Mahkeme, Canan'ın ölümünün Bixi marka makineli tüfeğin 5 numaralı atış görevi sırasında yaşandığını kayıtlara geçirdi. Ancak bu olaydan sanıkları sorumlu tutmadı ve 25 Şubat'ta tahliye kararı verdi. Olayın meydana geldiği 21 Temmuz 2010'da Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı'nda görevli olan Albay Ertan Yıldız'ın savunmasında kullandığı ifadeler ise tartışılacak cinsten: "Kazanın yaşanmasında asıl sebep, kişisel kusurdan ziyade atış alanının, şehrin genişlemesi yüzünden meskûn mahal içinde kalmasıdır. 10 ilde görev yaptım, uygun bir atış alanı görmedim."

Mahkeme, Canan'ın ölümünün zırhlı araç üzerine monte edilen Bixi markalı makineli tüfeğin 5 numaralı atış görevi sırasında yaşandığını tespit etti. Ancak bu olaydan sanıkları sorumlu tutmadı. 25 Şubat 2011 tarihli duruşmada sanıklardan Albay Ertan Yıldız, Piyade Binbaşı Mahmut Hakan İlhan, Topçu Üstçavuş Ahmet Dere, erler Mehmet Ali Albayrak ve Kaan Çinici beraat etti.

Balistik inceleme uzmanı Jandarma Kıdemli Başçavuş Adem Şimşek ve Piyade Yarbay Levent Ayık'ın imzasını taşıyan bilirkişi raporunda bölgeye ilişkin tüm aksaklıklar tek tek sıralanmış; ancak sanıkların bunlardan sorumlu tutulamayacağı belirtilmişti. Bu yargının teyit edildiği kararda, komutanlıkça son dönemde artan terör olayları sebebiyle hareketli araçtan atış eğitimine önem verilmesinin emredildiği, bu nedenle emri veren, merkez komutanı olarak görev yapan sanık Jandarma Albay Ertan Yıldız ile onun emri doğrultusunda mevcut atış alanını kullanmak durumunda kalan diğer sanıkların sorumlu tutulamayacağı belirtiliyor. Kararda şu ifadelere yer veriliyor: "Canan Saldık'ın vefat etmesinde sadece sanıkların kusurlu hareketlerinin neden olduğunun söylenemeyeceği, olayın yaşanmasındaki asıl ve doğrudan en önemli nedenin, atış alanının inşasında mevzuat hükümlerine uyulmayıp atış yapan silahların azami menziline göre oluşturulması gereken kara emniyetli bölgenin oluşturulmayarak bu bölge içerisinde yerleşim yeri kurulmasına ve insanların serbest olarak bu bölgeye girmelerine engel olunmamasıdır."

Albay Ertan Yıldız'ın sorgu ve savunmasında, kazanın yaşanmasında asıl sebebin kişisel kusurdan ziyade atış alanının şehrin genişlemesi yüzünden meskûn mahal içinde kalması olduğunu, şimdiye kadar 10 ilde görev yaptığını ve bu yerlerde uygun bir atış alanı görmediğini belirttiği öğrenildi.