BAHÇELİ'DEN BAŞBAKAN'A ÖCALAN'LA PAZARLIK CEVABI

BAHÇELİ'DEN BAŞBAKAN'A ÖCALAN'LA PAZARLIK CEVABI

MHP Lideri Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın gündeme getirdiği ''İmralı ile Bahçeli'nin de iktidar ortağı olduğu dönemde görüşmeler oldu. Ne pazarlığı yapıldığını açıkla'' sözlerine cevap verdi

Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, çözüm sürecini eleştirdi. Başbakan Erdoğan'ın haftasonu Kızılcahamam Kampı'nda MHP'ye yönelik eleştirilerine de cevap veren Bahçeli, MHP'nin 1999'da Öcalan'la görüştüğü iddialarına sert çıktı.

"PAZARLIKLA KOVUŞTURMAYI KARIŞTIRIYORSUN"

Bahçeli, "Bizim hükümet olduğumuz yılları hatırlatan Başbakan İmralı canisi ile  görüştüğümnüzü ileri sürmüştür. İmralı canisi 15 Şubat 1999'da  yakalanmıştır, ertesi gün İmralı cezaevine gönderilmiştir. Bunlar  yaşanırken MHP TBMM'de değildi. Pazarlık başka bir şeydir sorgulama kovuşturma başka bir şeydir Sayın Başbakan. Nasıl bir yalana batmışsın  ki sorgulama ile pazarlığı birbirine karıştırıyorsun" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın "O dönemde siz MİT'e mi bağlıydınız yoksa Genelkurmay'a mı sorusuna da "Bizim kime bağlı olduğumuz bellidir bu  da Türk milletinden başkası değildir. Sayın Başbakan asıl sen  kime bağlısın? İmralı'ya mı bağlısın Kandil'e mi bağımlısın? Bu hallere nasıl düştün?" şeklinde cevap verdi.

İşte MHP Lideri Devlet Bahçelİ'nin konuşmasından ilgili bölümler;

MARJİNAL ÖRGÜTLER MOLOTOFLA ZEHİR SAÇTI

Hükümet 1 Mayıs kutlamalarına katılanlara orantısız güç kullanarak Türkiye’yi üçüncü dünya ülkesi görünümüne düşürmüştür. Bu ortamı fırsat bilen marjinal örgüt militanları bir kez daha ortaya çıkıp şiddetten nasıl beslendiklerini canice sergilemiş, sapanlarla, molotoflarla zehir saçmışlardır.

TERÖRİST UZANTILARI ŞEHİRLERİ MESKEN TUTMUŞ

Bu arada yasadışı örgüt üyesi olarak gösterilen 17 yaşındaki bir kız çocuğunun başına da gaz bombası isabet etmiş 1 Mayıs’ın anlam ve önemi gölgelenmiştir. Bu genç kızın elindeki şişenin molotof mu sirke şişesi mi olduğu basında günlerce yazılıp çizilmiştir.

Diğer provokatörlerin saldırganların üzerine gidilmesi gerekirken meselenin magazinleştirilmesi kabul edilemeyecektir.

Sözde çözüm ve barış sözlerinin dillendirildiği bir dönemde bu olayların zuhur etmiş olmasıdır. Görülüyor ki sınır dışına çekileceği söylenen teröristlerin uzantıları şehirleri mesken tutmuşlardır. Süreç ihaneti bu canilere fayda etmemiştir.

SENDİKALAR YANGINA KÖRÜKLE GİTTİLER

Bizim dikkatimizi çeken bir başka konu ise, işçi sendikalarının göz göre göre yangına körükle gitmeleridir. Bir kısmı Akil insanlar grubunda bulunan bu sendika başkanlarının akılları kendilerine yetmemiştir. Talimatları uygulayan emniyet güçlerimizi topyekun suçlamak bize göre doğru olmayacaktır.

Türk devlet geleneğinde tesadüflere yer yoktur. Ülkemiz son derece stratejik bir noktada bulunduğundan dolayı üzerindeki hesaplar eksik olmamış düşmanlıklar azalmamıştır. Son yurdumuzdaki hayat hakkımız ve birliğimizi birilerini sürekli rahatsız etmiştir.

Zalim amaçlar, emperyal hedefler birbirimize düşmemiz için tetikte beklemişlerdir. Bu çevrelerin gayeleri Türklüğün bitirilmesi konusunda düğümlenmiştir. Son vatanımızdaki birliğimize kem gözle bakan şarlatanlar, ekonomi tetikçileri, özgürlük ve demokrasi dalkavukları, besiye çekilen bazı aydınlar esaretin lobisi olarak yan yana dizilmişlerdir.
Başbakan Erdoğan’ın maşa olarak kullandığı 63 aklını yemiş 1 ayı aşkındır faaliyet halindedir.

"TÜRK MİLLETİ YANLIŞ YOLDA MI?"

Başbakan, 63’lükleri bu kez de Milli Mücadele dönemindeki İrşad Heyetine benzetmiş ve akıllara durgunluk veren bir cehalete imza atmıştır. Eğer kast ettiği son T ile biten kelimenin diğer anlamı olan çirkin ve suratsız manasında kullandıysa söyleyecek sözümüz yoktur.

Türk milleti yanlış yolda mıdır ki irşad heyeti görevlendirilmiştir. Bu 63 kişi kimleri doğru yola getirmekle görevlendirilmiştir.

Başbakan’a göre bunlar irşad heyetiyse mürşit kimdir kimlerden oluşmaktadır?
Sayın Başbakan 63’lükleri illa benzeteceğin bir şey varsa milli tarihimize 150’likler olarak geçen sabıkalı hainlerden başkası olmamalıdır.

PAZARLIK AYRI, SORGULAMA AYRI ŞEY

Bizim hükümet olduğumuz yılları ağzına dolayan Başbakan bizim İmralı ile görüştüğümüzü iddia etmiştir. İmralı’da yatan cani 19 Şubat 1999’da yakanmış ve İmralı’ya gönderilmiştir. Bunlar olurken MHP henüz parlamentoda değildir.
İmralı canisi Mayıs 1999’da yargılanmaya başlamış, sadece bağımsız yargı tarafından sorgulanmış ve aldığı canların hesabı sormuştur.
Pazarlık ayrı şey sorgulama ayrı bir şeydir Sayın Başbakan.

Sen AKP’ye oy vermiş vatandaşlarımı vatansever AKP’li milletvekili arkadaşlarımı saf bir şeyden anlamaz mı sanıyorsun. Başbakan, Genelkurmay mı, MİT mi, Jandarma mı size bağlıydı siz mi onlara bağlıydınız diye sormuştur. Sayın başbakan vereceğim cevabı anlayabilir misin onu bilmiyorum. Bizim kime bağlı olduğumu cümle alem bilmektedir. Bu da büyük Türk milletinden başkası değildir.

"SEN KİME BAĞLISIN?"

Sayın Başbakan asıl sen kime bağlısın İmralı’ya mı bağlısın Kandil’e mi bağımlısın. İcazeti kimden aldın bu hallere nasıl düştün. Sen Türkiye Cumhuriyet  Başbakan mısın yoksa BOP’un kıdemli eşbaşkanı mısın. Uyguladığın politikaların fikir babaları kimlerdir?
Beşar Esad’a bebek katili diyerek yüklenen ama bir adım ötesinde bu sıfatların Türk milleti tarafından verildiği terörist başıyla pazarlıklar yapan Başbakan Erdoğan bu yaptıklarının bedelini bir bir ödeyecektir. Süreç ihanetinin seli hem kendisini hem de yandaşlarını sürükleye sürükleye adaletin karşısına çıkaracaktır.
Yaşarken sırtından vurduğu Erbakan’ı bugünlerde hatırlaması ve anması kendisi için bir gelimedir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.