MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada geçen hafta grup konuşmasında Başbakan Erdoğan'a bir çağrıda bulunduğunu hatırlatarak, "Başbakan Erdoğan'da Moğalistan dönüşünde uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada Meclis'te bir araştırma komisyonu kurarak  bizim de içinde yer aldığımız koalisyon hükümeti dönemini inceleteceğini açıklamıştır. Bunun yanı sıra, bugüne kadar hiçbir soruşturmaya konu olmayan şahsım hedef alınmış ve düzenlenen bir fezleke geçtiğimiz hafta içinde apar topar Meclis'e gönderilmiştir. Anlaşılan Başbakan, süreç ihanetine gösterdiğimiz milli direnişi ve dik duruşu kırmak için her yolu deneyecektir. Çelişkiye bakınız ki, görevi ihmalden, suç ve suçluyu övmekten, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmekten, zimmetten, kalpazanlıktan, resmi evrak ve kayıtlarda sahtecilikten, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmaktan hakkında fezleke bulunan birisi, bize dürüstlük dersi vermeye kalkışmaktadır." diye konuştu. 

 

57'inci koalisyon hükümetinde, MHP'nin sorumluluğu altında bulunan bakanlıklarla ilgili veremeyecek hiçbir hesapları olmadığını kaydeden Bahçeli, "Çiğ süt içmediğimizden karnımızın ağrıması da mümkün değildir. Başbakan elinden geline ardına koymamalıdır. Nasıl olsa şimdi güç elindedir. Her şeyimizi incelemeli, araştırmalı, ne varsa gün yüzüne çıkarmalıdır. Başbakan bunları yapmazsa namerttir. Biz ki arkasına bakarak yürüyenlerden, düşe kalka yaşayanlardan, sırnaşarak nefes alanlardan, mazisinden dolayı yüzü kızaranlardan olmadık, olmayız ve olmayacağız." dedi.

 

Başbakan Erdoğan'a iki teklifi olduğunu belirten Bahçeli, şöyle devam etti: "Birincisi dokunulmazlığımı süratle kaldırmasıdır. Milliyetçi hareketin değerli milletvekilleri buna olumlu oy kullanacaktır. İkincisi de şahsım ve 57. Koalisyon hükümeti dönemini tüm ayrıntıları ile araştıracak bir Meclis Araştırma Komisyonu hemen kurdurmasıdır. Başbakan Erdoğan'ın elini rahatlatmak, incelemelerini kolaylaştırmak için Milliyetçi Hareket Partisi istenirse bu komisyona üye vermeyebilecek ve bu hakkını kullanmayabilecektir. Ancak Başbakan ve partisi, bizim hükümet dönemimizi incelerken bizim de bir komisyon kanalı ile AKP'nin iktidar yıllarını incelememizin önünü açmalıdır. Sayın Başbakan siz 57'inci hükümeti araştırın, biz de 58, 59, 60 ve 61'nci hükümetlerin tüm iş ve işlemlerini masaya yatıralım. Böylelikle ak koyun, kara koyun  her şeyiyle ortaya çıkmalıdır. Başbakan'ın cesareti varsa, yüreği yetiyorsa, aklı kesiyorsa, her şeyi temizse, iktidar yıllarından gocunacağı, rahatsız olacağı bir şeyi yoksa bu davetimize kulak vermelidir. Biz hazırız, biz buradayız ve bizi kimin ne olduğunun millet huzurunda ortaya çıkmasını samimiyetle istiyor ve bekliyoruz."

 

 

Geçen hafta TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen 4. Yargı Paketi ile, PKK'ya bol kepçeli bir ikramda bulunulduğunu söyleye Bahçeli, "Öz ve özet olarak diyebiliriz ki, PKK propagandasına yasal kılıf dikilmiş, İmralı canisinin posterlerini taşımaya mazeret bulunmuş, canibaşına sayın demek, bölücü fikirleri ve terörist düşünceleri şiddete başvurmadan savunmak serbest hale gelmiştir." şeklinde konuştu. 

 

KCK tutuklularının kalabalıklar halinde özgürlüklerine kavuşmaya başladığını kaydeden Bahçeli, "PKK ne istiyorsa almakta, neyi bekliyorsa elde etmektedir. Bölücü terör örgütü silahla yapamadığı ne varsa AKP marifetiyle, AKP hıyanetiyle ulaşmaktadır. Başbakan Erdoğan dipsiz bir kuyuya düşmüş ve bölücülüğün akıntısına kapılmış durumdadır."  dedi. 

 

 

Akil İnsanlar Heyetini eleştiren Bahçeli, "İhanet sürecine memur olarak dahil edilen 63'lükler yurdumuzun değişik yörelerinde, farklı illerimizde bölücülüğün kabullendirilmesi için ikna turlarına ve psikolojik harekete başlamışlardır. AKP- PKK ortaklığı ile belirlenen 63 aklı karışık, ne anladıkları muamma olan  çözüm ve barış ezberleriyle etrafta dolanmaya ve hükümet imkanlarını son haddine kadar kullanmaya şevkle koyulmuşlardır." diye konuştu. 

 

Hayatlarında bir tek kez şehide şükran duymamış bedbahtların Akil İnsanlar Heyeti içinde yer aldığını söyleyen Bahçeli, "Hayatlarında bir tek gün Türklüğü ağzına almamış, vatan dememiş, bayrak diyememiş PKK havarileri bu 63'ün içindedir. Ecdadımızı öcü gibi gösteren, tarihimizi kanlı hadiseler yekunu olarak değerlendiren, Türklüğe ait değerleri çiğnemesi gereken bir meta gibi izah eden ruhsuzlar bu 63'lüklerin çevresindedir. Bunlar PKK tetikçileridir. Bunlar AKP propagandistidir. Bunlar unvan avcısıdır, para ve şöhret takipçisidir. Damat Ferit'in nasihat heyeti ne şekilde yenilmişse, bunlar da tıpkı aynı şekilde yenilecek ve korkudan küçük dillerini yutma noktasına gelerek soluğu kendilerine menfaat vaat eden patronlarının yanında alacaklardır." dedi. 

 

CİHAN