Ancak kaynaklar, Hanefi Avcı'nın o dönemde Diyarbakır İstihbarat Şubesi’nde görevli olduğunu ve görev yaptığı birimin sadece şehir merkezlerinde görev yapmakla yükümlü olduğunu, bırakın Suriye'ye yurt dışı göreve çıkmayı, Diyarbakır haricinde başka bir ilde bile görevli olamayacağına dikkat çekiyor.

''Devrimci Karargah Örgütü''ne yönelik operasyonlar kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı mahkemede hakim karşısında, evinde ele geçirilen sahte pasaport, sürücü belgesi ve kimlik kartlarının “1991’de yurt dışına görev amaçlı çıkabilmek için kendisi tarafından düzenlenen belgeler” olduğunu ileri sürdü. Ancak kaynaklar, Hanefi Avcı'nın o dönemde Diyarbakır İstihbarat Şubesi’nde görevli olduğunu ve görev yaptığı birimin sadece şehir merkezlerinde görev yapmakla yükümlü olduğunu, bırakın Suriye'ye yurt dışı göreve çıkmayı,

Diyarbakır haricinde başka bir ilde bile görevli olamayacağına dikkat çekiyor.

YURT DIŞINDA GÖREV YAPMA YETKİSİ YOK!

İstihbarat teşkilatları ile ilgili kanunlarda, yurt dışı istihbaratı için MİT, yurt içindeki şehir merkezlerinde Emniyet İstihbaratı ve yurtiçinde şehir merkezleri dışındaki yerleşim yerleri için de Jandarma Genel Komutanlığı’na bağlı istihbarat birimi görevlendirilmesi düzenlenmiş durumda. Hanefi Avcı'nın “1991’de yurt dışına göreve gittim” açıklamasının hiçbir yasal ve resmi nedeninin bulunmadığı ifade ediliyor.

GÖREVLİ OLSA, HİZMET PASAPORTU İLE ÇIKMASI LAZIMDI!

Kanuna göre Emniyet İstihbarat görevlileri sadece eğitim, konferans ve toplantılara katılmak amacıyla yurt dışına çıkabiliyorlar. Belirtilen görevler için de yurt dışına çıkılırken Hizmet Pasaportu (Gri Pasaport-Görev pasaportu) düzenlenmesi gerekiyor. Avcı'nın "Yurt dışına sahte pasaportlarla göreve gittim" açıklamasının hiçbir yasal temelinin bulunmadığı ve yaptığı kamu görevinin niteliği nedeniyle de yurt dışına göreve çıkamayacağı belirtiliyor.

İADE ETMEMİŞ

Öte yandan, Hanefi Avcı’nın evinde yapılan aramada bir adet ruhsatsız Kaleşnikof marka tam otomatik tüfekle, yine bir adet ruhsatsız Mavuzer marka tabanca bulundu. Oysa Hanefi Avcı mahkemede tutuklandığı an, bir gazeteciye gönderdiği mesajda evindeki silahların ruhsatlı olduğunu yazmıştı. Avcı’nın panik halinde söz konusu gazeteciye yaptığı bu açıklamanın detayları ortaya çıktı.

Avcı’nın evinde bulunan iki silahın, Güneydoğu’da çalıştığı dönemde, OHAL uygulamalarına göre aldığı OHAL ruhsatlı silahlar olduğu ortaya çıktı. Kamu görevlilerinin kendilerini ve ailelerini korumaları için o dönemde kullanılan bu yöntemle alınan silahlar, OHAL uygulaması sona erince geri toplatılmış ve silah ruhsatları iptal edilmişti. Yani bu silah resmi olarak ruhsatsız. Bu silah devlet envanterine geri iade edilmeliydi.

İHRACI GEREKİR

Yani Avcı’nın ruhsatlı dediği Kaleşnikof ve tabanca resmiyette ruhsatsız durumda. Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğüne göre bir polisin ruhsatsız silah bulundurmasının karşılığı meslekten ihraç.

İLK ZIYARET CHP’DEN

Ergenekon zanlılarına verdikleri destekle gündemden düşmeyen CHP’nin Parti Meclisi üyesi Avukat Mesut Değer, Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Hanefi Avcı’yı ziyaret etti ve Avcı’yı ziyaret eden ilk kişi ünvanını kazandı. Ziyaretin ardından soruları cevaplayan Mesut Değer, “Avcı’nın, ‘kendisine kanunsuz dinlemeler ve montajlamalarla komplo kurulduğunu, bu hukuksuzluğun hukukla savunulamayacağını’ söylediğini” anlattı.

Avcı’nın genel durumuna da değinen CHP’li Değer, şunları söyledi: “Silivri’de kalıyor. Kendisi tek kalıyor. Önümüzdeki süreçte diğer mahkumlarla görüşür mü bilemiyorum. Bu süreçte kendisini savunması gerekiğini ifade ettim. Bir avukat tutması gerektiğini, tutuklamaya itirazın uygun olacağını söyledim.”

AVCI KOĞUŞTA TEK BAŞINA

Silivri’de “Ergenekon” davası kapsamında yargılanan ve aralarında Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay ve İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de bulunduğu bir çok sanığın bulunduğu 4 No’lu Cezaevi’ne getirilen Avcı, B-12 koğuşuna alındı. Avcı’nın tek başına kaldığı, ayrıca 2 öğün yemek almadığı, ancak açlık grevinde de olmadığı öğrenildi. Hanefi Avcı'nın, Eskişehir ve Ankara'daki evlerinde yapılan aramalarda el konulan eşya ve belgeler, arama kararını veren hakimin odasında açılarak zapta geçiriliyor. Avukat nezaretinde yapılan işlem, polis kamerasıyla da kaydediliyor