahi okunmayan yüzlerce tabela partisi mevcut. İşte AK Parti’nin farkı, bu kokuşmuş siyasete son vermesidir. AK Parti’yi kuran da bugünlere getiren de milletimizin bizzat kendisidir." dedi.
Varank, Sancaktepe Recep Tayyip Erdoğan Kongre ve Kültür Merkezi'nde AK Parti Teşkilat Akademisi İstanbul Eğitim Programı'na katıldı.
Programda AK Parti’nin Türk siyasetindeki önemine vurgu yapan Varank, "Asırlık sömürü planlarını alt üst ediyorsanız, küresel ve bölgesel güçlerin tuzaklarını bozuyorsanız, cetvelle çizilmiş haritaları gönlünüzle aşıyorsanız, bu topraklarda 19 yıl boyunca iktidarda kalmak emin olun hiç kolay değil. Hele hele kara propagandadan, iftiradan, yalandan başka siyaset gütmeyen, en iyi yalanı söyleyenin en yüksek rütbeyle ödüllendirildiği, istisnasız tüm saldırılarda Türkiye düşmanlarının yanında yer alan bir muhalefet varken, hiç ama hiç kolay değil." diye konuştu.
- "AK Parti’yi kuran da bugünlere getiren de milletimizin bizzat kendisidir"
Varank, kolaya değil zora talip olduklarının altını çizerek, istikametlerini sadece milletin çizdiği şekilde belirlediklerini söyledi. Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti siyasetinin 3 temel şiarının, milletten başkasını tanımamak, laf değil, icraat üretmek ve reformun öncüsü olmak olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hangi adımı atıyorsanız atın, hangi politikayı uygularsanız uygulayın önce millete bakacaksınız. Onların derdini gündem edecek, onların uyarılarını dikkate alacaksınız. Eğer milletin değil de başkalarının sesine kulak vermişseniz, belli bir zümrenin temsilciliğine soyunmuşsanız siyasette başarılı olma şansınız yok. Her fırsatta neyi ifade ediyoruz ‘Biz asla kimseye boyun eğmedik.’ Çünkü eğer boynunuzu eğerseniz, birileri hemen zinciri geçiriverir. Türk siyasi tarihinde bunun örnekleri çoktur. Gücünü milletinden değil de sahiplerinden, efendilerinden alanların kurduğu, bugün esamesi dahi okunmayan yüzlerce tabela partisi mevcut.
İşte AK Parti’nin farkı, bu kokuşmuş siyasete son vermesidir. AK Parti’yi kuran da bugünlere getiren de milletimizin bizzat kendisidir. AK Parti’yi ikna odalarında başörtüsünü çıkarmaya zorlanan genç kızlarımız kurmuştur. AK Parti’yi gecelik yüzde 7 bin faizlere mahkûm edilen iş insanları, okula gönderdiği çocuğuna parasıyla dahi ihtiyacı olan kitabı bulup alamayan esnaflar, her gün beşinci kata kömür taşımak zorunda kalan ev hanımları, alnında secde izi var diye fişlenen memurlar bugünlere getirmiştir."
- "Memleketimizin en ücra köşelerine kadar biz gittik"
Bakan Varank, AK Parti’nin ikinci şiarının eser ve icraat siyaseti yapmak olduğunu belirterek, “Bizi diğer partilerden ayıran en belirgin özelliklerden biri budur. Göreve geldiğimizden bu yana, sanayiden teknolojiye, sağlıktan ulaşıma, enerjiden turizme kadar hayal dahi edilemeyenleri biz başardık. 7 bölgenin 81 ilimizin tamamına, Cumhuriyet tarihi boyunca tek bir çivi dahi çakılmamış, kaderine terkedilmiş memleketimizin en ücra köşelerine kadar biz gittik. Magazin değil, eser siyaseti yaptık. Lafın değil, icraatın peşinde koştuk." diye konuştu.
Yaptıkları projelerin Türkiye için vazgeçilmez hale geldiğine dikkati çeken Varank, "3. Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Marmaray ve daha nice devasa eserleri görüyorsunuz. Bırakın bu hizmetler için bir Allah razı olsun demeyi, her seferinde karşımıza dikilen bir muhalefete rağmen bunları başardık. Hatırlıyorsunuz değil mi? İstisnasız tüm bu projelere 'ne gerek var’, israf, parayı betona gömüyorsunuz diyerek karşı çıkmışlardı. Bugün sadece birkaç saatliğine Avrasya Tüneli’ni, Marmaray’ı, 3. Köprüyü kapatalım ne olur? İstanbul’da yaşamanın imkânı olur mu? İşte bunların vizyonu bu kadar. Plan yapmaktan, program yapmaktan anlamazlar. 3 yıl sonra, 5 yıl sonra neye ihtiyaç duyulur, bunları bilmezler. Zaten böyle bir dertleri olmadığı da yönettikleri şehirlerden belli." şeklinde konuştu.
- "Erdoğan, İstanbul’u hezimet şehri olmaktan çıkarıp hizmet şehri haline getirdi"
AK Parti siyasetini belediye hizmetleri üzerinden açıklayan Varank, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde İstanbul’u hezimet şehri olmaktan çıkarıp hizmet şehri haline getirdiğini belirtti.
Varank, İstanbul’da şu anda bir fetret devri yaşandığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Bugün İstanbul’u seçilmiş siyasetçiler değil, reklam ajansları yönetiyor. İstanbul, vatandaşının değil, sosyal medyanın gündemine hapsolmuş durumda. Varsa yoksa magazin. İcraat yok, eser yok, üretim yok. Bol bol göz boyama var. Beyefendi, eşiyle raket sallayabilsin diye denizin üstüne günü birlik tenis kortu yaptırmaya bütçe buluyor ama vatandaşın can çekiştiği koronavirüs salgınında hastane yolunu yapmaya bütçe bulamıyor. Dalga geçer gibi, biyolojik su arıtma tesisine temel atmama töreni yapıyor. Sonra Marmara Denizini müsilaj kaplarken utanmadan gidip Antep’te baklava açıyor. Bunlar İstanbul’u, Ankara’yı, İzmir’i vatandaşa hizmet etme yeri olarak değil, parti içerisindeki makamları için birer sıçrama tahtası olarak görüyorlar. İnşallah milletimiz bu şehirlerimizin yönetimini, ilk seçimde hizmet siyasetine, AK kadrolara, Cumhur İttifakına tekrar teslim edecek."
AK Parti’nin üçüncü şiarının reform olduğunu belirten Varank, "Kimin üniversite okuyacağını, kimin memur-asker-hâkim-polis olacağını, kimin cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacağını vatandaşın oyu değil biz belirleriz' diyorlardı. Ama biz, bu milletin tepesine çöken o statüko canavarını reformlarımızla adeta boğduk boğduk. Dini, dili, ırkı yüzünden hiç kimseyi ötekileştirmedik." diye konuştu.
- "Salgının başından bu yana tam 700 bin vatandaşımız sanayide iş buldu"
Bakan Mustafa Varank, dünyada ekonomilerin küçülüyor olmasına rağmen Türk ekonomisinin bu yıl tarihindeki en yüksek ihracat rakamlarına ulaştığını vurgulayarak, “Pazartesi açıklanacak; muhtemelen 225 milyar dolarlık bir ihracat hacmini yakalayacağız. Bakınız bu ihracatın yüzde 95’ini emekçi kardeşlerimizin ellerinden çıkan sanayi ürünleri oluşturuyor.
Kılıçdaroğlu’na sorsanız 'Türkiye’de üretim yok' der. Ben buradan kendisine sesleniyorum: 'Yanına kameraları alıp eşkıyalar gibi kurum basmaya gideceğine, şu Anadolu’ya bir git, şu OSB’leri, şu fabrikaları bir gör. O zaman belki eline tutuşturulan yalanları söylemekten vazgeçer gerçeği konuşursun.' Sadece bu yılın ilk 10 ayında 184 milyar lira tutarındaki 10 bin yatırıma teşvik belgesi verdik. Türkiye’de bu yıl, küçük sanayi esnafından büyük işletmelere kadar 15 bin yeni üretim tesisi faaliyete geçti. Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte bu sene 18 şehirde, 21 bin vatandaşımıza ekmek kapısı olacak tam 168 fabrikanın açılışına bizzat katıldık. Salgının başından bu yana tam 700 bin vatandaşımız sanayide iş buldu.” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin ortaya koyduğu projelerin, geçmişte Devrim Arabalarında, Gümüş Motorlarında olduğu gibi akamete uğratılamayacağının altını çizen Varank, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde Milli Teknoloji Hamlesi Vizyonu ile bambaşka bir tarih yazacağını dile getirdi.
Bakan Mustafa Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milli Teknoloji Hamlesi dünyadaki en son ve gelişmiş teknolojileri sadece kullanmak değil, bu teknolojileri geliştirerek üretmek ve ihraç etmektir. Bu geliştirdiğimiz teknolojilerle katma değer üretmektir. Bu katma değerli yatırımla ülkemizi üretim, istihdam ve ihracat kotasında tutmaktır. Şu anda Türkiye, insansız hava araçları teknolojisinde parmakla gösterilen birkaç tane ülkeden bir tanesidir. İnsansız hava araçlarımız için uzun bir kuyruk var. Afrika’nın her ülkesi, Avrupa’nın büyük çoğunluğu, Asya’daki önemli ülkeler Türkiye’den insansız hava aracı almaya çalışıyorlar.
Biz Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu ile beraber bu projeyi ilk ilan ettiğimizde bize ‘elektrikli otomobil için henüz erken önce bir hibrit model ile başlayın belki orada başarılı olursanız elektrikli araçlarda da başarılı olabilirsiniz’ dediler. Ama biz dünyayı da sektörleri de trendleri de çok iyi takip ediyoruz. Dünyada 100 yıldır otomobil üreten firmalar var. Ben o firma ile aynı kulvarda yarışırsam o firmayı yakalama şansım olmaz. Ama biz otomotiv sektörünün dönüştüğünü gördük. Türkiye otomotiv endüstrisinde 30 milyar dolar ihracat yapabilen bir ülke. Dolayısıyla bizim endüstrimizi dönüştürmemiz lazım. Kendi otomobilimizle yeni bir kulvarda elektrikli araçlar ve otonom araçlar kulvarında kendimize yol belirlememiz lazım. Yarışa da diğer firmalarla aynı anda başlamamız lazım. Bize 'hani fabrikanın inşaatı' diyenler şimdi her gün fabrikanın inşaatını internetten canlı olarak izleyebiliyorlar."
- "2021 yılı itibarıyla Türkiye’de 5 tane Turcorn var"
Bakan Varank, Türk şirketlerinin başarılarına dikkati çekerek, 2021 yılı itibarıyla Türkiye’de 5 tane Turcorn (bir milyar dolar üzerinde değerlemeye sahip Türk şirketi) olduğunu söyledi.
Türkiye’nin markalarının global alanda ses getirdiğinin altını çizen Varank, “Bugün Londra’ya, Madrid’e, New York’a gittiğinizde, artık Amazon’un uygulamasından değil, Getir’in uygulamasından sipariş veriyorsunuz.” dedi.
Gençlerin, başarılı bilim insanlarını, mühendisleri ve girişimcilerin hikayelerini örnek alması gerektiğini belirten Varank, şunları kaydetti:
“Gençler, AKINCI’yı, TOGG’u, Milli Muharip Uçağımızı görsünler. Yerli aşımızı, bilim insanlarımızın önemli buluşlarını, tüm dünyanın konuştuğu Türk markalarını okusunlar. Belki bu kadar çok hizmet ve başarı, ister istemez bazı şeyleri sıradanlaştırmış olabilir. Ancak geçmişte yaşananları hiçbir zaman akıldan çıkarmadan, büyük bir şevkle hizmete devam etmeliyiz. Sizin üstünüzde büyük bir yük, kutlu bir görev var.
Korku imparatorluğu inşa etmeye çalışanlara inat biz 'Güvenin Türkiyesi'ni inşa edeceğiz. Eski Türkiye daha iyiydi romantizmine başvuranlara inat, Türkiye’nin son 19 yıldaki yüksek kazanımlarını anlatacağız. Büyük bedeller ödeyerek elde ettiğimiz kazanımların gelecek on yıllara taşınmasını sağlayacağız. Bu yüzden bizlere rehavet yakışmaz. Recep Tayyip Erdoğan’ın peşinden gidenlere, bırakın durmayı bir an olsun duraksamak bile yakışmaz.”
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin AR-GE ve Eğitim Başkanlığınca düzenlenen Teşkilat Akademisi programına video mesaj gönderdi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.