1960 Darbesi'nden sonra Yassıada'da askeri mahkeme tarafından yargılanan ve nikahsız yaşadığı kadına zorla kürtaj yaptırmakla suçlanan Adnan Menderes'in savunmak için mahkeme huzuruna çıkan ve Menderes için “Ben o adamı sevdim Hakim Bey. Suçlamalar gerçek dışıdır” diyen Ayhan Aydan vefat etti. Ünlü opera sanatçısı olmasına rağmen adı hep Adnan Menderes ile yaşadığı yasak aşkla gündeme gelen Ayhan Aydan bir süredir yaşadığı Çeşme'de 85 yaşında hayata gözlerini yumdu.
1924 yılında doğan, Ankara Devlet Konservatuarı Opera bölümünden mezun olan Ayhan Aydan, Figaro'nun Düğünü operasındaki rolüyle adını duyurdu. 19 yaşında orkestra şefi Hasan Ferit Alnar'la evlendi ve bu evlilikten bir oğlu oldu. Ancak Ayhan Aydan'ın hayatı asıl 1949 yılındaki bir toplantıda Adnan Menderes ile tanışmasıyla değişti. Aydan, 27 Mayıs darbesinin ardından Yassıada duruşmalarına çağırıldı.

İDAMDAN SONRA HAYATA KÜSTÜ

Aydan, mahkemede Adnan Menderes'den sahip olduğu bebeği öldürmekle suçlandı. Duruşmalarda aşkını doğrulayan ancak bebeği doğum sırasında kaybettiğini anlatan Aydan, o dönemdeki cesur duruşuyla dikkat çekti. Aydan, mahkemede Menderes'i sevdiğini ancak kürtaj yaptırmadığını, suçlamaların gerçek dışı olduğunu söyledi. Menderes'in askeri mahkemede verilen kararla idam edilmesinden sonra zor yıllar geçiren Ayhan Aydan uzun süredir İzmir'in Çeşme ilçesinde dostlarının yardımıyla hayatını sürdürüyordu.

Uzun zamandır damar sertliği, solunum yetmezliği gibi sorunlar yaşayan Ayhan Aydan dün öğle saatlerinde vefat etti.


Mahkeme tutanağına geçen bir aşk öyküsü

Hayatta tek isteğinin Adnan Menderes'ten bir çocuk dünyaya getirmek olduğunu yaşamı boyunca dile getirmiş olan Ayhan Aydan'ın bu isteği mahkeme tutanaklarına şu şekilde geçmişti; “Adnan Menderes'i 1949'da tanıdım. Evli olmasına rağmen büyük bir aşkla sevdim. Bütün emelim ondan bir çocuk sahibi olmaktı. Bunu başaramadım. Hangi vicdansız ana, üzerine titrediği bebeğinin öldürülmesine razı olabilir?” Ayhan, geçtiğimiz yıllarda röportaj için ziyaretine gelen gazeteci Can Dündar'a aradan 50 yıl geçmesine rağmen Menderes'in resmini hala başucunda sakladığını söylemiş, Dündar'ın 'Neden?” sorusuna ise “Çünkü onu çok sevdim” cevabını vermişti.